Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

ABD yaptırımları konusunda İran’da görüş ayrılığı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Tahran: Firaz Safayi / Şarku’l Avsat

“Son yıllardaki tecrübe gösterdi ki, Amerika’nın kaderi tarih sayfalarından silinmek İran’ın ise yükselmektir.” Bu sözler İran lideri Ayetullah Ali Hamaney’e ait ve Amerika’nın Pazartesi günü başlatacağı ikinci dalga yaptırımlar öncesi en yüksek mercii tarafından ifade edildi. Yeni yaptırımlar petrol, enerji, liman ve bankaları kapsayacak. İlk yaptırımlar, dolar ile altın üzerindeydi.

Bu konuda görüş belirten tek kişi Hamaney olmadı. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de ikinci yaptırım paketinin beraberinde bir takım zorluklar getirse de iradelerini kıramayacağını ve hükümetin bunların üstesinden kolayca gelebileceğini söyledi.

Yine reformist milletvekili İshak Cihangiri bu konuda şunları söyledi: “Yaptırımlar İran’ı yıkacak bir rüzgar değil. İran bu durumdan zaferle çıkacak. Bütün dünya Amerika’nın bu pozisyonunu reddediyor. Amerika yaptırım uygulamada gerçek bir yalnızlık yaşıyor.”
İran’da politikacılar bu sloganları atsalar da gerçek farklı. 2011’den bu yana İran’da petrol satışları 1 milyon varil gerilemeyle rekor seviyede düştü. İranla birlikte ilk yaptırım dalgasında bulunan Çin bile başka bir yol seçti ve resmi Çin Petrol Şirketi, İran petrolü ithalatında kesinti yaptığını ve Çin bankalarının işbirliğini durdurduğunu açıkladı.

Bu durumda şu soru sorulmaya başlandı: “Bunu Çin yaparsa diğer devletler ne yapacak?”

Öte yandan İran’ın finans alışverişinde çok güvendiği Avrupa Birliği’nin yapacakları da siyasetçilerinin sloganlarıyla sınırlı kalabilir. İran Dışişleri Bakanı defalarca AB’nin pozisyonun sıkıntılı olmadığını söylemişti. İranlılar AB’nin de İranla finans alışverişi konusunda önerilen mekanizmayı harekete geçirmekten geri duracaklarından endişe ediyor.

İran’ın yeni yaptırımlarla uçurumun kenarında durduğu bir vakıa. Üstelik Trump ve idaresinin bu yaptırımları harfiyyen uygulayacağı ve herhangi bir taviz vermeyeceği görünüyor.

İranlılar bu fırtına karşısında büyük ölçüde yalnız olduklarını ve bu kez sığınacak limanları da olmadığını biliyorlar. Hatta İran’ın bu yaptırımlardan zaferle çıkacağını söyleyen Ruhani bile halkın giderek daha fazla sıkıntı çekeceğini söyledi.

İran Ticaret Odası eski başkanlarından bir uzman, İran Ekonomi gazetelerinden birinde durumun çok daha kötüleşeceğini yazdı. Yaptırımlardan dolayı insanların kat kat daha fazla sıkıntı çekeceğini söyleyen uzman, yetkililerin de bu konuda tıkanıklık yaşadığını ifade etti.

Nükleer müzakere heyetinin eski üyesi ve İran’ın eski Berlin Büyükelçisi Seyyid Hüseyin Musavi, birinci yaptırımların İran ekonomisini son derece etkilediğini ancak bu etkinin petrol alanında yapılacak ikinci dalga yaptırımların etkisiyle karşılaştırıldığında sönük kalacağını söyledi. Musavi, İran bütçe kaynaklarının yüzde 60’ını petrol gelirlerinin oluşturduğuna dikkat çekti.

İran Araştırmaları Merkezi iki ay önce yaptığı açıklamada yaptırımlar uygulanmaya başladıktan sonra İran’ın günlük petrol ihracatının 700 bin varil olacağı belirtilmişti. Öyle görünüyor ki bu rapor, Hindistan ve Çin’in yaptırımlara karşı işbirliği yapacağı beklentisinde dile getirilmiş iyimser bir değerlendirme.

Cumhurbaşkanı yardımcısı Cihangiri, yaptırımların İran için gerçek bir sorun yapmayacağını belirterek bu yıl likidite ihtiyacını karşılayacak kadar petrol sattıklarını açıkladı. Ancak Cihangiri gerçeğin yarısını söyledi diğer yarısını gizledi. Gizlediği kısım ise şöyle: “Yaptırımlar önümüzdeki yıl devam ederse İran içinden çıkamayacağı bir sıkıntıya girmiş olacak.”
Resmi açıklamaların dışına çıkarak piyasaya baktığınızda ekonomik faaliyetlerin durdurduğunu görürsünüz. Örneğin süt fiyatları geçtiğimiz hafta boyunca yüzde 45’lik bir artış gösterdi.

Trump birkaç gün önce İran’a uygulanacak yaptırımların hiçbir ülkenin hayal edemeyeceği yaptırımlar olduğunu söyledi ve bu durumdan kurtulmanın tek yolunun kapsamlı yeni bir anlaşma dışında başka bir şey olmadığını vurguladı.