Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

ABD-İran gerilimi nükleer anlaşma tartışmalarını alevlendirdi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

İran “Devrim Rehberi” Ali Hamaney, ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmadan çekilme kararını açıklamasının ardından Avrupalı devletlerden İranlılara nükleer anlaşmada kalacaklarına dair güvence sunmalarını istedi. Hamaney, söz konusu devletlere güvenmediğinin de altını çizdi. Bu esnada Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ülkesinin anlaşmada kalma şartlarını mevkidaşı Emmanuel Macron’a iletirken Avrupalıları vakit kaybetmemeleri konusunda uyardı. Hamaney, Trump’ın kararının kendileri için beklenmedik olmadığını belirtirken Amerikan Başkanı’nın İran’a karşı tutumunda seleflerinin yolunu izlediğine dikkat çekti.

Hamaney, isim belirtmeden Ruhani yönetimine sert eleştiriler yöneltti ve şöyle dedi: “Ben daha ilk günden söyledim Amerika’ya güvenmeyin diye. Gerek genel oturumlarda gerekse özel oturumlarda. Eğer bir anlaşma imzalamak istiyorsanız önce gerekli olan güvenceleri alın daha sonra anlaşmayı kurun dedim onlara. Söylediğim şartlardan biri de Amerikan Başkanı’nın anlaşmayı imzalaması gerektiğiydi. Ama İranlı yetkililer bunu yapamadı.”

Ruhani hükümetinin Washington’un çekilmesinin ardından İran’ın nükleer anlaşmayı sürdüreceğini duyurması konusunda Hamaney şu açıklamayı yaptı: “Nükleer anlaşmaya üç Avrupa ülkesi birlikte devam edeceğimiz söyleniyor. Ben bu üç ülkeye de güvenmiyorum. Siz de çok güvenmeyin. Eğer bir anlaşma istiyorsanız uygulamalı güvenceler alalım. Aksi takdirde onlar da Amerika’nın yaptığını yapacak.”
Hamaney, ülkesinin Washington’suz bir şekilde anlaşmaya devam etmesi için ‘net ve somut’ güvenceler alınmasını şart koştu ve şu ifadeleri kullandı: “Net ve somut güvenceler alamıyorsanız anlaşmayı da sürdüremezsiniz.”

Hamaney, ülkedeki bazı yetkililere söylediği şu sözlerle nükleer anlaşmanın uygulanması konusunda üstünden sorumluluğu atmaya çalıştı: “Niye anlaşmayı korumak (ve nükleer dosyasını sürdürmek) konusunda bu kadar ısrarcısınız. Onu bir kenara bırakın… Elbette ki onların bu sözleri son derece yanlıştı. Nükleer, ülkenin gereksinim duyduğu bir şeydir. Uzmanlar ülkenin bundan birkaç sene sonra 20 bin megawatt elektromanyetik enerjiye ihtiyaç duyacağını söylüyor.”

Hamaney, Amerikan Başkanı’na da şu sözlerle seslendi: “Senin bu yaptığın ahmaklık. Nükleer dosyası, ABD’nin İran’a karşı düşmanlık gütmek için arkasına saklandığı bir bahaneden başkaca bir şey değil.” Ardından ülkesi, bölgedeki varlığı ve füzeleri konusunda tartışmayı kabul etmiş olsaydı bile bu düşmanlığın sona ermeyecek ve başka bahaneler üretilerek düşmanlığa devam edilecek olduğuna işaret etti.

Hamaney, Trump’ın anlaşmadan çekildiğini duyurduğu açıklamayı ‘saçma ve yapmacık’ buldu ve şöyle dedi: “Açıklama yaparken ondan fazla yalan savurdu. Bir de gelmiş şunu şunu yapacağım diye rejimi ve İran halkını tehdit ediyor. Ona İran halkı adına ben cevap vereyim: Sayın Trump, defol!”

Öte yandan Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, mevkidaşı Emmanuel Macron’a ülkesinin anlaşmayı sürdüreceğini iletti. Ardından ilgili ülkelerden nükleer anlaşmaya yönelik taahhütlerinde net bir tavır takınmalarını talep ederek şöyle söyledi: “Mevcut şartlar altında nükleer anlaşmayı korumak için Avrupa’nın elindeki imkânlar sınırlı.”

Hükümete bağlı İsna haber ajansının aktardığına göre Ruhani, İran’ın nükleer silah üretmek için mesai harcadığını yalanlayarak ulusal çıkarlar uğruna anlaşma taahhütlerine bağlı kaldığını ifade etti.

Ruhani, nükleer anlaşmayı sürdürmenin yollarını araştırmak için Avrupalı devletlerin dışişleri bakanları ile İran arasında yoğun görüşmeler yapılması çağrısında bulundu.

Ruhani, İran’ın taleplerini Macron’a iletti ve şöyle söyledi: “Net güvencelerin petrol alışverişi, bankacılık ilişkileri, yatırım ve sigortayı da kapsaması gerekir. ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesi karşısında İran’daki yabancı ve yatırımcı şirketlerin de kararlarını açık bir şekilde belirtmelerini bekliyoruz.”

Ruhani, Fransız mevkidaşını bu konuya etkin bir şekilde müdahil olması durumunda ekonomik ayrıcalıklar ve daha geniş ilişkilerin kurulacağı noktasında teşvik etti.

Ruhani konuşmasına Trump’ın büyük bir yanlışın içerisinde olduğunu söyleyerek devam etti ve Avrupalı devletlere de eleştiri yönelterek şu ifadeleri kullandı: “Ne yazık ki nükleer anlaşmayı korumak için Avrupa’nın 4 ayı çöp oldu. Tüm bu süre boyunca Amerika’yı anlaşmada kalmaya ikna etmeye çalıştılar.”

Reuters İran hükümet sözcüsünden “İran Yönetim ve Planlama Teşkilatı’nın Amerika’nın anlaşmadan çekilmesi şartlarına uygun bir plan hazırladığını’ aktardı ancak planın ayrıntılarına ilişkin bir açıklama yapılmadı.

İran Hükümeti, nükleer anlaşma ile bağlantılı çeşitli senaryolara hazırlık için bütçe planlamasına gittiğini duyurdu.

Nevbaht, anlaşmadan çekilme kararının uluslararası toplumun Amerika’ya olan güvenini kaybetmesine sebep olacağını dile getirdi ve şöyle söyledi: “Şimdi herhangi bir ülkenin planlarını Amerika ile bir anlaşma yapılacağına dair bir güvenle yürütmesi imkânsız hale geldi.”

Diğer yandan parlamentodaki vekiller, Silahlı Kuvvetler Komutanı ve Devrim Muhafızları Komutanı, ABD’nin anlaşmadan çekilmesini memnuniyetle karşıladı ve nükleer anlaşmadan çekilmeyi gerektirecek benzer bir adımın İran tarafından da atılmasını bekledi.

İran Devrim Muhafızları Komutanı Muhammed Ali Caferi, Trump’ın bu adımının ‘iyiye alamet’ olduğunu söyleyerek ABD’nin anlaşmadan çekilmesinden duyduğu sevincini paylaştı. Devrim Muhafızları’na bağlı Enba haber ajansının aktardığı açıklamasında Caferi, “ABD’nin son derece değersiz bu anlaşmadan çekilmesini memnuniyetle karşılıyorum” dedi. Sözlerine devamla Avrupalı devletlerin ABD’nin yokluğunda bu anlaşmayı sürdürebileceklerinden pek emin olamadığını ekledi.

Hasan Ruhani’nin Avrupalılardan nükleer anlaşmayı sürdürmek için İranlılara güvence sunmalarını istediği açıklamasını Caferi, şu sözleriyle değerlendirdi: “Avrupalıların İran ve ABD arasında bağımsız bir karar veremeyecekleri çok belli. Onlar, Amerika’ya tâbi. Yani aslında anlaşmanın akıbeti gün gibi ortada.”

Devrim Muhafızları Komutanı, ABD’nin anlaşmadan çekilmekle nükleer anlaşmada uranyumu zenginleştirmenin İran’ın askeri yeterliklerini hedef alan bir bahane olduğunu kanıtladığını ifade etti.

Bu çerçevede İran Ordu Komutanı Abdurrahim Musevi, Trump’ın çekilmesinden ötürü Allah’a şükrettiğini ve anlaşmaya bağlı kalmamasının İran’ın anlaşmadan devşirdiği en büyük kazanç olduğunu dile getirdi.

İran Silahlı Kuvvetleri Komutanı Muhammed Bakıri, Washington’u İran’a karşı ekonomik bir savaş başlatmakla suçlayarak, “Anlaşma İran’ın istediği gibi değildi ama dünya ile uyum içerisinde olduğunu göstermek istedi” dedi.

Bu sırada İran parlamentosundan onlarca vekil, mecliste Amerika’nın çekilmesine bir tepki olarak ABD bayrağı ve anlaşmayı simgeleyen bir kâğıt yaktı.

Resmi Enba haber ajansı, İranlıların kızgın olduğunu ve birçok üniversite öğrencisinin başkent Tahran’daki (eski) Amerikan Büyükelçiliğinin önünde Amerikan ve İsrail bayrağı yaktığını gösteren fotoğraflar yayımladı.

Uzun bir sürenin ardından ‘Amerika’ya ölüm’ sloganı İran parlamentosuna geri döndü. Fransız haber ajansının aktardığına göre Nükleer Komisyonu Başkanı muhafazakâr milletvekili Mücteba Zünnur, anlaşmanın kopyasını yakarken ‘Nükleer anlaşmayı yaktık’ diye bağırıyordu.

Meclis Başkanı Ali Laricani’nin Hasan Ruhani Hükümeti’nin nükleer anlaşmayı koruma politikasının üç Avrupa ülkesinin desteğinden ötürü olduğunu söyleyerek savunması, nükleer anlaşmaya muhalif milletvekillerini öfkelendirdi.

Laricani, “Ruhani’nin bu adımı gösterdi ki İran kumar oynamak ve Trump’ın hareketine duygusal bir tepki vermek istemiyor” ifadelerini kullandı.

Bununla birlikte Laricani, Trump’a eleştiri yönelttiği gibi Avrupalı devletlerin ABD’nin olmadığı anlaşmada kalacaklarından şüpheli olduğunu da belirtti ve ‘İran’a karşı iyi niyetli olduklarını ispatlamaları için birkaç haftaları var’ dedi.

Diğer yandan Laricani, Trump’ın akıl sağlığından kuşku duydu ve şöyle dedi: “Tehditkâr konuşmak bu şahsa yakışan bir davranış.” Ardından Dışişleri Bakanı’nın Avrupalı devletlerle yürüttüğü istişarelere destek olması amacıyla İran Atom Enerjisi Örgütü’nün sınırlı bir şekilde nükleer faaliyetlerini sürdürmesini tavsiye etti.
Enba haber ajansı, Laricani’nin (milletvekillerinin bayrağı ve kâğıdı yaktıkları sırada) esprili bir şekilde milletvekillerinden meclis binasını yakmamalarını istediğini ve kolayca yanmayacağını söylediğini aktardı.