Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Iraklı Arapların Kürt bölgesinde saldırıya uğradığı haberleri yalanlandı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Bağdatlı Ahmed Hazem, Erbil’de 4 yıl kalmış bir Iraklı.. Ancak kendini hiçbir zaman Bağdat’tan uzakta hissetmemiş. Başka bir vatandaşlığa sahip olduğunu hissetmeden burada hayatını idame ettirmiş.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile Bağdat arasında yaşanan krize ve taraflar arasında çıkan çatışmalara rağmen bölgedeki etnik gruplar arasındaki sosyal ilişkiler değişmedi.

Hazem, 2013 yılı sonunda bölgeye gelip çalışmaya başlamış ve daha sonra ailesini Bağdat’tan Erbil’e getirmiş.

Ahmed Hazem, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada krizin derinleşmesine rağmen kardeşliğin sürdüğünü belirti.

“Kürdistan Bölgesi, 2006 yılından bugüne kadar, Bağdat ve diğer bölgelerde yaşayan ve mezhep çatışmasından kaçan yüz binlerce Iraklı Sünni ve Şii Arabı kucaklıyor. Kürt kardeşlerimizden saygı, sevgi ve beğeni gördük. Şu anda siyasi farklılıkların derinleşmesine rağmen bu böyle devam ediyor. Biz Kürdistan’da barış içinde yaşıyoruz ve kimse bizi rahatsız etmiyor.”

Diyala ili sakini Kazem Rahim de krizden dolayı korkmadığını ancak, bazı Arapların Kürt bölgesinde baskıya maruz kalmaktan çekindiğini söyledi. Rahim zaman içinde çekincelerinin boşa olduğunu gördüklerini vurgulayarak,  bugün Kürdistan halkının ve hükümetinin kendilerine gösterdiği saygıya dikkat çekti. Kürt ve Arap vatandaşları arasında ayrım olmadığını söyledi. Bölgede Arap kıyafetlerini giymekte sorun yaşamadığını belirten Rahim, Erbil’de herhangi bir sorun yaşamadan ev satın alabildiğini kaydetti. Sosyal paylaşım sitelerinde çıkan, Arapların Kürdistan’da tacize maruz kaldıkları söylentilerinin ise gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

Dün sosyal medyada Arapların bölgeden sürüldükleri ve evlerine Kürtlerin el koyduğu yönünde haberler yayınlanmış ancak bu durum güvenlik güçleri tarafından yalanlanmıştı. Güvenlik güçleri tarafından yapılan açıklamada “Kürdistan bölgesindeki Iraklı Arap vatandaşlara saygı duyulduğunun ve yaşamlarını olağan bir şekilde devam ettirmelerinin garantisini veriyoruz” denilmişti.