Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

AiB Forumu’nun geniş vizyonu ve sınırlı imkânları | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Barselona/Mişal Ebu Necm

Barselona’da önceki gün gerçekleşen Akdeniz için Birlik (AiB) 3. Bakanlar Forumu’na 43 üye ülkenin temsilciler katıldı. Forum’da Katılımcılar arasında 5 Arap ülkesinin (Mısır, Ürdün, Fas, Filistin ve Moritanya) dışişleri bakanlarının yanı sıra Arap Birliği (AL) Genel Sekreteri, 6 Avrupa ülkesinin (İspanya, Yunanistan, Malta, Kıbrıs, Avusturya, Arnavutluk) dışişleri bakanları ile Avrupa Birliği (AB) ve diğer uluslararası örgütlerden de yetkililer yer aldı. Yeni AiB Genel Sekreteri Nasser Kamel, 2008 yılında kurulan Akdeniz için Birlik’in 10’uncu yıl dönümü vesilesiyle gerçekleştirilen Forum’a ilk kez başkanlık yaptı. Forum, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi’nin eş başkanlığında gerçekleşti.

Forum, AiB’in son 10 yılda elde ettiği başarıları ve başarısızlıkları gözden geçirmek için önemli bir fırsat sundu. Ancak Forum’a katılım oldukça düşüktü. Fransa, AiB’in yapısının yeniden gözden geçirilmesi için gelecek yaz Marsilya’da yeni bir Akdeniz zirvesi yapılması çağrısında bulundu.

Tüm engelleme girişimlerine rağmen AiB görevini sürdürmeye devam ediyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Mogherini, AiB Forumu’nu AB ile Akdeniz arasındaki güvenlik, istikrar, insani gelişme ve ekonomik uyum konularında diyalog için ‘olağanüstü bir platform’ olarak nitelendirdi. Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi de AiB’in ‘güvenlik ve barışa yönelik zorluklarla başa çıkmak ve krizlerin üstesinden gelmek için oluşturulan ortak bir mekanizmayı temsil ettiğini’ vurguladı.

AiB Genel Sekreteri Kamel de Filistin-İsrail çatışması ya da ‘Arap Baharı’ sebebiyle Akdeniz’in güney ve doğu kıyılarında patlak veren krizlerin yaşattığı sıkıntılara rağmen AiB’in son 10 yılda ‘başarılar’ elde ettiğini kaydetti. Öte yandan AiB’nin başarıları arasında, Fas’ın Fes kentinde ve Slovenya’nın başkentinde iki özel üniversitenin kurulması, küçük ve orta ölçekli 800 şirketin kurulmasının kolaylaştırılması, mesleki eğitim ve deneyimlerin paylaşılmasının sağlanması ve gençlerin işgücü piyasasına girmeleri için teşvik edilmesi yer alıyor. Bununla birlikte son aşamasına ulaşan Gazze’de 2 milyon Filistinliye su temin edecek bir su arıtma tesisi inşası da AiB’in başarıları arasında bulunuyor. Forum ile eş zamanlı olarak düzenlenen bir toplantıyla ‘Akdeniz İstihdam Girişimi’ olarak adlandırılan AiB’in inisiyatifinde bir proje başlatıldı.

İspanya Dışişleri Bakanı Josep Borrell, AiB’in üye ülkelerde yaşayan en az 700 milyon kişiye oldukça önem verdiğini, bu nedenle Ortadoğu’daki krizlerden kaynaklanan ‘kış uykusu’ döneminin ardından ‘yeni bir başlangıç’ yapmaya hazırlandığını söyledi. AiB’in kanatları arasında ekonomik, sosyal ve insani olarak bilinen ‘dengesizliklere’ dikkati çeken Borrell, AB’ye AiB konusunda kararlılık çağrısında bulunarak ‘sahnenin zorluğuna rağmen’ ortak eylemde bulunmasını istedi.

Özellikle siyasi arenada Forum hakkında yorumda bulunan birçok kişi görüşmelerin ‘beklenilen düzeyde olmadığı’ görüşünde. Ancak bunun yanıtı Mogherini’nin ‘savaşlara ve krizlere çözüm bulmanın AiB’in yetkisi kapsamında olmadığı’ yorumuyla verildi. AiB’in rolü, siyasi diyalog ve bölgede istikrarın geliştirilmesi ile ilgili konuların yapıcı bir tartışma ortamında görüşülmesi için gerekli zeminin hazırlanmasına dayanıyor. Bununla birlikte AiB, eğitim, bilim ve istihdam yoluyla, yaşam ve insani kalkınma standartlarını yükseltmeyi amaçlayan çalışmalar da yapıyor. Bu bağlamda Ürdün Dışişleri Bakanı Safadi, Akdeniz’in iki tarafının 43 üyeli bölgesel bir örgütlenmenin hedeflerine ulaşmak için ‘birlikte çalışmaya istekli’ olduklarını söyledi. Akdeniz’in iki kıyısının barış ve refah içinde bir araya gelmesi gerektiğine işaret eden Safadi, ekonomik ilerlemenin tek başına ‘krizlere çözüm getiremeyeceğini ve şiddeti önlemeyeceğini’ belirtti.

Filistin’deki umutsuz durum, Suriye’de 7 yıldır süren trajedi, Libya’da ihtiyaç duyulan ‘kapsamlı ve bütünleşmiş bir çözümün’ halen bulunamaması, göç, çevre kirliliği, terörizm, kalkınma ve istihdam gibi dosyalar bölgede yaşananları ortaya koyan kasvetli, fakat bir o kadar gerçekçi bir fotoğraf olarak karşımıza çıkıyor. Gerçek ikilemin herkesin, birçoklarına felaket gibi görünen bir durumun varlığını kabul etmesine rağmen çözüm için yapılacak çalışmalara çok uzak kalması gösteriliyor. Yapılan yorumlar AiB üyelerinin önceliklerini engel ve zorluklara, bağlam ve koşulların değişmesine rağmen hayata geçirebilecek bölgesel işbirliği yönünde bir adım atarak pratik projelerin başlatılması ile değiştirmesi gerektiği yönünde.