ABD’nin Suudi Arabistan Maslahatgüzarı Christopher Henzel, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın ABD ziyaretini ‘samimi, açık ve çok verimli’ olarak tanımlayarak, ziyareti sırasında yeni nesil Amerikalılara iki ülke arasındaki ilişkinin derinliği ve gücünü gösterdiğini belirtti.
Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulunan Henzel, “Her ne kadar ABD, Suudi Arabistan’ın en önemli ekonomik ortaklarından biri olsa da, Suudi Arabistan’ın uyguladığı ekonomik dönüşüm süreci mantıken ABD’nın ortaklığının doğasını değiştirecek. ABD’li iş liderleri Suudi liderliğinin planlarını anlamalı” yorumunda bulundu.
1985 – 1987 yıllarında Riyad’da diplomatik hizmetine başlayan Christopher Henzel, geçtiğimiz birkaç yıl boyunca yaklaşık 100 yeni ABD şirketinin Suudi pazarına girişine değinerek, “Bu, size ABD yatırımlarının ne kadar olduğu ve devam ettiğine dair bir fikir verir” diye konuştu.
Veliaht Prens’in hala devam eden ABD ziyaretinde kendisiyle tanışan Henzel, görüşme esnasında bu füzelerin İran’dan geldiğini vurgulayarak, ülkesinin terörist Husi milisler tarafından gerçekleştirilen füze saldırılarını kınadığını dile getirdiğini söyledi.
Veliaht Prens’in ABD ziyaretinin önemi
Veliaht Prens’inin ABD ziyaretine değinen Henzel, “Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Başkan Trump ile çok iyi bir toplantı gerçekleştirdi. Bildiğiniz gibi iki ülkenin yakın ilişkileri var. Bu yüzden görüşmeler samimi, açık ve çok verimliydi. Veliaht Prens şu an ABD’deki birçok şehri ziyaret ediyor. Bu, ABD hükümetinin dışındaki birçok liderin yanı sıra üniversitelerimiz, şirketlerimiz, yatırımcılarımız ve sıradan ABD vatandaşları ile bağlantı kurması için de büyük bir fırsat olacak. Bu yüzden çok verimli bir ziyaret olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Muhammed bin Selman’ın, ziyareti sırasında yeni nesil Amerikalılara iki ülke arasındaki ilişkinin derinliği ve gücünü gösterdiğine değinen Henzel, “Örneğin, bölgesel güvenlik alanındaki son gelişmeler, Suudi Arabistan’daki değişiklikler ve devam eden ekonomik dönüşüm, bütün bunların liderler tarafından yeni bir şekilde ele alınması gerekiyor. Bunun daha önce yapılmış olduğunu söylemekten mutluluk duyuyorum” diye konuştu.
Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu’na katılım
ABD’nin, Suudi Arabistan’ın en önemli ekonomik ortaklarından biri olduğuna değinen ABD’nin Riyad Maslahatgüzarı, “Çok önemli bir ortak olduğumuz için gurur duyuyorum. Suudi Arabistan’ın ekonomik dönüşümü ışığında, mantıken ABD’nin ortaklığının da doğası değişecektir. İnanıyorum ki, Veliaht Prens’in iş dünyasından liderler ile görüşmesinden sonra bu liderler Suudi Arabistan’ın reformlarına ortak olmaya hazır olacaklardır” dedi.
Büyükelçiliğin Suudi Arabistan’daki fırsatlar konusunda ABD’deki şirketleri detaylı şekilde bilgilendirmeye çalıştığının altını çizen Henzel, “Biliyorum ki, Suudi Arabistan’daki madencilik, sağlık, eğitim ve enerji gibi yeni sektörlerde yer alan birçok ABD şirketi var. Evet, enerjideki ortaklığımız çok eski. Ama yeni yollar eklemeye başladık. Tabii ki, perakende sektörü de en büyüklerden biri. Bu alanda daha fazla ABD şirketini görmeye devam edeceğinizi düşünüyorum. Son birkaç yılda, Suudi pazarına yaklaşık 100 yeni ABD şirketi girdi. Bu, size ABD yatırımlarının ne kadar olduğu ve devam ettiğine dair bir fikir verir” yorumunda bulundu.
Henzel, enerji alanındaki işbirliğine odaklanarak şunları söyledi; “ABD hükümeti ve özel sektöründen bu alana katılım var. Yakın bir zamanda ABD Enerji Bakanı Rick Perry’nin Suudi Arabistan’ı ziyaret ettiğini gördük. Suudi mevkidaşı Halid el-Faleh ile çok yakın çalışıyor. Küresel enerji piyasasının durumu ve Suudi Arabistan’daki gelişmeler hakkında bilgi paylaşımının yanı sıra birlikte yapacakları çok önemli işler var. ABD ve Suudi Enerji Bakanlıkları, Suudi Arabistan’daki üniversitelerden birinde yeni bir enerji tesisinin kurulmasında işbirliği yapıyor. Bu alanda Suudi Arabistan’ın büyümesine katkıda bulunacağını düşünüyorum.”
Uzun vadeli kültürel ilişkiler kurmak
Kültürel sektörün, uzun vadede iki ülke arasında en önemli işbirliği alanlarından biri olacağını dile getiren Henzel, “ABD’de okuyan Suudi öğrenciler, Amerikalılarla olan bağlantılarının yanı sıra ABD şirketleriyle de bağlantılar kuracaklar ve iki ülke arasındaki ilişkiyi uzun süre güçlendirecekler. Suudi hükümeti ve eğitim almak için ABD’yi seçen Suudi öğrencilerle gurur duyuyorum. Bu çok büyük bir yatırım ve bence bu iki ülke arasındaki ilişkinin gücünü gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
İran ve Husi milisler tehlikesi
ABD ile Suudi Arabistan arasındaki güvenlik ortaklığının çok güçlü olduğunu söyleyen Hezel, Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı’nın isyancı Husi milislerinin Riyad’a karşı düzenlediği balistik füze saldırılarını kınadığını vurguladı.
Henzel, “Bu füzeler İran’dan geliyor ve bu tür saldırılar bölgeyi ciddi anlamda istikrarsızlaştırıyor. ABD Suudi Arabistan’ın yanında olmaya devam edecek” şeklinde konuştu.