Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

‘Alternatif Sağ’ ve ‘Beyaz Kimliği’ | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Washington/Muhammed Ali Salih

Yazar George Hawley, Kolombiya Üniversitesi Yayınları ile çıkardığı 218 sayfalık ‘Alternatif Sağı Anlamak’ isimli kitabında, su altında kendisini yüzeye çıkaracak birinin gelmesini bekleyen alternatif sağın yolunu Donald Trump ile bulduğunu ifade ediyor. Yazar insanların siyahlara, yabancılara, Meksikalılara, Müslümanlara, Yahudilere, göçmenlere, eşcinsellere, fakirlere ve muhtaçlara yönelik karşıt görüşlülere şaşmamaları gerektiğini savunuyor.

Kitabın yazarı George Hawley aynı zamanda Alabama Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü. Daha önce ‘Göçmenler ve seçimlerde oylama’ ile ‘Siyasi göçmenlerin tehlikesi’ gibi kitaplar kaleme aldı. Son dönemde ise, ‘Alternatif Sağın Hedefleri’, ‘Alternatif Sağın Dönüşü’ ve ‘Alternatif Sağ Saldırısı’ kitaplarını çıkardı.

Ancak burada önemli olan sorular şunlar: ‘Ilımlı alternatif sağ’ var mı? ‘Alternatif sağ’ nedir? Alternatif sağ aşırı sağcılıktan nasıl ayırt edilir?

Yazar ‘Alternatif Sağ’ teriminin ilk kez 2012 yılında yapılan ABD başkanlık seçimleri sırasında ortaya atıldığını söylüyor. Bu, Barack Obama’nın yeniden seçildiği seçimlerdi. Obama’nın rakibi ılımlı söylemleriyle bilinen Cumhuriyetçi Mitt Romneydi ve Obama’ya karşı zafer kazanamadı. Bu durum Cumhuriyetçi Parti’deki sağcıların iki sebepten ötürü kızmasına neden oldu. Birincisi, Obama’nın ikinci kez başkanlığı kazanması. İkincisi ise, Romney’in Demokrat Parti’nin sol kanadından olan Obama ile doğrudan yüz yüze gelememesiydi.

O dönemlerde Demokrat sol partileri eleştiren Cumhuriyetçi sağ grubun lideri olarak Richard Spencer’ın yıldızı parladı. Yazar Hawley’e göre işte tam burada Cumhuriyetçiler ılımlılar ve sağcılar olarak ikiye ayrıldılar ve bunlar aşırı sağcılardı. Tabii ki insanlar Spencer’ın Ulusal Politika Enstitüsü’nün (NPI) kurucusu olduğunu ve su altında kalan NPI’nün aslında ABD’deki belki de en aşırı sağcı kurum olduğunu biliyorlardı. Enstitünün hedefleri arasında, ‘ezilen’ bir beyaz ırk için devlet kurmak, ‘şiddetsiz’ etnik temizlik ve ‘büyük Batı kültürünün’ yeniden canlandırılması yer alıyor.

Spencer, ‘beyaz ırkın üstünlüğüne’ inanıyor ve bu üstünlüğün neredeyse her yerde olduğunu savunuyor. Beyaz Batı medeniyetinin üstünlüğü, beyazların demokratik sisteminin üstünlüğü, beyazların bilim ve modern teknolojisinin üstünlüğü, beyazların anayasası, kanunları, ahlakı ve sevgisinin hatta eğlencesinin dahi üstün olduğunu belirtiyor.

Alternatif Sağı Anlamak kitabı, geçtiğimiz yıl başkanlık seçim kampanyası sırasında Trump’ın göçmenlere yönelik düşmanca ifadeleri sebebiyle ortaya çıkan entelektüel bir tartışmayı anlatıyor. Tartışma iki fikir etrafında dönüyor. Bir yanda ‘ırkçılık ve ‘ötekileştirme’ diğer yanda ‘kendi ırkını üstün görme’ ve ‘önce ben’ fikirleri yer alıyor. Bu, beyazın (ya da siyahın, sarı ya da herhangi birinin) diğerlerine düşmanlık beslemeden kendi rengiyle (ya da ırkı veya fikriyle) gurur duyma hakkı olduğu anlamına geliyor. Fakat başkalarına düşmanlık beslenmeye başlandığında, (ya da şiddete başvurduklarında veya şiddet çağrısında bulunduklarında) bu aşırı sağcılık anlamına geliyor.

– Peki, ‘ılımlı sağ’ nedir?

Bu soruda kitap Spencer’a şu cevabı veriyor:

“Alternatif sağ, aşırı sağcılık değildir. Çünkü eğer kimliğimizle guru duyacaksak bunu başkalarının kimliklerini reddetmeden yapmalıyız.”

Ancak, kitabın da dediği gibi, alternatif sağ ne zaman ‘beyaz kimliği’ üzerine odaklansa, mantık olarak beyaz olmayanlara yönelik düşmanlık anlamına geldiğini kanıtlıyor. Bu durum onların eylemlerine de yansıyor. Açık veya gizli olsun Yahudilerin geri dönmelerini ve tüm göçlerin durdurulmasını, Müslümanları (ve diğer Hıristiyan olmayanları) kovmayı istiyorlar.

Dolayısıyla, ‘beyaz kimlik’ bahanesini kullanan alternatif sağ sadece diğerlerine karşı düşmanlık yapmakla kalmıyor, aynı zamanda onlardan kurtulmakta istiyor. ‘Diğerleri’ arasında başta siyahların geldiği ise bir sır değil. Barack Obama’nın ABD tarihindeki ilk siyahi başkan olması, siyah nefretini harekete geçirdi.

Ardından, Cumhuriyetçi Parti’nin ılımlı kanadı 2012 seçimlerinde Obama karşısında hezimete uğrayan Romney’den aldığı dersle Obama ile yarışmak için daha fazla çaba sarf etti. Sonrasında Black Lives Matter (BLM) (Siyahların Yaşamları Değerlidir) gibi örgütlenmelere daha fazla tetikledi. Kitap, yeni nesil siyahlara dayanan bu BLM hareketinin aşırıcılık içermediğini söylüyor. Çünkü BLM’nin sadece adaletsizliği kaldırmak değil, tam eşitlik sağlamak, sadece ayrımcılığı değil hakaretlere son vermek ve sadece geçmiş hataların kabulünü değil, beyazların ‘teslim olmasını’ istediklerini belirtiyor.

Kitap bu yüzden, ‘alternatif sağ’ ve ‘alternatif sol’ olarak siyahlar ve onların destekçilerini kastediyor. Ancak kitap, şuan alternatif bir sol olmadığını da ekliyor.