Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

ABD, Libya’daki milis mevzilerine saldırıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Libyalı ve ABD’li kaynaklar, Libya’nın çeşitli bölgelerindeki milis mevzilerine karşı ABD saldırılarının arttığını duyurdu.

Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanı Fayiz el-Serrac da Trablus’un güvenliğini ihlal edenleri, “şok edici bir karşılık” vermekle tehdit etti.

Libya’da askeri bir yetkili, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “ABD’nin, Serrac’ın Trablus’taki DEAŞ örgütü hedeflerini vurma talebine cevap verdiğini” söyledi. Yetkili, ülkenin batısındaki Mısrata şehrinde varlığını sürdüren ABD ordusunun, Serrac karşıtı milislere saldırdığına dikkati çekti.

Yetkili ayrıca, “Saldırılar, yarın yenilenebilir. ABD’nin askeri harekat tehditleri proaktif önlemlerdir. Özellikle de Tarhuna’daki kabile toplantıları, 7. Tugay ile süren çatışmaları destekliyor. Trablus’taki tüm milislerin yenilgisi için Serrac’a 3 günlük bir müddet verildi” dedi.

Şarku’l Avsat’ın bir sorusunu yanıtlayan ABD Savunma Bakanlığı Ofisi’nde üst düzey yetkili Binbaşı Cheryl Kinkel da “ABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM), Libya’daki şiddet yanlısı örgütlere ait ağları azaltmak için Libyalı ortaklarıyla birlikte çalışmaya devam ediyor” şeklinde konuştu. E-posta aracılığıyla Şarku’l Avsat’a açıklamada bulunan Kinkel, Almanya’nın Stuttgart şehri merkezli AFRICOM sözcüsünün ifadelerine rağmen, “Libya’daki gelecek faaliyetlere dair herhangi bir tartışma yaşanmıyor” dedi. Binbaşı, “ABD’nin, kendisini, ortaklarını ve çıkarlarını korumak ve terörist grupların güvenli sığınaklarını engellemek için tüm uygun ve etkili önlemleri alacağını tekrar tekrar söyledik” ifadelerini kullandı.

ABD’li kaynaklara göre Washington, “Libya’daki DEAŞ örgütünün güvenlik güçlerini ve alt yapıyı hedef alma ve Petrol Hilali Bölgesi’ndeki hedeflerine saldırı başlatma çabalarından” endişe duyuyor. Kaynaklar, DEAŞ’ın “yeteneklerini canlandırmaya, kontrolü dışındaki Libya bölgelerini ele geçirmeye, ülkenin istikrarını bozmaya ve siyasi süreci rotasından saptırmaya” çalıştığına da dikkati çekti.

Öte yandan Trablus, 16 Eylül’de “ülkedeki tüm siyasi birimlerin düşmesi ve şehirdeki milislerin yenilgiye uğratılması” talebi çerçevesinde bazı protestolara tanık oldu. Protesto gösterisinin, ülkedeki siyasi ve yaşam koşullarını eleştiren Libya Ulusal Hareketi çağrısıyla başlatıldığı belirtildi.

‘Cezayir Meydanı’ndaki göstericiler, Serrac hükümetini, Temsilciler Meclisini ve devleti istifaya çağıran sloganlar attı. Halife el-Ğavil liderliğindeki eski Ulusal Kurtuluş Hükümeti ise İtalyan işgali sırasında Libya direnişinin lideri Ömer Muhtar’ın idam edilmesinin yıl döneminden faydalandı. Yaklaşık 2 yıl önce Trablus’ta nüfuzunu kaybeden hükümet, “görev ve sorumluluklarını Libya halkının yüce çıkarlarını koruyacak şekilde yerine getireceklerini” vurguladı.

Öte yandan Fayiz el-Serrac, BM himayesindeki ateşkese yönelik herhangi bir ihlalin, “hem yerel hem de uluslararası düzeyde şok edici bir tepki” ile karşılaşacağını açıkladı.

Son zamanlarda ABD ve batı desteği kazanan el-Serrac, “Trablus’un güvenliğini bozanlara yer olmadığını” vurguladı. Geçtiğimiz cumartesi akşamı merkez ve batı bölgeleri belediye başkanları ile düzenlenen bir toplantıda konuşma yapan el-Serrac, “Güvenlik düzenlemeleri, aktif bir şekilde ilerliyor. Başkentin istikrarını bozanlara yer yok” şeklinde konuştu. Fayiz el-Serrac, hapis cezası ile ilgili prosedürleri ve yürürlükteki ceza hukuku kapsamını belirlemek için “Özel Caydırıcı Güç”’e ait Mitiga cezaevindeki tutukluların durumunu incelemek üzere bir komite kurma kararı alındığını belirtti.

Trablus’taki çatışma taraflarından biri olan 7. Piyade Tugayları’nden bir komutan ise, el-Serrac’ın tehditlerinin ‘tugayların’ geri çekilmesine yol açmayacağını söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan komutan “Hedeflenen, neden Trablus’ta hala depremlere yol açan milisler olamıyor?” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Libya’daki BM Destek Misyonu, Beni Velid ve Dirj bölgelerinde yapılan belediye seçimlerinden dolayı memnuniyetini dile getirdi. 16 Eylül’de misyon tarafından yapılan yazılı açıklamada, Belediye Meclisi Seçimleri Merkezi Komitesi’nin, büyük kısıtlamalar altında yapılan bu seçimlere övgüde bulunduğunu belirtti. Açıklamada, “Yerel seçimler, Libya’da demokrasinin uygulanması için önemli bir adımdır” ifadelerine yer verildi.

Merkezi Komite, Beni Velid ve Dirj bölgelerindeki belediye meclisleri seçim sürecinin başladığını ve Dirj’de 4 bin 300 seçmenin (yüzde 40) 14 seçim merkezinde oy kullandığını açıkladı. 22 bin 700 seçmene sahip Beni Velid bölgesindeki katılım oranına ilişkinse herhangi bir açıklama yapılmadı.

Söz konusu bölgelerdeki seçimler, geçtiğimiz Mayıs ayında Zaviye şehrinde gerçekleştirilen seçimlerin ardından bu yılki üçüncü seçimler oldu. Aynı şekilde 100’den fazla belediye de bu yıl ve gelecek yıl yapılmak üzere yeni seçimlere hazırlanıyor. Libya’da seçilmiş olan belediye meclislerinin çoğunun görev süresi, 2013 yılı sonu ve 2014 yılı başlarında sona ermişti. Yerel İdare Yasası’na göre belediye meclislerinin yargı yetkisi dört yıl olarak belirlendi.

Aynı şekilde Libya’daki BM Kalkınma Programı (UNDP), Almanya’nın Libya’daki belediye seçimlerine tahmini olarak 2 milyon Euro’luk mali destek sağladığını açıkladı. UNDP tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Almanya yerel seçimleri desteklemek üzere Libya’ya yardımda bulundu. Açıklamada, “Bu bağış ile Almanya, belediye seçimlerini desteklemek için Libya Hükümeti ve İngiltere’ye toplam 3,4 milyon Euro mali destek sağlayacak” denildi.