Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

ABD, Suriye’den 6 ay sonra çekilecek mi yoksa askeri varlığını mı güçlendirecek? | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

ABD Başkanı Donald Trump, ABD ordusunun 6 ay içerisinde DEAŞ’a karşı tam bir zafer sağlayıp Kongre ara seçimlerinden önce Suriye’den çekileceğini açıkladı.

Bu strateji içerisinde “Suriye’nin Rusya ve İran’a teslim edilmemesi” ve “2011 Irak senaryosunun gerçekleşmemesi” hedefleri de var.

Şark’ul Avsat’a açıklama yapan Batılı yetkililer, Pentagon’un DEAŞ’la mücadele için kurulan Uluslararası Koalisyon kapsamında 2 bin asker için yapılan periyodik rotasyon bağlamında Fırat’ın doğusuna yeni asker gönderme kararını Trump’ın yıl sonunda aldığını hatırlattılar.

Yetkililer, Koalisyon tarafından Menbiç’e gönderilen yüzlerce askerin yeni gönderilen kuvvetleri içermediği aksine askerlerin Fırat’ın doğusundan müttefiklerini koruma isteği ve Ankara’ya mesaj göndermek amacıyla Halep’in kuzeydoğusuna gönderildiğini açıkladı. Bilindiği gibi Ankara, ABD’yi PYD güçlerinin Fırat’ın doğusuna taşıma konusunda anlaşmaya zorlamak için askerlerini Afrin’den sonra Tel Rıfat ve Menbiç’e göndereceğini duyurmuştu.

Trump’ın Başkanlık yaptığı ABD Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısının sonuçlarına işaret eden Batılı yetkililere göre Trump pek çok kez DEAŞ’la mücadelenin bitme noktasına geldiğini düşündüğünden ABD’nin Suriye’den mümkün olan en hızlı ve kısa zamanda çekilmesi isteğini dile getirmişti. Washington Post ve pekçok basın kuruluşunda yer alan haberlerde Trump, Ortadoğu için 17 yılda 7 trilyon dolar harcadıklarını buna rağmen ellerine hiç birşey geçmediğini söylemiş, artık bu yükümlülüğün müttefikleri tarafından da paylaşılması gerektiği ve ABD buradan çekildiğinde oluşacak boşluğu doldurmak için gayret sartmelerini ifade etmişti.

Trump toplantıda Ortadoğu’dan kuvvetlerini çekerek ülkenin çıkarları için verdiği vaatlere yoğunlaşmak istediğini söyledi. Öyle görünüyor ki Trump askerlerin Kasım ayında yapılacak Kongre ara seçimlerinden önce bölgeden çekilmesini istiyor. Ara seçimlerde 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nin tamamı, 100 sandalyeli Senato’nun ise üçte biri yenilenecek.

Bir Batılı yetkili Şark’ul Avsat’a yaptığı açıklamada Savunma ve Dışişleri Bakanları ile CIA ve Ulusal Konsey’in danışmanının “karşı saldırı başlattığını” söyledi. Toplantıda bulunanlar Başkan Trump’ın eski Başkan Barack Obama’nın 2011 yılında Batı Irak’tan 10 bin ABD askerini çekmeye karar vermesiyle aynı hatayı tekrar etmesinin mümkün olduğunu hatırlattılar. Bu yanlış karar El Kaide’nin DEAŞ adı altında yeniden geri dönmesiyle sonuçlanmıştı.

Trump’ın “DEAŞ yenilgiye yakındır” açıklamasının tersine Amerikalı yetkililerin işaret ettiğine göre DEAŞ hala Doğu Suriye ve Irak sınırı cephelerinde 3 bin militanıyla bulunduğu bölgeyi kontrol ediyor.

Söz konusu toplantıda yetkililer ABD’nin kararının stratejik boyutlarını açıklayarak eski Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın yıl başında açıkladığı stratejinin ülke içinde ABD kurum temsilcileriyle aylar boyunca yapılan istişarelerin ardından belirlendiğini ve alınan bu kararlara Trump’ın kendisinin de onay verdiğine dikkat çektiler. Ancak görünen o ki Trump, Tillerson’un stratejisinden artık etkilenmiyor. Kongre onayından sonra eski Bakan’ın yerini CIA direktörü Mike Pompeo’nun alacak. Ancak toplantıda halen Tillerson stratejisinin hedeflerinin hala geçerli olduğu ifade edildi.

Bunlar;

• DEAŞ’ın geri dönüşünün engellenmesi,
• İran’ın Irak ve Suriye arasındaki karayollarındaki nüfuzunun azaltılması,
• Hizbullah’ın Suriye’deki varlığı,
• Suriye’de siyasi sürece geçilmesi için Rusya’ya baskı yapılması,
• Mültecilerin ABD müttefiki civar ülkelerden kendi ülkelerine geri dönmesi
• Kimyasal silah kullanımının engellenmesi

Toplantıda ABD’nin çekilme planının Suriye’yi Rusya’ya teslim etmek anlamına geldiği, bölgede baskı unsuru olabilecek oyun kozların kaybedilerek İran’ın Suriye ve Irak’ta varlığının kabul edilmesi anlamı da taşıdığı belirtildi.

Ankara’daki 3’lü Zirve

Ayrıca “boşluğun doldurulması” talebine binaen İran-Rusya-Türkiye anlaşması ve bunun ABD’nin Irak’taki askeri varlığına etkileri de açıklandı.

Batılı yetkili Salı günü yapılan toplantının ardından ABD’nin önünde iki ihtimal olduğunu söyledi. Bunlardan birincisi Trump’ın Amerikan ordusu ve Kolisyon güçlerini iki cephede hakim olan DEAŞ’ın üzerine gönderip tam hakimiyet sağladıktan sonra Kongre seçimleri öncesinde 6 aylık sürede askerlerin tedrici olarak çekilmesinin ilan edilmesi. Diğeri ise, ABD üst düzey yetkililerin başarısıyla özellikle 9 Eylül’de Herbert McMaster’ın yerine Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanan John Bolton’un ve Dışişleri Bakanı olan Pompeo’nun etkisiyle Trump’ın ABD’nin Doğu Suriye’de kalmasına ve Amerikan misyonunun sağlanması için müttefiklere yardım edilmesine ikna edilmesi.

Bir Batılı diplomatın söylediğine göre Amerika, ilan edilen stratejik hedeflerini gerçekleştirmek için daha fazla çaba harcayacak hatta bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için Amerikan ve koalisyon askerlerinin bir kaç kat arttırılmasına ihtiyaç var. DEAŞ’la mücadele etmek için Fırat’ın doğusuna Koalisyona üye olan Batılı ve Arap ülkelerin daha fazla asker göndermesilmesi konusu yeniden masaya yatırılıyor.

Burada Washington’a yakın bir uzman Amerika’nın üç köşeli bir ittifakı Amerikan nüfuzu altına alma planını açıkladı: Türkiye, Irak ve Suriye sınırında bulunan Fırat’ın doğusunda Amerikan üssü ve PYD, Ürdün, Irak, Suriye sınırında askeri kampı ve İsrail, Ürdün ve Suriye sınırında da güney ateşkesi.

Buna paralel olarak Doğu Suriye’yi yeniden yapılandırıp yerel idareleri güçlendirmek için görüşmeler başladı. Buna ilaveten Doğu Fırat’ta doğal gaz ve benzin yatırımına yönelik çalışmalar da var. Uzmanlar Amerika ve müttefiklerinin bulunduğu bölgelerin Suriye petrol rezervlerinin yüzde 90’ını oluşturduğuna inanıyorlar. Bu da günlük 360 bin varil benzin, doğalgazın yüzde 45’i, zirai mahsuller, barajlar ve elektrik anlamına geliyor ki bunun anlamı kendi kaynaklarına dayanarak kendi ihtiyaçlarını karşılama potansiyelini taşıyor.

Yetkililere göre bir sonraki aşamada bir yanda ABD yönetimi içinde bir yandan da müttefikler arasında gerçekleştirilecek görüşmeler sonucunda ortaya çıkacak olan şey; ABD’nin 6 ay içinde Suriye’den çekileceği mi yoksa askerlerini daha da mı güçlendireceği sorusu.