Washington ve Havana arasındaki gergin ilişkilere rağmen, iki taraf arasındaki resmi toplantılar karşılıklı saygı ortamında devam ediyor.
Eski ABD Başkanı Barack Obama’nın Komünist Küba’ya dair takındığı sert tutuma rağmen bu düzenli görüşmeler, iki ülkenin birçok alanda devam eden işbirliğinin de kanıtı niteliğinde.
Küba Devlet Başkanı Raul Castro, bu hafta Washington’un Havana’daki ABD’li diplomatların hedef alındığını savunduğu “sonik saldırılar” da dahil birçok konuyu görüşmek üzere bir ABD heyetini kabul etti. Bu bağlamda Küba Hükümeti tarafından yayınlanan bildiride, geçtiğimiz Salı günü düzenlenen toplantıda karşılıklı endişe konusu olan meselelerin ele alındığı belirtildi. İki ülke arasındaki son toplantı geçtiğimiz Ocak ayında Washington’da yapılmıştı.
ABD Senatörü Patrick Leahy liderliğindeki ABD heyeti, yetkililerle 2016 sonlarından 2017 yazına kadar devam eden sonik saldırılar da dahil bir dizi meseleyi görüşmek üzere geçtiğimiz Pazar günü Küba’ya geldi. ABD Kongresi üyelerini Küba Dışişleri Bakanlığı’ndaki ABD dosyasından sorumlu Genel Müdür Carlos Fernandez de Cosio karşıladı.
Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) belirttiğine göre, bir bakanlık yetkilisi, “Küba’da ABD’li diplomatlara karşı saldırılara dair herhangi bir kanıt yok” açıklamasında bulundu. Bu bağlamda heyetin Michigan’dan Gary Peters, Florida’dan Kathy Castor, Massachusetts’ten Jim McGovern Kaliforniya’dan Susan Davis ve Oregon eyaletinden bazı senato üyelerinden oluştuğu kaydedildi.
Diğer taraftan söz konusu sonik saldırıya ilişkin ABD yönetimi, Küba’yı direkt olarak suçlamasa da topraklarındaki diplomatları koruma mecburiyetini yerine getirmediğini savundu. ABD Başkanı Donald Trump da geçtiğimiz Ekim ayında yaptığı açıklamada Küba’nın saldırılardan “sorumlu” olduğunu söylemişti. Ayrıca Kübalı yetkililer, ABD Federal Soruşturma Bürosu’nun (FBI) geçen yıl konuya dair üç soruşturma yürüttüğünü ifade etti.
Bu çerçevede soruşturmalar, Washington ve Havana arasında çeşitli tartışmalara neden olurken ABD, Küba’yı soruşturmalara engel olmakla suçladı.
Öte yandan ABD’li diplomatlar, Küba’daki diplomat ve aile fertlerinin de aralarında bulunduğu 24 ABD’linin sonik saldırılardan etkilendiğini ifade etti. Havana’dan yapılan açıklamada, yerel uzmanların diplomatik binalar ve ilgili otellerin çevresinden alınan bir dizi numuneyi analiz ettiği, elektromanyetik dalgalar ve ağustos böceği sesine benzer bir sese ulaşıldığı belirtildi.
Geçtiğimiz Eylül ayı ortasında Washington, Küba’daki diplomatlarının yarısından fazlasını geri çağırdığını ve aynı şekilde Washington’da görev yapan 15 diplomatın geri gönderileceğini açıkladı.
Öte yandan birçok ABD medya organı, ABD’li diplomatların ofislerinde ve konutlarında duyduklarını iddia ettikleri seslerin bir kaydını kamuoyu ile paylaştı. Uzmanlar konuyla ilgili olarak, kayıttaki seslerin cırcır böceği veya çekirge sesine benzer yüksek frekansta sürekli ve tiz bir ses olduğunu belirtti.
ABD’li bilim adamlarının bugün yaptığı açıklamaya göre, yaklaşık 20 ABD’li diplomata yönelik sürdürülen analiz çalışmaları, bu kişilerin Küba’daki gizemli ses saldırılarının kurbanı olduğunu gösterdi. Bu çerçevede çalışma, saldırıların kafatasında herhangi bir etki oluşturmadığını, ancak beyne hasar verdiğini ortaya koydu. Amerikan Tıp Derneği dergisinde yayınlanan ve Pensilvanya Üniversitesi Tıp Fakültesi profesörleri tarafından yürütülen çalışmada, “Bu kişilerin kafataslarında herhangi bir travma görülmeksizin beyinlerindeki sinir ağlarında hasarlar tespit edildi” ifadelerine yer verildi. Bu bağlamda 2016 ve 2017 yıllarında Havana’da yaşamalarının ardından beyin travmasına benzeyen semptomlardan şikayet eden 21 hükümet çalışanı üzerinde inceleme yapıldı. Bu semptomların ise bulantı, baş ağrısı, kulak ağrısı, işitme sorunları, konsantrasyon ve okuma zorluğu, ışık hassasiyeti ve uyku bozuklukları olduğu ifade edildi. Çalışanların birçoğunun, üç aydan uzun bir süredir bu semptomlardan mustarip olduğu ve çalışamayacak düzeye geldikleri kaydedildi.
Diğer taraftan eski ABD Başkanı Obama ve Küba Devlet Başkanı Castro, 50 yıldan sonra 17 Aralık 2014 tarihinde bir uzlaşı sağladı. Bu çerçevede iki ülkede elçilikler açılırken, ticari ziyaretler ve çevresel meseleler de dahil bazı konularda anlaşmalar imzalandı.
Söz konusu bu uygulamalar, Başkan Trump’ın geçtiğimiz Haziran ayında Küba politikasını sertleştirmesine rağmen hala devam ediyor. Trump tarafından o dönemde yapılan açıklamada, ABD vatandaşlarının Küba’ya seyahatlerine ilişkin düzenlemelerin sertleştirilmesi, turizm şirketlerinin faaliyetlerinin kısıtlanması ve Küba ordusuna yapılan ödemelerin durdurulması politikalarına yer verilmişti.