Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Suriye’de uçakları düşürme diplomasisi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İki haftadan kısa süre önce Suriyeli savaşçılar bir Rus uçağını düşürürken, Kürtler Afrin üzerinde bir Türk helikopterini düşürdü ve İranlılar iki İsrail savaş uçağını düşürdüler. Bu çatışmalardan sonra ne olacak?

Suriye topraklarında üç güç dengesi var:

ABD’ye karşı Rusya,

İsrail’e karşı İran,

Özgür Suriye Ordusu ve diğer muhaliflere karşı Hizbullah ve benzeri milisler.

İran’ın İsrail’e karşı karşıya gelme ve çatışma olasılığı en muhtemel unsur olmaya devam ediyor çünkü Türkiye’nin olayları tırmandırması ve ilerlemesi olası değil; kaldı ki, Türkiye ile olan ilişkiyi savaş meydanında belirlemek mümkün görünüyor.

Son olaylar dizisinde angajman kuralları değişmiş olabilir, zira; İsrail, daha önce Hizbullah ve diğer milislere yaptırımlar uygularken, bu sefer İranlıları doğrudan bombaladı.

Amerika Birleşik Devletleri de, kendisine müttefik Kürt gerillalara saldırdığından dolayı, 100 İran yanlısı militanı öldürdü. Görünen o ki, Rusya ve İran İsrail’e “angajman kuralları”nın bir parçası olarak İsrail’i vurmayı planladılar. Küçük bir İranlı İHA’nın hava sahasına girmesi İsrail’i öfkelendirildi ve iki İsrail uçağını düşürmeye cesaret eden İran Devrim Muhafızları mevzilerini bombalayarak karşılık verdi, olaylar gelişti ve İsrailliler doğrudan İran üslerini bombaladı.

Washington’un müttefiği İsrail’in yaptığı şeyi bildiğini reddetmesine nazire olarak ta, Moskova da iki İsrail uçağının düşürülmesiyle ilgili herhangi bir rolünün olduğunu reddetti! Olacak şey değil.

Sonuç olarak, Washington, Moskova, İsrail ve İran’ın kapalı kapılar ardından, krizin aşılmasına ve angajman kurallarının belirlenmesine ve dolayısıyla askeri çatışmanın genişlemesinin önlenmesine yönelik diplomatik temas kuruldu zira; bu da başarılı olmazsa sonuç belli; İran ve İsrail arasında doğrudan savaş!

İran’ın İsrail’den askeri açıdan daha zayıf olduğu ve kazanamayacağı biliniyor ancak Tahran yönetimi, yenemese de Tel Aviv yönetimine zarar verebilir. Ancak bilinen başka bir gerçek de var; o da Lübnan, Irak, Afganistan ve diğer ülkelerden 50 binden fazla yabancı askeri olduğu ve kullanmaya hazır olduğu gerçeği.

Türkiye gibi İsrail de müdahale etmekte geç kalmış, “Balkon politikası”nı ve balkonda oturarak komşu Suriye’deki rakiplerin birbirini ezme ve yorma düşüncesinin ve olan biteni izleme siyasetinin bedelini ödüyor.

Türkiye gibi İsrail de İran’ın genişlemesine, üsler kurmasına, milis güçlerini görevlendirmesine ve Rus kalkanından istifade etmesine göz yumdu. Şimdi de Türkiye ve İsrail, savaşın güvenliğini ve istikrarını tehdit ettiğinden şikayet ediyor. Suriye’de uzun süreli durgunluk ihtimali görünmüyor, farklı güçler arasındaki çatışmaların devamı daha muhtemel. Herhangi bir tarafın kayıplarını kabul etmeden geri çekilmesi zorlaştı.
İran’ın milisleri her yerde güçleniyor ve Esed rejiminin güçsüzlüğünden ve güvenliği kaybetmesinden istifade ederek Suriye’yi yönetmek istiyor.

İki İsrail uçağının düşürülmesini izleyen diplomatik ifadeler, durumun geçici olduğunu ifade ederken bunun doğru olmadığı bir gerçek. Unutmayalım ki Tel Aviv, İran’ın işgali altındaki Suriye durumunu etüd ediyor, görüşüyor ve hazırlanıyor ve bu konu İsrail yetkililerinin Ruslarla ve Amerikalılarla son bir kaç ay içindeki görüşmesinde ana konu oldu.

Uçakların düşürülmesi ve her ne olduysa, şaşırtıcı değil ve Suriye kara ve hava sahasındaki büyük ve orta büyüklükteki güçlerin çatışması çerçevesine yerleştirilmesi gerekiyor.

Herkes inkar ediyor, ancak gerçekler aksini gösteriyor. Suriyeli silahlı muhalifler, dokuz gün önce bir Rus uçağının İdlib üzerinde vurduktan sonra bir Pentagon yetkilisi ülkesinin olayla ilişkisini reddetti ve ABD’nin Suriye’deki müttefiklerini yerden havaya füze ile tedarik ettiklerini inkar etti. Ruslar da İsrail uçaklarının düşürülmesiyle olan ilişkilerini reddetti. İran, İsrail üzerinde uçan İHA’nın Esed rejimi tarafından gönderildiğini ve İsrail uçaklarını karşılayan roketlerin yine rejim tarafından ateşlediğini iddia ederek olaylarla ilişkisini reddetti.

Gerçek şu ki, herkesin savaşta ortak olması Soçi’nin gömülmesi anlamına geliyor!

Suriye’deki çözüm, İran rejiminin ve milis güçlerinin ülkeden çıkarılmasından ve çatışan taraflar arası karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüme ulaşmaktan geçiyor.