Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Ruhani’ye Musevi ve Kerrubi baskısı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Londra: Adil es-Salimi

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, önümüzdeki 12 ay boyunca cumhurbaşkanlığı seçimlerinde vaatlerini yerine getirmek için birçok zorlukla karşı karşıya.

Ruhani ayrıca daha önce karşılaşılmamış büyük görüş ayrılıklarının gölgesinde siyasi arenada sükuneti yeniden tesis etmek zorunda. Buna karşılık, reformist liderler Mir Hüseyin Musevi, eşi Zehra Rahneverd ve Mehdi Kerrubi’nin ev hapsinde bulunmalarının yanı sıra eski reformist Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi’ye getirilen kısıtlamalar nedeniyle, ılımlılar ve reformcuların, Ruhani’ye yönelik günden güne artan eleştirilerinde artık son kavşağa gelindi.

Ruhani, son aylarda, hükümet tarafından seçim bölgelerinde verilen vaatler yüzünden verilen tavizlerden bıkan reformist müttefiklerinden bazılarının baskısı altında. Bu vaatlerin en önemlileri ise hiç kuşkusuz, Musevi, Rahneverd ve Kerrubi’nin ev hapsinin kaldırılması, sosyal özgürlüklerin desteklenmesi ve dış ilişkilerin geliştirilmesi.

Reformcu Milletvekili İlyas Hazreti dün yaptığı bir konuşmada, Ruhani’ye, Musevi, Rahneverd ve Kerrubi sorunu ile ilgili anayasal görevini yapmasını talep eden açık bir mesaj gönderdi. ‘EtemaadOnline’ sitesinin aktardığı habere göre İlyas Hazreti konuşmasında, “Ülke içerisindeki durum analizlerine bakıldığında, mevcut durumun devam etmesi mümkün ve gerekli değildir. Anayasa’yı uygulamakla yükümlü olduğunuz sorumluluğu göz önünde bulundurarak, Mir Hüseyin Musevi, Zehra Rahneverd ve Mehdi Kerrubi’ye verilen ev hapsinde yasal görevinizi yerine getirmenizi istiyorum” ifadelerini kullandı.

Reformist liderlerin ev hapsinin kaldırılmasının ‘İran halkının çoğunluğu tarafından talep edildiğinin’ altını çizen Hazreti, “Anayasa metninde acil ve açık bir değerlendirmede bulunma ve sorunlu maddeler üzerinde düzenlemeler yapılması ulusal birlik, sosyal ve politik bölünmelerin azaltılması, rejimin halk arasındaki yerini destekleme ve ulusal çıkarları için gerekli bir adımdır” şeklinde konuştu.

Hazreti, önemli kararlar almak, halkın taleplerine karşılık vermek ve rejimin önündeki düğümü kaldırmak için reformist eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi’ye yönelik uygulanan kısıtlamaları kaldırmak için İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’nde olağanüstü bir toplantı düzenlenmesi çağrısında bulundu. Hazreti, “Ev hapsi kararı almanın üst düzey yetkilinin izni ile Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’ne ait olduğunu, birçok siyasi ve güvenlik organının ev hapsinin devam ettiğinin farkında olduğunu biliyoruz. Bu durum, rejime ve devrime zarar verir. Bu siyasi şahsiyetlerin yasalara aykırı olan ev hapsinde kalmalarını gerektiren bir durum yok” dedi.

2009 seçimlerinde yaşanan olayların sorumluluğunu, tüm hükümet organları ve siyasi akımlara yükleyen reformcu Milletvekili, dış mihraklar veya siyasi figürlere işaret eden parmakların, meseleleri basitleştirip sorumluluğu ortadan kaldırdığına dikkat çekti.

Mesajında, 2009 yılı olayları ile ilgili İran rejiminin resmi analizinin olayların gerçekleriyle uyumlu olmadığını vurgulayan Hazreti, aynı şekilde bu analizlerin, İran halkı tarafından hoş karşılanmadığını ve sorunlara yönelik çözümler sunmadığını kaydetti.

Geçtiğimiz yıl Mir Hüseyin Musevi, Zehra Rahverd, ve Mehdi Kerrubi ile Tahran Milletvekili Ali Mutahhari’nin ev hapsine son verme sözünün başarısız olmasının ardından Ruhani’nin üzerindeki baskının artması bekleniyor. Ruhani’nin parlamentodaki en yakın müttefiklerinden biri, iki ay önce, Musevi, eşi ve Kerrubi’nin ev hapsini, 21 Mart’ta sona erdirme niyetin olduklarını duyurmuştu. Ancak, Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’nin Musevi, eşi ve Kerrubi’ye karşı verdiği kararda herhangi bir değişiklik yapılmadı.

Tam da bu günlerde eski İran Savunma Bakanı Hüseyin Dehkan, birkaç yıl önce tutumundan vazgeçmesi için Musavi ile görüştüğü ve onu ikna ettiği açıklamalarında bulmuşken, Ruhani’nin yakın çevresi, günlerdir, reformcuların ev hapsi cezasının kaldırılması tartışıyor.

Öte yandan, İran İslami Şura Meclisi Başkanlık Heyeti Sözcüsü Behruz Nemati, 21 Mart’ta yaptığı açıklamada, Kerrubi’nin İran Devrim Rehberi Ali Hamaney’e yazdığı mektubun, ev hapsinin kaldırılmasını engellediğini söylemişti.

Kerrubi’nin oğlu Hüseyin Kerrubi, ‘EnsafNews’ sitesine verdiği demeçte, babasının hala İran İslam Cumhuriyeti’ne bağlı olduğunu ancak Hamaney’in babasının mektubunu yanlış yorumladığını söyledi.

Mektubun ev hapsinin kaldırılmasını erteleyecek herhangi bir ifade içermediğini belirten Hüseyin Kerrubi, Hamaney’in karar vermesi halinde ev hapsinin kaldırılacağını ve babasının mektubunun ‘ev hapsinin kaldırılmasını hızlandıracağına’ inandığını ifade etti.

Mehdi Kerrubi, Ocak ayının sonlarında, Hamaney’e muhalif bir tutum takınmak ve başkalarını eleştirmek yerine 30 yıldır sürdürdüğü politikalarının sorumluluğunu üstlenmesini talep eden açık bir mektup gönderdi. Mektubunda şuan ki siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal düzeydeki mevcut durumların Hamaney’in ‘stratejisi ve yürütme politikalarının bir sonucu olduğunu söyleyen Kerrubi, Hamaney’i ‘devrimin öz evlatlarını’ yalnızlaştırmakla suçladı. Mektubunda ayrıca, İranlıların kaygılarını dikkate alma gereğini vurgulayan Kerrubi, İran şehirlerindeki halk protestolarını yolsuzluğa, adaletsizliğe ve ayrımcılığa karşı bir ‘uyarı alarmı’ olarak nitelendirdi. Reformcular ve ılımlılar arasındaki farklılıkların değişmesine rağmen, Kerrubi, reformist hareketin sembol isimlerinin, İran’ın en üst makamı olan “Rehber” Hamaney’in ve Devrim Muhafızları gibi askeri ve güvenlik servislerinin desteklediği muhafazakarların eline geçebilecek fırsatları azaltmak amacıyla Ruhani’ye destek vermeye devam ettiğini doğruladı.

Öte yandan Ruhani reformcu gazete ve dergilerin, reformist ve ılımlı taraftan uzaklaşarak muhafazakâr tarafa doğru yaklaşmaya başladığı suçlamalarına maruz kaldı. Ruhani’nin hükümeti kurarken bakan seçimlerinde siyasi akım denklemlerini aştığını söylediği açıklamasıyla seçimleri kazanan reformcuları şok etti. Ruhani ayrıca ilk yardımcısı İshak Cihangiri’nin rolünü marjinalleştirme suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı.

Ruhani’nin destekçileri ve onu eleştiren reformistler, Ruhani’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasına ve eski bir Uzmanlar Konseyi üyesi olmasına rağmen zor bir yıl geçirdiği konusunda hemfikirler.

Bu bağlamda, Kanada’daki Toronto Üniversitesi’ne bağlı ‘Rouhani Meter’ adlı internet sitesi, İran Cumhurbaşkanı’nın performansını, gün boyunca değerlendiriyor. Sitenin verileri, İran hükümet, dünyada artan baskıyla geri kalan süresini daha da zor geçireceğine işaret ediyor.

Rouhani Meter, yaptığı analize, seçmen iyimserliğinin ‘cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından rengini’ kaybettiğini ve seçim kampanyası sırasında yardımcısı İshak Cihangiri tarafından vaat edilen reformlara karşı umutlarını yitirdiklerini de ekliyor. Bununla birlikte reformcu ‘NamehNews’ haber sitesi, Ruhani’ye yönelik desteğin devam etmesinin gelecek yıl reformcuların karşılaşacağı temel zorluklardan biri olduğunu kaydetti.

Aralık ayı sonlarında İranlılar, muhafazakar ve reformist akımları kınadıkları protestolar sırasında bir takım sloganlar attılar. Bazı reformcular, Ruhani’nin seçimlerine verdikleri destekten dolayı duydukları pişmanlığı dile getirdiler. Böylece reformcular iki gruba ayrıldılar. Çoğunluk hükümet ve genel rejim konusundaki tutumunu sürdürürken, diğer taraf halkı, reformcuların çöküşünün Suriye’deki senaryonun İran’da tekrarlanmasıyla sonuçlanacağından korkutarak, İranlıları diğer seçeneklere yönelmesinden ve siyasi sistemden uzaklaşmak isteyen azınlık bir gruba karşı uyarıda bulundu.

Rouhani Meter’a göre, sosyal ağlardaki ‘vicdan azabı’ ve Ruhani destekçisi medyadaki eleştirilerin sebebi seçimlerde söylediği vaatleri yerine getirmemesi oldu.

Diğer yandan Rouhani Meter’ın analizi, Ruhani’nin vaatlerine yerine getirmedeki başarısızlığının sebebinin, reformist yardımcısı Cihangiri’nin rolünün azalması ve Ruhani’nin ilk hükümetinde dört yıl boyunca haberleşme bakanlığı görevini yürüten Ruhani Mahmud’un rolünün artırılması olduğuna işaret ediyor.

Buna ek olarak, seçilmesinden yedi ay sonra hakkında tartışmaların yaşandığı Tahran’ın Belediye Başkanı Muhammed Ali Necefi’nin de bu başarısızlıkta etkisi var.

Tahran belediye meclisinin koltuklarını kontrol eden reformcular, 12 yıl bekledikten sonra, Necefi’nin Hamaney’e ya da Devrim Muhafızları’na bağlı kurumlar tarafından diretilen bir aday için yerini terk etmesini istemiyorlardı. Bu yüzden Cihangiri, iki hafta önce Tahran belediye başkanı seçildi. Reformist siteler, güvenilir bir kaynaktan, Cihangiri’nin Tahran belediye başkanlığı için reformist aday olmak üzere, Ruhani’nin ekibinden ayrıldığı bilgisini aktardılar. Kaynaklara göre, İran Petrol Bakanı Bijen Namdar Zengene, Cihangiri’nin yerine gelecek isim olarak gösteriliyor.

Bu arada, reformcular Necefi’nin geçtiğimiz ayın ortalarında istifa etmesinden sonra yeni Tahran belediye başkanına katılıp katılmama konusunda yeni bir karmaşa ile karşı karşıya bulunuyorlar.

NamehNews sitesi dün, pek çok reformistin, Cihangiri’yi eski İran Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani’nin oğlu olan Muhsin Haşimi’ye rakip olarak gördüğünü belirtti.
Öte yandan bir grup analiste göre, Ruhani, son zamanlardaki halk protestolarıyla yaşanan ‘kırılma’ ile ortaya çıkan sorunlar karşısında ülke içindeki birliği korumak için yardıma ihtiyacı olduğunu söylediler. Analistler bunun nedeninin, Ruhani hükümetinin, ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmadan çıkma tehlikesiyle karşı karşıya kalınması, İran’ın bölgesel rolüyle ilgili baskı ve İran’daki ekonomik sorunları alevlendiren balistik füze dosyası olduğunu kaydettiler.