Washington/Hibe el-Kudsi

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Koordinatörü Büyükelçi Nathan Sales, uluslararası alanda terör saldırılarında ölenlerin sayısının 2017’de 2016’ya göre yüzde 27 oranında azaldığını duyurdu. Sales, terör saldırılarının yüzde 59’unun 5 ülkede, Afganistan, Hindistan, Pakistan Filipinler ve Irak’ta yoğunlaştığına işaret etti.

İran’ın hem bölgesel hem de küresel düzeyde terörü desteklemeye devam ettiğini söyleyen Sales, “İran, Suriye, Lübnan ve Bahreyn’de terörü desteklediğine dair birçok delil var” dedi. Ayrıca İran’ın Nijerya, Tayland, Almanya başta olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerine ve Latin Amerika devletlerine yönelik terör planlamaları yaptığına da atıfta bulundu.

İran’ın uluslararası alandaki terörü koruyan ülkeler listesinde yer aldığını ve ABD’nin Suriye krizini barışçıl yollardan çözmeye yönelik çabalarını baltaladığını belirten Sales, terörle mücadele konusunda ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yıllık raporunu açıklamak için düzenlenen basın toplantısında uluslararası terör örgütleriyle verilen mücadele sayesinde Irak ve Suriye’de DEAŞ ve el-Kaide gibi örgütlerin kontrolünde bulunan birçok bölgenin kurtarıldığını vurguladı.

Sales açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“2017 yılında 5 milyon kişi, terör örgütlerinin elinden kurtarıldı. Genişleyen ve DEAŞ ile bağlantısı olan El-Kaide örgütüne yönelik baskıları artırdık. ABD ve müttefiklerine yönelik saldırı tehdidi hafife alınmamalı. Bunun için örgüte baskı yapmaya, örgütü ve unsurlarını takip etmeye devam ediyoruz. Suriye’deki ve Mali’deki el-Kaide üyelerini terör listesine koymak için büyük çaba sarf ediyoruz.”

ABD Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Koordinatörü, İran’ın küresel düzlemde terörü desteklediğine dair de deliller sundu. “İran, halen terörü koruyan bir ülke. İran, Yemen’deki krizin çözümüne yönelik fırsatları engelliyor ve Hizbullah vasıtasıyla ABD’nin Suriye ve Lübnan’daki çabalarını baltalıyor. Ayrıca Bahreyn’in istikrarını da tehdit ediyor” açıklamasında bulundu.

Sales, İran’a yönelik açıklamasının devamında şunları söyledi:

“İran terörü, sadece Ortadoğu’nun istikrarını sarsmakla sınırlı kalmayıp uluslararası düzeyde terörü desteklemeye kadar gidiyor. İran’ın ajanları üzerinden desteklediği ve yaptığı terör saldırılarıyla ilgili birçok delil bulunuyor. Hizbullah, 2012’den bu yana Bulgaristan’da ve Kıbrıs’ta 6 kişiyi öldürdü. Kuveyt ve Nijerya gibi ülkelerde terör girişimlerinde bulundu. Ayrıca İran, Güney Amerika ülkesi Peru’ya ve Asya ülkesi Tayland’a terörist gönderdi. Son zamanlarda Almanya, Avrupa’da terör saldırıları gerçekleştirmek için planlar yapan iki İranlıyı yakaladı. İran, nüfuzunu güçlendirmek için terörü bir araç olarak kullanıyor ve terör saldırılarını planlarken bölge ayrımı yapmıyor.”

Dün ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan terörle mücadele raporunda Irak ve Suriye’de DEAŞ örgütünün kontrolündeki toprakları kurtarma konusunda Uluslararası Koalisyon’un başarısına değinildi. Fakat raporda örgütün Afrika’nın kuzeyinde ve Ortadoğu’da faaliyetlerini sürdürdüğü ve güvenli sığınaklar bulmaya devam ettiği inkar edilmedi. Raporda ayrıca El-Kaide örgütünün Yemen ve Suriye gibi bölgelerdeki siyasi iklim ve güvenlik zafiyetinden yararlanarak güvenli sığınaklarını korumaya devam ettiği belirtildi.

Raporda Nusra Cephesi’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de Kurtuluş Cephesi’ni kurmak için diğer terör gruplarıyla birleştiği ve 2017 yılının sonlarında güvenli sığınağını muhafaza ettiği belirtildi.

Raporda Yemen’le ilgili olarak da Yemen hükümetiyle Husi güçleri arasında devam eden çatışmanın Arap Yarımadası’nda El-Kaide örgütüne ve Yemen’de DEAŞ’ın koluna yönelik güvenlik zafiyeti oluşturmaya devam ettiğine dikkat çekildi. Rapor, terörle mücadele operasyonlarıyla örgütün önemli liderlerinin ortadan kaldırılmasına ve şebekelerine baskı düzenlenmesine rağmen Arap Yarımadası’ndaki El-Kaide örgütünün savaşçı temin etmeye, saldırı gerçekleştirmeye ve Yemen’in güney ile orta bölgelerinde faaliyet göstermeye devam etmek için kabile bağlarını kullandığını belirtti. Raporda ayrıca Arap Yarımadası’ndaki El-Kaide örgütünün Batı’ya yönelik saldırı planları yaptığını yineleyen videolar yayınladığı vurgulandı.

Raporda Yemen’deki DEAŞ örgütünün Arap Yarımadası’ndaki El-Kaide örgütünden daha küçük olmasına rağmen Aden’de hükümete ait yerleri ve güvenlik güçlerini hedef alan kapsamlı saldırılar düzenlediğine dikkat çekildi.

Raporda terörle mücadele alanında önemli adımlar atmalarından dolayı Körfez ülkelerinin çabalarına da övgüde bulunuldu. Zira Körfez ülkeleri, 2016’nın mayıs ayında Riyad’da düzenlenen Körfez İşbirliği Konseyi – ABD zirvesinde alınan kararlarla birlikte terör örgütleriyle mücadele etmek için planlar yapmış ve finansman sağlamıştı.

Raporda DEAŞ ve müttefiklerinin ortadan kaldırılması için Uluslararası Koalisyon’a bağlı kaldıklarından dolayı Mısır, Ürdün ve Lübnan’ın gayretleri takdir edildi.

Ürdün güvenlik güçlerinin birçok komployu boşa çıkardığına ve 2017 yılında birçok teröristi tutukladığına dikkat çekilen raporda Lübnan silahlı kuvvetleri de Arsal yakınında Lübnan-Suriye sınırındaki DEAŞ savaşçılarını bölgeden çıkarttığına dikkat çekildi. Raporda söz konusu çabalara rağmen çeşitli terör gruplarının Lübnan’da yıl boyunca faaliyet göstermeye devam ettikleri vurgulandı.