Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Uzmanlar ve yetkililer, terörizmle mücadele için çağrıda bulundu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Eski bakanlar, uzmanlar ve araştırmacılar, terörizmle mücadelede sosyal medyada dini konular nedeniyle çıkan kaosun ele alınması gerektiğini vurguladı.

40. Uluslararası Asilah Kültür Mevsimikapsamında 2 gün süren ideolojisiyle mücadele konulu sempozyuma 28 uzman katıldı. Sempozyumda şeriatı tarih ve zamanla ilişkilendirmenin yanı sıra terör ve radikalizmle mücadeleye ek olarak barış ve farklılık hukukunun güçlendirilmesi üzerine çalışmalar yapılması gerektiği vurgulandı.

Suudi Arabistan’daki Kral Abdulaziz Ulusal Diyalog Merkezi Mütevelli Heyeti Başkanı Abdulaziz es-Sebil, bazı şeyh ve vaizlerin iyi niyetleri konusunda uyarıda bulunarak, bazı vaiz ve şeyhlerin dini kültürü yayarken, dünyadan elini çekme ve ahiret için çalışma çağrısında bulunduğunu, bunun da gençleri radikalizmin pençesine düşmeye hazırladığını ifade etti.

Saldırı karşılığında cennet ve huri

Sebil, terör gruplarının vaizlerin intihar saldırısı karşılığında cennet ve huriler verileceğini anlatan vaazlardan etkilenerek ortaya çıktığını ifade etti. Gençlerin ruhi ve fikri güvenliğini sağlayarak bu tehlikeyle mücadele etmenin gerekli olduğunu vurguladı.

Gençlerdeki radikal eğilimle mücadele kapsamında Kral Abdül Aziz Ulusal Diyalog Merkezi’nin başlattığı ‘Tebyan’ girişim programı hakkında konuşan Sebil, “Merkez, bu girişimle dünya çapındaki İslami topluluklara ulaşmayı hedefliyor” dedi.

Moritanya’nın eski Kültür Bakanı Abdulvedud Haşim yaptığı açıklamada “Gerekli olan yeni bir din inşa etmek değil, din ile yeni bir ilişki kurmak” dedi. Arap İslam dünyasını şiddete ve tek taraflı hukuka iten sebeplerin araştırılması için çağrıda bulunan Haşim, şimdiki sorunun, fıkhın ideolojik ve politik bir işlev haline gelmesinden kaynaklandığını belirtti. Fıkhın zihni öldürmek, düşünmeyi engellemek ve üst düzey kişilere suikast düzenlemek için bir araç olarak kullanıldığını belirten Haşim, geleneksel din kurumlarının radikal grupların çıkarlarına boyun eğdiğini ifade etti.

“Hem dine hem de topluma zarar veriyor”

Iraklı araştırmacı gazeteci Raşid el-Huyun, “Barış ve farklılık hukukunun teşviki, dini politikanın gözden geçirilmesinden geçer” dedi. Fıkhın zamanla ilişkili olduğunu belirten Huyun, “Dinin zamana bağlanmaması, hem dine hem de topluma zarar veriyor” dedi.

Eski Kuveyt Eğitim Bakanı Abdullah Yusuf Ğanim, eğitim ve öğrenimin, barış ve farklılığın güçlenmesine yönelik ilk adım olduğunu ifade ederek, dini eğitim müfredatının hoşgörüye dayalı olması gerektiğini vurguladı. Okulun, ya diğer düşüncelerin değerini anlayan ve farklılığa değer veren özgür bir insan inşa etmek ya da teröre dayalı otoriter grupların ideolojisini gerçekleştiren bir araç olarak kullanılabileceğini belirtti.

Faslı yazar ve eski parlamento üyesi Raşide bin Mesud, 1920’lerde kurulan ‘Müslüman Kardeşlerden’ başlayarak, radikal akımların çıkmasına kadar uzanan, Arap-İslam dünyasındaki modern terör akımların gelişimine dair tarihsel bir açıklama yaptı. Terörizmin barış ve düşünce kültürüyle mücadele etmesi gerektiğini ifade eden Mesud, toplumu korumak için terörün ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.

El-Arab Londra editörü Hisem el-Zubaidi, İslamcıların özellikle internet siteleri, sosyal medya ve uydu kanalları olmak üzere iletişim araçları üzerinden milyonlarca kişiye ulaşabildiğini ifade ederek, bu hegemonyaya, dini söylemlerin açıklanması ve sonlandırılması yoluyla karşılık vermeye girişimlerini geç verildiğini söyledi. En iyi seçeneğin, bu söylemleri dikkate almak yerine topluma hitap eden kültürel ve fikri sistemler kurmak olduğunu ifade etti.

Eski Filistin kültür bakanı Yahya Yahlif İsrail tarafından uygulanan devlet terörünü göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyerek, özellikle İsrail’deki tartışmalı Yahudi devlet hukuku olmak üzere ırkçı yasalar nedeniyle Filistinlilerin karşı karşıya kaldığı sorunları işaret etti.