ABD Yüksek Mahkemesi, 11 ABD’li aile tarafından, Filistin hükümeti ve Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) karşı, dün, İsrailli aktivistlere yönelik saldırılarla bağlantısı olduğu suçlamasıyla sunulan dava dilekçesini reddetti. Dava dilekçesinde Filistin hükümeti ve FKÖ’ye 655 milyon dolarlık bir tazminat cezası talep edilmişti.
Mahkeme, kararla beraber alt mahkeme tarafından 2016 yılında alınan ve jüri tarafından onaylanan tazminat kararını da bozmuş oldu.
Kudüs’te 2002-2004 yılları arasında meydana gelen 6 farklı silahlı saldırıda öldürülenlerin aileleri, saldırılardan FKÖ’yü sorumlu tutarak ABD mahkemesinde dava açmıştı. Söz konusu saldırılarda, aralarında ABD vatandaşlarının da olduğu 33 kişi öldürülmüştü.
Konuya dair açıklama yapan FKÖ Washington Temsilcisi Hüsam Zamlat, “Bu karar, Filistin ve ABD halkları arasındaki, karşılık saygı ve uluslararası kanunlara saygıya dayanan hayati ilişkileri bir kez daha göstermiştir” dedi.
Filistin Maliye ve Planlama Bakanı Şukri Beşşara ise kararı, “Kazanılmış bir zafer” olarak niteledi.
ABD yönetimi, davacılar tarafından yöneltilen suçlamaların teröre karşı mücadele mahkemelerinde görülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle mahkemeden dava talebini reddetmesini istemişti.
Davaya ilişkin bir açıklama yapan ABD Adalet Bakanlığı Sözcüsü Keri Kupec, ABD hükümetinin terör saldırılarını en sert şekilde kınadığını belirterek, “Adalet Bakanlığı, suçsuz sivillere yönelik terör saldırıları gerçekleştirenlere karşı yasalar çerçevesinde mücadelesini sürdürecektir” ifadelerini kullandı.
FKÖ tarafından desteklendiği iddia edilen dava kapsamındaki saldırılardan el-Aksa Şehitleri Tugayı ve Hamas hareketi sorumlu tutuluyor.
Davacılardan Mark Skolo ve kızı, 2002 yılında Kudüs’te uğradığı bir silahlı saldırıda yaralanmıştı.
ABD Yüksek Mahkemesi, 2004 yılının Ocak ayında başlayan davayı reddederken, saldırıların ABD toprakları dışında meydana gelmesini ve ABD vatandaşlarının hedef alındığına dair yeterli delil bulunmamasını gerekçe gösterdi.
Mahkeme tarafından yapılan açıklamada, söz konusu gerekçeler nedeniyle ABD mahkemelerinin davaya bakamayacağının altı çizildi.