Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Eski Yemenli askerler Husilerin seferberlik kampanyasına engel oldu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Yemenli eski ordu mensupları, ülkenin kontrol altına alınan farklı illerinde görevlerinden ayrılan ve serbest bırakılan askerlere yönelik seferberlikten iki hafta sonra Husi birliklerinin kampanyalarını ‘tam bir başarısızlık’ olarak niteledi. Darbeci grubun söz konusu askerleri emirleri altında hizmete geri döndürmek için başvurduğu aşiret baskısına, korkutma ve teşvik etme yöntemlerine rağmen görevden ayrılmalar devam ediyor.

Söz konusu gelişme, Husi milislerine muhalif Cumhuriyet Muhafız Kuvvetleri olarak bilinen gruba bağlı farklı birliklerden 10 bin asker ve subayın Tuğgeneral Tarık Salih (eski cumhurbaşkanını ikizinin oğlu) tarafından toplanan kuvvetlere katıldığı bir zamanda yaşandı.

Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan kaynaklar, Husilerin askerleri göreve geri döndürmek için başlattığı kampanyanın Cumhuriyet Muhafızları’nın subayları ve askerleri safındaki karşılığının sıfır olduğunu dile getirdi. Kaynaklar grubun Sana bölgesindeki birkaç idari birimde yürüttüğü seferberlik kampanyasının eski askerleri çekmekte başarısız olduğunu ortaya çıkardı. Sana’nın Huneyn Katina banliyölerinde milislerin Valisi Beni Matar’da, el-Hime’deki ve Senhan’daki aşiret reisleri ile üç toplantı gerçekleştirerek subay ve askerleri ordudaki eski mevkilerine geri dönmeleri için milisler tarafından yapılan çağrıya kulak vermeleri konusunda ikna etmek için destek talep etti. Milislerin Sana’daki Valisi, bu görüşmelerde dönen askerlerin maaşlarının grup tarafından ödeneceğinin sözünü verdiği gibi askeri terfi vaadi de verdi. Kaynaklara göre son toplantıda Husi kampanyasına cevap verilmediği takdirde göreve geri dönmeyi reddedenlerin ‘orduya ihanet’ ile suçlanacağı, mahkemeye sevk edileceği ve ordudan atılacağı tehditleri yöneltildi.

Kaynakların değerlendirmesine göre Husi grubun liderine kan bağıyla bağlı olan unsurlar ya da mezhep seferberliğine boyun eğen unsurlar hariç tehditlere rağmen Cumhuriyet Muhafızları’na mensup askerlerin ilgisi neredeyse sıfır düzeyindeydi. Ancak diğer birliklerden oranları ordunun yüzde 10’unu geçmeyen bazı eski askerler maaş teşvikinin baskısı altında göreve dönmeyi kabul etti.

Cumhuriyet Muhafızları’ndan eski bir subay, milislerin kendisine Sana bölgesindeki idari birimlerden birinde güvenlik görevlisi kadrosu teklif ettiğini ancak sağlık sebepleri ve aile şartları gerekçesiyle kendisinin bu görevi kabul etmediğini söyledi. Şartların meşru güçlerin bölgelerine ulaşmayı kolaylaştırması durumunda bu fırsatı kaçırmayacağına da dikkat çekti.

Kaynaklar, ordudaki onlarca eski asker ve subayın hâlihazırda Sana’da, Zemar’da ve İb’deki darbeci grubun Aden şehrinde egemen olduğu bölgelerde gizli bir şekilde bir araya geldiğini açıkladı. Amaçları ise merhum Cumhurbaşkanı’nın kardeşinin oğlu Tarık Salih’in bir yandan Yemen’i Husi milislerin egemenliğinden kurtarma savaşına katılmak diğer yandan geçen aralık ayında Salih’e zulmederek onu ortadan kaldıran ve yakınlarına ve partisinin yönetim kadrosuna işkence eden gruptan intikam almak için Arap Birliği’nin desteğiyle kurduğu kuvvetlerin saflarına katılmak.

Sana’daki Cumhuriyet Muhafızları’ndan ismini vermek istemeyen bir başka subay, Şarku’l Avsat’a ‘Cumhuriyet Muhafızları üçüncü tugaydaki taburundan subay ve asker arkadaşlarının çoğunun, Salih’in ölümünden sonra tek tek ve ikincil yollarla küçük gruplar halinde Tarık Salih’in karargâhına katılmak için Sana’dan ayrılma imkânı bulduklarını’ söyledi.

Kaynağın eriştiği bilgilere göre geçen üç ay içinde Aden’e ulaşan asker ve subayların sayısı yaklaşık 10 bini buldu. Savaş taburlarındaki düzenleri yeniden sağlandı. Askeri tugaylar, merhum Cumhurbaşkanı’nın yeğeninin gözetiminde ve Arap Birliği destekli. Kaynak, Aden’e varanların güzel bir şekilde karşılandığına, durumlarının iyileştirildiğine ve vardıkları andan itibaren maaş almaya başladıklarına dikkat çekti. Kaynağa göre, subayların maaşı yaklaşık üç yüz bin Yemen riyali iken bir askerin maaşı en az yüz bin riyali buluyor.

İbb ve Zemar arasında yer alan Yarim şehri sakinlerinden bir albay, grubun şehirdeki yöneticisinin ve ona tabi aşiret reislerinin birkaç gün önce şehirdeki askerlerden Husi kampanyasına yanıt vermelerini istediklerini ancak çoğunluğun çeşitli gerekçelerle bu talebe itiraz ettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’a konuşan ve Husilerin meşru yönetime darbesinden önce Sana’da Subay İşleri Dairesi’nde çalışan bir başka subay da grubun egemenliği altına giren askeri dairedeki idari görevine dönmeyi teklif eden Husilere itiraz ettiğini söyedi. Şu ifadelere yer verdi: “Akıllı hiç kimse her ne kadar cazip olsa da mezhep merkezli hareket eden milislerin emri altında görev yapmak istemez.”

Hedef alınmamak için ismini zikretmeyen bir diğer subay, Salih’in bu grup tarafından öldürülmesine karşı tutumu hakkında, “Ben ona ve partisine bağlı olduğumu inkâr etmiyorum ancak bu gruba karşı duruşum onun ölümünden önce bile bir prensip meselesiydi. Biz onun liderliğindeki grubu ortadan kaldırmak için doğru zamanı bekliyorduk. Bu çaba başarılı olmadı. Ancak bu, katillere boyun eğdiğimiz anlamına gelmez” ifadelerini kullandı.

İran’a bağlı darbeci grup, Yemen ordusundaki merhum Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’e bağlı Cumhuriyet Muhafızları kuvvetleri olarak bilinen, meşru yönetime katılmayan ve Husi darbesinden sonra evlere kapatılan binlerce askerin geri dönmesi için baskı yapmak adına üst düzey komutanların, illerdeki yerel yetkililerin ve aşiret reislerinin katıldığı geniş bir kampanya başlatmıştı.

Sana’da iller düzeyinde eski başkana bağlı Halk Kongresi partisi yöneticileri ile kapsamlı bir uzlaşmaya varabilmek için yoğun bir çaba harcanan Husi kampanyası, meşruiyeti destekleyen Arap Birliği’nin kuvvetleri karşısında farklı cephelerde, özellikle de Batı Sahil, Sada ve el-Beyza cephelerinde tek tek düşen milis saflarını güçlendirmek için askerleri çekmeyi hedefliyor. Salih’in partisi ile uzlaşma uygulamaları, sivil ve asker destekçilerinden yaklaşık 3 bin tutuklunun serbest bırakılmasını ve ölümünden sonra gruba karşı ayaklanan merhum Cumhurbaşkanı’nın destekçisi parti yöneticileri ile birçok aşiret reisini hoşnut etme girişimlerini içeriyor.

Milislerin öne sürdüğü seferberlik kampanyası Sana, İb, Zemar ve ed-Daliğ bölgelerinde yoğunlaştı. Bunlar, Husi darbesinden önce Yemen ordu teşkilatındaki asker ve komutanların çoğunun bağlı olduğu bölgelerdi.
Eski askerlerin göreve döndürülmesi fikri, milislerin yılbaşında başlattığı gönüllü askerlik kampanyasının saha çalışmaları ile okul öğrencilerini ve işsiz gençleri çekme çabalarına rağmen başarısız olmasından sonra ortaya atıldı.

Cumhuriyet Muhafızları’nın eski subayları, Şarku’l Avsat’a grup lideri Abdülmelik Husi’nin yaklaşık bir ay önce ‘Yüksek Devrim Komisyonu’nun başkanı olan akrabası Muhammed Ali Husi’ye Sana’dan ayrılıp sahildeki Hudeyde bölgesindeki seferberliği üstlendiğini aktardı. Aynı şekilde İbb, Hacca, el-Mehvit ve Rima gibi komşu bölgelerde grubun destekçilerinin seferber edilmesine gözcülük etmesini emrettiğini ifade etti.

Kaynaklar Husi’nin 3 haftadır Hudeyde’de ziyaret ettiği bölge ve ilçe ileri gelenlerinden grubun Bacel, Hudeyde’nin güneyindeki Beyt el-Fakih, el-Mansure ve aynı şekilde şehrin kuzeyinde yer alan el-Maraviah’daki çiftliklerde oluşturduğu eğitim kamplarına daha fazla asker göndermelerini talep ettiğini aktardı.

Kaynaklara göre Husi’nin çabası, mezhep merkezli ve yıkıcı eğilimlere sahip grubunun düşüncelerine karşı bölgede hâkim olan kitlesel tepkiden ötürü şimdiye kadar bir sonuç vermedi. Ayrıca Batı Sahildeki grup savaşçılarının çoğu Sada, Hacca, el-Mehvit, Umran ve Sana’dan getirilen unsurlarken buna karşılık Hudeyde ve Tihame sahili halkından mezhep takipçilerinin sayısının son derece az olduğunu da vurguladı.

Kaynaklar, Husi’nin görev başındayken tanınmayan darbeci hükümetin Gençlik Bakanı Hasan Zeyd’den de yardım istediğini ifade etti. Husi, gençleri askerliğe teşvik için bölgede bir gençlik ve spor şenliği düzenlenmesini teklif etti. Ayrıca bu uğurda milislere dayalı bölge ileri gelenlerine ve liderlere de Hudeyde Limanı gelirlerinden yüklü miktarda ödenek verdi.

Batı Sahil’deki Husi hareketleri, Tarık Salih’in liderliğindeki büyük güçlerin Hudeyde’ye saldırma hazırlıkları hakkında gelen haberler karşısında grubun artan korkusuna işaret ediyor. Salih’in doğudan İb’i kurtarması ve eş zamanlı olarak batıdan Daliğ vilayetinin doğu tarafındaki meşru güçlerin kuşatması ile ilerlemesi öngörülüyor.