Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

İbadi yolsuzlukla mücadelede kararlı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, yolsuzluğa karıştığı şüphesiyle aralarında bakan ve bakan yardımcıların da olduğu 50 üst düzey yetkilinin dosyasını Dürüstlük Komisyonu’na taşımaya hazırlanıyor.

Irak Başbakanına yakınlığıyla bilinen Siyasi Düşünce Merkezi Başkanı İhsan eş- Şamarri Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Dürüstlük Komisyonu’na sevk edilen yetkililer arasında bakan, bakan yardımcıları ve devletin farklı kademelerinde bulunan genel müdürlerin olduğunu vurguladı. Şammari, söz konusu adımların atılmasının “sevk edilen dosyaların niteliği, inceleme ve başvuru süreci göz önüne alındığında uzun zaman alabileceğini” belirtti.

İbadi: Esaslı bir hamlemiz var

İbadi Salı günü düzenlediği basın toplantısında, “Yolsuzlukla mücadele ve yolsuzluğa bulaşanların yargılanması için esaslı bir hamlemiz var. Yakın zamanda konuyla ilgili çalışmalarımızı yayınlayacağız. Yolsuzluk dışardan bakıldığında görülebilecek bir şey değil. Bununla mücadele, kesin ve inandırıcı deliller ister. Yolsuzluğun bitmesi için sadece başbakanın konuşması yetmez, bilakis gerçekte bunu ispat edecek kesin kanıtlar gerekir. Yetkililerin çalışmalarını inceleyecek komisyonlar kuruldu. Şayet bazı yetkililerin kusuru olduğu veya yolsuzluğa bulaştıkları tespit edilirse bunlar hakkında sert önlemler alacağız” ifadelerini kullandı.

Haberler, Iraklı siyasi çevrelerce İbadi’nin, bazı yetkilileri görevden almak ve bulundukları makamdan el çektirmek niyetinde olduğu şeklinde yorumlandı.

Dün de yerel haber sitelerinde, Maliye Bakanlığı Bütçe Sorumlusu Tayf Sami’nin görevden uzaklaştırıldığı iddia edilmiş ancak yetkili isim bu yöndeki iddiaları yalanlamıştı.

İbadi’nin adımları protestoların ardından geldi

Yerel gözlemcilerin değerlendirmelerine göre, İbadi’nin son günlerde aldığı önlemlerin büyük ölçüde halk protestolarının baskısı altında gerçekleştiği ve ayrıca bu stratejiyle yolsuzlukla mücadele ve devleti yönetme gibi konularda kararlı bir görüntü vermeye çalıştığı belirtiliyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan Iraklı siyaset uzmanı Adnan es-Sirac, “Siyasi ve idari alandaki mevcut sorunları göz önüne aldığımızda İbadi’nin bu konuda pek şansı olmadığını düşünüyorum. İbadi’nin yolsuzlukla mücadele konusuna büyük bir ciddiyetle yaklaştığına şüphem yok. O, dosyaları önde gelen yetkililere sevk etme konusunda kararlı. Ancak sorun sadece bununla sınırlı değil. Tamam, yargı ve Dürüstlük Komisyonu var ama söz konusu kişilerin sırtını dayadığı büyük oluşumlar onların yargılanması önünde bir engel teşkil edebilir” ifadesini kullandı.

“Yolsuzlukla mücadele için gerekli yasalar mevcut”

Dürüstlük Komisyonu’nda birbiri ardına gelen başkanların yolsuzlukla mücadeleyle ilgili yasa çıkarmaması için İbadi’ye baskı uyguladığı iddialarını da değerlendiren Sirac, “Yolsuzlukla mücadele için gerekli yasalar mevcut. Zannediyorum Dürüstlük Komisyonu’nun bu konuda ek yasalara ihtiyacı yok. Ancak yargı, denetim ve bunlarla bağlantılı olarak siyasi alandaki problemler, yolsuzluğa bulaşanlara karşı ciddi bir yargılama sürecinin işlemesine engel oluyor” diye konuştu.

Mustansıriyya Üniversitesi’nden siyaset bilimi uzmanı Esir Nazım el-Casur, Şarku’l Avsat’a, “İbadi yolsuzluk yapanları yargılamak için geç kaldı. Yolsuzluğa bulaşanların yargılanması için İbadi’nin attığı adımlar, söylediği sözler çok geç bir vakitte geldi. Onun, son protesto dalgasından ve Ayetullahuzma Sistani’nin açıklamalarından etkilendiği çok açık. DEAŞ’a karşı verdiği savaşı bitirdikten hemen sonra yolsuzluğa karşı savaş açabilirdi fakat bunu yapmadı. İbadi, 2015 yılında “hepimiz senin yanındayız ey İbadi” sloganları atıldığı sırada altın değerinde kaçırılmayacak bir fırsatı heba etti. Ancak bugüne geldiğimizde, kalabalıklar onun aleyhinde sloganlar atıyor. Ayrıca yolsuzlukla mücadeleden başka bir şansı da yok” değerlendirmesinde bulundu.

Casur’a göre İbadi’nin yolsuzluk yapanlara karşı mücadele etmesini engelleyen şey, selefi Nuri el-Maliki tarafından kurulan ve “Derin Devlet” olarak isimlendirilebilecek bir yapının yolsuzluğa bulaşan söz konusu kişileri himaye etmesi.