Riyad: Abdulhadi Habtur / Şarku’l Avsat

ABD’li üst düzey yetkili ülkesinin İran rejimine uyguladığı ağır yaptırımların, İran’ın dünya çapında terörizmi desteklemesini ve yaymasını önlemeyi, hukuk devleti olarak değişmesini ve bölgedeki terörizmi finanse etmeyi durdurmasını amaçladığını vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Koordinatörü Nathan Sales, Şark’ul Avsat’a verdiği demeçte, İran’ın bu yıl Hizbullah’ı 700 milyon dolar finanse ettiğini söyleyerek, İran’ın bu fonları İran halkına hizmet ve refahı için kullanabileceğini ifade etti.

Sales, “İran’a uyguladığımız her yaptırım, İran’ın dünya çapında terörü finanse etmesini durdurmak. İran Hizbullah’ı yıllık 700 milyon dolar finanse etti. Bu fon İran halkına hizmet için kullanılabilirdi ancak bu İran rejiminin önceliklerinden değil. Bu miktar enflasyonu engellemek, altyapıyı geliştirmek ve işsizliği ortadan kaldırmak için kullanılabilirdi. Biz İran ile normal bir devlet olarak anlaşma yapmak istiyoruz. Bölgede ajanlarını balistik güçleriyle konuşlandırmayı ve bölgede istikrarsızlık yaratmayı durdurmalı” diye konuştu.

Sales, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun İran’a yaptırımları reddettiği ve yaptırımları tehlikeli olarak tanımladığı açıklamasına yanıt olarak “Biz bugün Türkiye’nin açıklamasını bilmeliyiz. Şu anda bunu analiz ediyoruz. İran’ın terörist milisleri finanse etmeyi durdurması, Bakan Pompeo’nun açıkladığı 12 listesindeki temel taleplerimizden biri. Örneğin, Fransa’nın füzeleri fırlatması için Almanya’da bir milis kuvvetleri görevlendirmesini beklemiyoruz. Örneğin, Endonezya’nın ya da herhangi bir ülkenin terörizmi desteklemek için yüz milyonlarca dolar vermesini beklemiyoruz” diye konuştu.

İran’ın son yaptırımların özellikle özel sektörle üstesinden gelip gelemeyeceği hakkında Sales yaptığı açıklamada, “Başkan İran’a en sert yaptırımların uygulanmasını istedi. Burada özel sektörle kimin çalıştığının bilinmesi önemlidir. ABD’de yaptırımlar uygulanmadan önce çok sayıda şirket İran pazarını terk etti. Çünkü ABD’de çalışma kararı İran’da çalışmaktan daha iyidir” diye konuştu.

İran’ın bölgedeki istikrarı bozan tüm faaliyetlerinin yanı sıra Suudi Arabistan ve (Birleşik Arap Emirlikler) BAE gibi müttefiklerin güvenliğini tehditlerini durdurmasının önemini vurgulayan Sales, “İran’ın bölgeyi istikrarsızlaştıran Yemen’deki Husi milislerinin destekçilerinden biri olduğu bir sır değil. Suudi Arabistan topraklarının İran füzeleriyle tehdit altında olması kabul edilemez. BAE’de İnsansız Hava Araçlarıyla (İHA) tehdit ediliyor. Bu durumlar kabul edilemez. İran uluslararası yasalara bağlı kalarak, normal bir ülke gibi hareket etmelidir. Bölgede istikrarsızlık yaratmamalı ve bölgedeki temsilcilerini desteklemekten vazgeçmelidir” dedi.

Sales, ABD’nin Lübnan hükümetiyle Hizbullah’tan temizlenmesi ve topraklarında tam hakimiyeti sağlaması için çalıştığını işaret ederek, “Hizbullah terör örgütüdür. Biz siyasi ya da askeri kanat ayrımı yapmıyoruz. Lübnan hükümetiyle Hizbullah’ın temizlenmesi, bağımsızlığını sağlamak ve kendi toprakları üzerinde kontrol etmek için işbirliği yapıyoruz. Politikamız ilk günden beri açık. Hizbullah, terörün omurgası olan bir terör örgütüdür” diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Koordinatörü Nathan Sales, Yemen’deki terörle mücadele için ABD’nin Arap Koalisyonu ile işbirliği yaptığını belirterek, Yemen’deki terör örgütlerinin en aktif birimlerinden birine sahip olan El Kaide ile karşı karşıya geldiğini açıkladı. Sales, “Bu ABD yönetiminin Yemen’de güçlü bir hükümet çağrısında bulunmasının nedenlerinden biridir. Yemen komşularıyla barış içinde yaşamalı ve topraklarını terör gruplarından korumalıdır” dedi.

ABD’nin İran halkı ile hiçbir sorunu olmadığını vurgulayan Sales, “ABD İranlılarla dost ve insan haklarına daha çok saygı gösteren bir hükümet olması konusunda aynı ortak istekler taşıyoruz. Rejimin bugün yapmaması gereken şey terörü desteklemek ve halkını güçlerinden mahrum bırakmaktır” ifadelerini kullandı.