Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Sadr, ‘Yeni bir Irak’ için tepki verilmesi çağrısında bulundu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, seçilmiş parlamentonun ilk oturumunun tarihini önümüzdeki pazartesi olarak belirledi. Ancak kazanan tarafların en büyük bloğu oluşturmadaki başarısızlığı ülkedeki siyasi krizi daha da derinleştirdi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, “yeni bir Irak” inşa etmek için barışçıl tepkiler gösterilmesi çağrısında bulundu. Onlarca Irak vatandaşı ise Yeşil Bölge’nin girişinde, Başbakan Haydar İbadi’yi ikinci dönem için güçlü bir şekilde destekleyen ABD elçisi Brett McGurk’u protesto etti.

Sadr’ın çarşamba günü yaptığı ve Şarku’l Avsat’ın bir nüshasını yayınladığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Irak’taki müminler, Kufe Camii’ndeki ilk Cuma Namazı vesilesiyle birlik olmaya hazırlanıyor. Müminler, dini mercilerini desteklemek için gelmelidirler.”

Daha önce giydiği kefen ile zalimlere karşı kuşanan babasının yaptığı gibi katılacak kişilerden kefen giymelerini isteyen Sadr sözlerini şöyle sürdürdü:

“Asrın reformcusu Muhammed es-Sadr’ı ve onun grubunu desteklemek için gelin! Onlar Kerbela’yı temsil ediyorlar. Tüm barış ve selam sözlerinizle gelin! Bozguncuları ürpertecek milyonluk namaza gelin! Kota sistemine, yolsuzluğa, teröre, işgale ve her türlü mezhep merkezli uygulamalara karşı seslerinizi yükseltmek için gelin!”

Yolsuzluktan, adaletsizlikten ve yozlaşmışlıktan arınmış yeni bir Irak inşa etmenin yolunun ilk adımlarının barışçıl tepkiler olduğuna dikkat çeken Sadr, Iraklıların, yabancıların ve işgalcilerin kuyrukları değil, onların efendileri olmaları için dini ve Irak’ı destekleme ihtiyacını vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın isminin açıklanmasını istemeyen siyasi bir kaynaktan edindiği bilgilere göre Sadr’ın siyasi muhalifleri, söz konusu barışçıl tepki çağrısının ardında hükümetin Sadr’ın istediği vizyon doğrultusunda oluşmaması halinde sokağa inilmesi gibi “gizli bir çağrının” da olduğu görüşünde.

Kaynak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sadr’ın açıklamalarında, özellikle de işgalcilere karşı mücadeleye yönelik dile getirdiği sloganlarda kuşkusuz ABD kastediliyor. Fakat Washington şu anda ikinci dönem başkanlık için İbadi’yi destekliyor. Bu ise zorunlu olarak en büyük bloğun çekirdeğinin eksenindeki bloğu desteklemek anlamına geliyor. En büyük bloğun çekirdeği ise İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu ve Ulusal Hikmet ile Sadr’ın desteklediği Sairun Koalisyonu’ndan oluşuyor.”

Sadr’a yakın kaynaklar, “milyonluk Cuma Namazı çağrısı” hakkında yorum yapmazken Hukuk Devleti Koalisyonu üyelerinden Sami el-Askeri, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve Sairun Koalisyonu’nun hükümet kuramadıkları takdirde sokaklara inme tehditlerinin kendilerine hiçbir şekilde faydası olmayacağını söyledi.

Askeri, yaptığı basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Bazı iradeleri baskı altına almak için sokaklara inme tehdidinin hiçbir şeye faydası olmayacak. Siyasi partiler söz konusu tehditler karşısında eğilmeyecekler.”

Bağdat’ta ABD’ye tepki

ABD’nin elçisi Brett McGurk’un en büyük bloğu oluşturmak üzere devam eden müzakerelere müdahalede bulunmasına tepki olarak çarşamba günü Bağdat’ın merkezindeki Yeşil Bölge’nin girişinde toplanan onlarca kişi protesto düzenledi.

“Hayır hayır Amerika”, “Hayır hayır İsrail” sloganları atan göstericiler, hükümetin kurulmasına yönelik ABD Elçisi’nin müdahalesine sessiz kalmayacakları tehdidinde bulundu. Elçiyi destekleyen taraflara, ABD’nin bu meseleden elini çekmesi için çağrıda bulundular.

Protestocular, ABD kuklasını hareket ettirmek için Irak’a gelen McGurk’la birlikte olan herkesi şehitlerin kanına ihanet etmekle suçladılar. Amerikan ajanlarının halkın iradesi ile etkisiz hale geleceklerini belirttiler.

Irak’ın başkenti Bağdat’taki siyasi gözlemciler, parlamento oturumunun öncesinde artan çatışmaların, anlaşmazlıkların ve bununla paralel olarak en büyük bloğun oluşumu çerçevesinde tırmanan ABD ve İran baskılarının, devam eden yolsuzluk ve DEAŞ’ın bir saldırı başlatmasına yönelik artan risk ışığında şiddetlenen siyasi krizi yansıttığı görüşünde.