Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah El-Sisi, devletinin terörü finanse etmeyi ve ona destek vermeyi reddetme hususunda geri adım atmayacağını söyleyerek,bunun masum hayatları korumak için bir çözüm olduğunu vurguladı.

Arap Devletler Birliği ile gerçekleştirilen Arap Enformasyon Bakanları Konsey Toplantısı esnasında Mısır Devlet Başkanı bu ifadeleri kullandı.

Mısır Cumhurbaşkanlığının resmi sözcüsü Büyükelçi Alaa Yusuf, “Abdulfettah El-Sisi, terörizmin son yıllarda Arap ulusuna ekonomik yönden ciddi zararlar vermekte, geri dönüşü olmayan can kayıplarına yol açmakta olduğunu ve kararlılıkla yüzleşebilmesi gereken bir hal aldığını vurgulamıştır” dedi.

Alaa Yusuf, kriz anlarında yanında olan komşularını unutmadıklarını da ekleyerek, sözlerine şöyle devam etti, “Mısır, dış siyasetinde, devletlerin işlerine karışmamak, kimseye zarar vermemek ya da komplo kurmamak gibi prensiplere sahiptir. Özellikle de komşu ülkelerine karşı.”

Cumhurbaşkanı Sisi de, bağımsız Mısır politikasının, insani ve ahlaki değerlerin üzerinde en küçük çıkar hesaplamalarının yapıldığı çökmüş zamanlarda dahi soylu ilkelere dayandığını ifade etti.

Sisi, zorluklar ve tehditlerle karşı karşıya olan Arap halkının gerçek bilincini şekillendirmede, medyanın önemli bir rolü olduğuna dikkat çekti. Özellikle de bölgede eşine benzerine rastlanılmamış şartlar ışığında, ‘Milli Devlet’in kendi varlığına bir tehdit ve terör tehlikesinin yayılmış durumda olduğunu belirtti.

Mısır Cumhurbaşkanı, terörün son yıllarda Arap halkına büyük zararlar verdiğini, paha biçilemez can kayıplarına yol açtığını ve ekonomik yönden çöküşe sebep olduğunu belirterek, kapsamlı bir strateji ışığında terörle mücadelenin kaçınılmaz olduğuna vurgu yaptı. Özellikle de doğru yayın yapması konusunda basının üzerine düşen göreve işaret etti.

Bu bağlamda, Sisi Arap basınının, teröre destek veren devlet ve güçlerin büyümesini sağlayan herhangi bir yanlış bilince karşı kesin rolüne vurgu yaptı.

Resmi sözcü, Arap Enformasyon Bakanları ve Mısır Cumhurbaşkanı arasındaki diyalogda köprü vazifesi gördüklerini ekledi. Konuşma sırasında, terör kaynaklarını ve desteğini durdurmak, yayılmasını önlemek adına terörizmin karşısında fedakârlık gösteren Mısır ve halkından duyulan memnuniyet dile getirildi.

Bakan, Arap milletinin maruz kaldığı bu kritik süreçte medyaya büyük sorumluluk düştüğünü, Arap medyasının toplumu düzeyinde ve belirli öneriler çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini ve bu önerilerin arasında Arap Medyası Onur Şartı’nın etkinleştirilmesinin yer aldığını ifade etti. Böylece mesleki ve etik kontrollerin göz önüne alınmış olacağını ve ayrıca terörle mücadelede yeni bir enformasyon stratejisi geliştirmek için Arap Enformasyon Bakanları’ndan Mini Bakanlar Komitesi oluşturulacağını açıkladı.

Mısır Cumhurbaşkanı görüşmesi sırasında, Musul’un terör örgütü DAEŞ’ten temizlenmesi sevincini yaşayan kardeş Irak halkını ve Hükümetini tebrik etti ve teröre karşı savaşta elde edilen zaferin tüm Arap toplumunun ve bütün dünyanın zaferi olduğuna dikkat çekti.

Başkan, ayrıca 30 Haziran devrimi sonrası Mısır’dan desteğini çekmeyen Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve bütün kardeş Arap ülkelerine selamlarını ileterek, kriz zamanında ülkesini bırakmayan komşularının yardımlarını asla unutmayacaklarını vurguladı.