Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

15 Temmuz darbe girişimi davaları devam ediyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Türkiye, 15 Temmuz darbe girişiminin planlayıcısı olmakla suçlanan ve şu an ABD’de bulunan Fethullah Gülen ile eski generaller dahil olmak üzere 221 kişinin yargılandığı mahkemenin yeni duruşması başladı. Sanıklar, şiddet kullanmak, hükümet ve meclisi devirmeye çalışmanın yanı sıra 250 kişiyi öldürmek gibi çeşitli suçlardan ömür boyu hapis cezası ile yargılanıyorlar.

Türk makamları, 1999’dan bu yana ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’i darbeyi planlamakla suçluyor. Gülen ise bu suçlamayı reddediyor. Ankara’nın Gülen’in kendilerine teslim edilmesi talebinin ABD tarafından reddedilmesi iki ülke arasındaki gerginliği artırdı.

Bu dava, Türkiye tarihinin en büyük yasal süreçlerinden biri. Türkiye çapında darbeye karışanlar için görülen davaların en geniş kapsamlı ve en büyüğü olma özelliği taşıyor.

Başarısız darbe girişiminden bu yana, 60 binden fazla kişi tutuklandı. Hükümetin silahlı terör örgüt olarak sınıflandırdığı ‘Gülen hareketine’ bağlı oldukları gerekçesiyle kamu ve özel sektörde çalışan 160 binden fazla kişi açığa alındı veya ihraç edildi.

Geçtiğimiz cuma günü, görülen davada haklarında üç kez müebbet istenen ve aralarında Sahil Güvenlik Eski Komutanı’nın da bulunduğu 25 asker, darbe girişimine katıldıkları gerekçesiyle ömür boyu hapse mahkûm edildi.

Başarısız darbe girişimine karıştığından şüphelenilen kişilere karşı açılan ilk davalardan biri olan ve Muğla’da görülen diğer mahkemede ise, darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı öldürme ya da gözaltına almakla görevli 42 askerin büyük kısmına ömür boyu hapis cezası verildi.

OHAL kapsamında sürdürülen davalar ve tutuklamalara yönelik Batılı ülkelerin eleştirileri ise devam ediyor. Batı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başarısız darbe girişimini, siyasi muhaliflerini tasfiye girişimine dönüştürmesinden korkuyor. Erdoğan ise, Batılı ülkelerin bu eleştirisine şiddetle karşı çıkarak, onları teröristlerin sığınağı olmakla suçluyor.

Gülen hareketine mali destek sağlandığı iddiasıyla darbe teşebbüsünün ardından hükümet tarafından kapatılan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Federasyonu’na (TUSKON) ilişkin davada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı, duruşmadaki ifadesinde Gülen hareketine bağlı olduğu iddialarını reddetti ve serbest bırakılmasını istedi. Kavurmacı, 2015 yılında kapatılan Bank Asya’da herhangi bir hesabının bulunmadığını ve Tuskon’a üye olmadığını söyledi. Darbe girimine katılanların kullandığı Bylock ve kriptolu haberleşme programı kullanmadığını ve çocuklarını harekete bağlı Fatih okullarına kayıt ettirmediğini söyledi.

Kavurmacı kendisinin, yurt içi ve yurt dışında 500’den fazla mağaza ve 4 bin 200 çalışanı bulunan Faruk Güllüoğlu’nun ortağı olduğuna dikkat çekti. Durumun kendisi ve ailesi için dayanılmaz hale geldiğini söyleyen Kavurmacı, şirkete kayyum atanarak alınan tedbir ve kararların kaldırması çağrısında bulundu.

2005 yılında epilepsi teşhisi konulan Kavurmacı, Eylül 2016’da tutuklandı. Ancak sağlığının cezaevi koşulları için elverişsiz olması sebebiyle mayıs ayında serbest bırakıldı. Birkaç muhalif siyasetçi ve vatandaşlar tarafından Kavurmacı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın damadı olduğu için serbest bırakıldığı şeklindeki eleştirilerin ardından haziran ayında tekrar tutuklandı.

Türk makamları tarafından, 15 Temmuz başarısız darbe girişiminden sonra operasyonlar genişleyerek devam ediyor. Geçtiğimiz hafta emniyet güçleri, 30 şehirde Dışişleri Bakanlığı’nın 121 eski çalışanını Gülen hareketiyle bağlantılı oldukları gerekçesiyle gözaltına aldı. Gözaltına alınan kişilerin bir kısmının Bylock kullanıcısı olduğundan şüpheleniyor.