Rejim güçlerine bağlı mevzilere yönelik Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ) tarafından gerçekleştirilen saldırıların ardından salı günü başlayan çatışmaların durmasına rağmen Suriye rejimi ve Rusya’ya ait uçakların kuzey Hama ve güney İdlib’e yönelik bombardımanları devam ediyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin belirttiğine göre, söz konusu çatışmalarda yaklaşık 100 sivil ve savaşçı hayatını kaybederken, onlarcası da yaralandı.

Saldırıda çok sayıda sivil hayatını kaybetti

Çatışmaların ilk gününde, hastane ve okullar bombaların hedefi oldu. İdlib’teki Ceyşul İslam komutanı Ebu Ali Abdulvahab tarafından Şark’ul Avsat’a yapılan açıklamalara göre, Eğitim Heyeti, Hama ve İdlib kırsallarındaki öğrencilerin korkmaları sebebiyle okulları kapattı. Abdulvahab, bazı bölgeler dışında çatışmaların sonlandığını, ancak yerleşim bölgeleri de dâhil birçok mevziiye yönelik bombardımanın devam ettiğini belirtti. HTŞ ve birçok gruba ait mevzilerin hedeflendiğini bombardımanda, ÖSO grubundaki komutanlara ait evlerin hedef alındığını kaydeden Abdul Vahab ayrıca, kuzey Hama kırsalındaki Madik Kalesi bölgesinde bulunan bir pazarın bombalandığını ve çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Gözlemevi, dün sabah saatlerinde doğu Ma’arretü’n-Nu’man kırsalında askeri uçaklar tarafından gerçekleştirilen saldırıda bir kadının iki oğlu ve 1 torunuyla hayatını kaybettiğini belirtti.

İdlib Basın Merkezi ise, HTŞ komutanlarının, İdlib’de bilinmeyen kişiler tarafından öldürüldüğünü kaydederken, dün sabah saatlerinde Ma’arretü’n-Nu’man kırsalındaki Jarjnaz kasabasını hedef alan hava saldırılarında çok sayıda sivil hayatını kaybetti.

İngiltere ve uluslararası toplum için büyük bir endişe

Öte yandan İngiltere’nin Suriye Özel Temsilcisi Gareth Bailey Salı günü yaptığı açıklamada, El-Kaide bağlantılı Heyet Tahrir el-Şam’ın, son iki aydır İdlib’i kontrol etmek için adımlar attığını, bu durumun İngiltere ve uluslararası toplum için büyük bir endişe uyandırdığını belirtti. Heyet’in düşmanlarına suikast yapmak gibi şiddetli terör taktikleri kullandığını ve İdlib’de yer temin etmek için iki sivil aktivisti kaçırdığını söyleyen Bailey, Heyet’in El-Kaide liderliğiyle olan bağlantısını koruduğunu ve örgütün diğer radikal grupların üyelerine ev sahipliği yaptığını kaydetti.

İngiliz Dışişlerinin açıklamalarını, gerçeklikten uzak, çelişkili ve delilden yoksun olduğunu belirten HTŞ, “Esad rejiminin menfaatinde olan ve onu devrimci güçler karşısında destekleyen bir medya ürünü” olduğunu kaydetti.

HTŞ ayrıca, Batılı ülkelerin, ‘Esad rejiminin işlediği cinayetlere, zulümlere ve Suriye halkına karşı kimyasallar da dâhil çeşitli silah kullanımına’ yönelik konumunu eleştirdi.