Hepsi Arap 9 imamdan oluşan ABD’li bir heyet, 11 gün sürecek bir ziyaret için Cezayir’e gitti. Heyetin amacı Cezayirlilerin şiddet ve grupçulukla mücadelesi hakkında bilgi edinmek ve ılımlı İslam’ın yayılmasını sağlamak.

Bu konuda Cezayir hükümetinin uluslararası düzeyde şiddet ve radikalizme karşı mücadele ettiğini, içinde silahlı mücadelede bulunmuş eski İslamcıların da bulunduğu “uyum ve uzlaşma politikası” çerçevesinde göstermeye çalışıyor.

ABD Büyükelçisi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada bir grup saha lideri ve aktiviste ziyaret çerçevesinde ev sahipliği yapacaklarını belirtti. Büyükelçi, delegasyon üyelerinin dinsel çoğulculuğu ve hoşgörüyü destekleyen ve radikal söylemin etkisini azaltmada kazanılan Cezayir deneyiminden faydalanma fırsatı yakalayacaklarını da vurguladı.

Büyükelçi açıklamasında dini misyon sahibi heyet üyelerinin “kendi vizyonlarını ve bu alandaki Amerikan perspektifini paylaşma fırsatına da sahip olacağını” belirtti. Büyükelçi, şiddetle mücadele ve ılımlı bakış açılarının yayılmasında Cezayir’in kendisini lider olarak gördüğü ve pek çok ülkenin bu konuda edindikleri tecrübeyi öğrenmek istediklerini belirtti.

Ziyaret, Los Angeles, Kaliforniya Üniversitesi “Berkeley Merkezi Uluslararası İlişkiler Merkezi”’nin önerisi üzerine geldi ve “Cezayir ile Amerikan halkları arasındaki ilişkileri genişletmek ve köprüler kurmak için bir program uygulamak” amacını taşıyordu.

Açıklamada imamlar heyetinin ziyareti “keşif yolculuğu ve deneyim alışverişi” olarak tanımlandı. İçinde bir kadının da bulunduğu heyet Cuma namazını başkentte Ebyar mahallesinde kıldılar.

Dini işlerden sorumlu bakan Muhammed İsa yaptığı açıklamada bu ziyaretin Cezayir’in şiddeti önleme konusundaki çalışmalarını Amerikalı ortaklarına sunma fırsatı verdiğini söyleyerek 2016 yılında Amerikan Dışişleri Bakanı ile yapılan anlaşmanın somutlaştırılması bağlamında ziyaretin önemine dikkat çekti.

Bakan şunları söyledi: “Misafirlerimize tüm terörist eylemlerden uzak olan İslam’ın gerçek imajını göstermek için bir fırsat yakaladık. Onları çocuklarımızı aşırılıktan koruma ve onlara ılımlı bir İslami anlayışı telkin etme planımız konusunda bilgilendireceğiz. Bu tecrübeden gelecek Amerikan nesillerinin de faydalanması gerekir.”

Cezayirli yetkililer yıllardır “aşırılığı ortadan kaldırma modeli”yle övünüyorlar. Hükümetin bu modelle kastettiği şey 2006 yılında çıkarılan “Uzlaşı Yasası”olmalı. Bu yasaya göre İslami grup mensuplarına her türlü takibatın sonlandırılması ve verilen cezaların iptal edilmesi için teslim olma fırsatı verilmişti. Fırsat verilenlerden çoğu idam cezasına çarptırılan kişiler. Bunların en meşhuru “Ebu Hamza” lakabıyla bilinen Hasan Hattab, 29 Eylül 2005 referandumu arifesinde terör yuvalarından ayrılarak bu yasadan yararlandı ve şu an başkentin doğusundaki bir mahallede yaşıyor.

Ziyaret, Cezayir hükümetinin şiddet yanlısı olarak nitelendirdiği ve yerel, geleneksel dini inanışlarla bağdaşmayan fikirlerle girdiği keskin savaşın gölgesinde gerçekleşiyor.