Suriye’nin kuzeyinin paylaşılması konusunda uluslararası ve bölgesel güçlerin anlaşmaya vardığına dair işaretler ortaya çıkmaya başladı. ABD ve Türk kuvvetlerinin Münbiç’te konuşlandırılarak YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesi Afrin’de ise rejim güçlerinin sembolik kuvvet bulundurması konuşuluyor.
Şarkul Avsat’a konuşan Kürt yetkili, ‘’Türkiye’nin muhalif güçlerle Afrin’e karşı Zeytin Dalı Harekâtını başlattığı günden beri YPG yetkilileri Suriye Rejimi ile iletişim halinde bulunuyor. Rejimden Suriye’nin kuzeyini savunması için sınır birliklerini göndermesini talep ettik. Ancak rejimin cevabı ‘Moskova buna izin vermiyor’ oldu. Moskova’nın Ankara’ya yeşil ışık yakmasından sonra Türk kara ve hava birliklerinin bombardımana başladı” dedi.
Afrin’e karşı başlatılan harekâtın yavaş ilerlediği ve Rus-Amerikan-Türk tarafları arasındaki ilişkilerin karmaşık konumda olduğu şu sıralar YPG ve Şam arasında iletişim devam ediyor.
Batılı bir yetkili konuyla ilgili, ‘’Şam’a tıpkı muhalif bölgelerde yaptığı gibi birliklerini gönderip Afrin’i tamamen kontrol altına almasını ve Kürt birliklerin kullandığı ağır silahlara el koymasını önermiştim. Ancak bu önerim YPG liderleri tarafından ‘Afrin’de rejimin gelişini isteyen çok kişi var ancak bu insanlara eziyet edilmeyeceği konusunda emin olamayız’ denilerek reddedilmişti’’ dedi.
YPG’nin komuta kademesi rejimle aralarındaki iletişimi sürdürüyor
Milli Güvenlik Büro Şefi Tümgeneral Ali Memluk ile bir araya gelen YPG liderleri geçtiğimiz günlerde bir dizi görüşmeler gerçekleştirmişti. Görüşmelerde YPG’nin lider kadrosu Memluk’a Suriye güçlerinin ordu ve güvenlik kurumlarının simgesi olarak Afrin’e ve Fırat’ın doğusundaki Kamışlı ve Haseke’ye girmesini kabul ettiğini iletmişti.
Kürt bir yetkilinin dün yaptığı açıklamada ‘’2 hafta önce işbirliğini reddeden Moskova görünen o ki yeni gelişmelerin ardından devletin Afrin’deki varlığına izin vermiş. Muhtemelen önümüzdeki günlerde rejim güçleri Halep’ten Afrin’e yönelecektir’’ ifadelerini kullandı.
Öcalan’ın Şam’a geri dönüşü
Yaşanan bu gelişmelerin akabinde Başkent Şam’da bir mahallede duvarlara asılan PKK lideri Abdullah Öcalan posteri ve Afrin operasyonunu eleştiren pankartlar objektiflere yansıdı. Bilindiği üzere bundan 19 yıl önce Suriye ve Türkiye arasında gerçekleşen uzlaşmanın ardından Öcalan, Şam yönetimi tarafından kovulmuş ve Türk yetkililerce tutuklanmıştı. Öcalan’ın kurduğu örgüt rejim tarafından terör örgütü listesine alınarak örgüt mensupları gözaltı ve tutuklamalara tabi tutulmuştu.
Şarkul Avsat’a konuşan Kürt komutan, ‘’Şuan Türkiye’den Suriye Devletine yönelik bir saldırı var. Önceliğimiz Suriye’nin egemenliğini korumak olmalıdır. Rejimle aramızda diğer konularda farklılıklar olabilir ancak Vatan şuuru hâlihazırda Türkiye’ye karşı Afrin’i korumayı ve farklılıklarımızı ikinci plana atmayı gerektirir. Türkiye’den Afrin’e yapılan hava bombardımanları bundan sonra bu konunun uluslararası ve bölgesel bir konuma gelmesine sebep olacaktır’’ dedi.
Şam yönetimi: Füze bataryaları ülkenin kuzeyine kurulacak
Şam yönetimi tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamada, füze bataryalarının ülkenin kuzeyine konuşlandırılacağı duyurulmuştu. Suriyeli yetkili konuyla ilgili açıklamasında, bundan sonra Suriye uçaklarının dışında kalanların hava sahasına girmesi durumunda hedef alınacağı ifadelerini kullandı. Bilindiği üzere Hmeymim’deki Suriye hava savunma sistemi Rusların kontrolü altında bulunuyor.
Şarkul Avsat’a konuşan Kürt komutanlar, ‘’ABD tarafı bize çoğu kez Afrin’in kendi nüfuz sınırları içinde olmadığını ve bundan dolayı müdahale edemeyeceklerini söylüyordu. Ancak BMGK’nın 2254 sayılı kararı gereğince Suriye topraklarının birliği konusunda atacağı adımlara engel olan bir durum yoktu’’ ifadelerini kullandı.
Türkiye’den flaş hamle
Öte yandan dengeleri değiştirecek diğer bir adım da Türk tarafından geldi. Bir Türk yetkilinin Şarkul Avsat’a yaptığı açıklamaya göre, Ankara’nın Washington’a YPG’nin Fırat Nehri’nin doğusuna çekilmesini ve bunun ardından da Münbiç’e ABD ile birlikte asker konuşlandırmayı önerdiğini bildirdi.
Reuters’a açıklamalarda bulunan Türk yetkilinin ifadelerine göre, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Ankara’dan gelen bu teklifi değerlendireceklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yaptığı konuşmada Münbiç’e ilerlemenin gerçekleşeceğini ifade etmişti. ABD’li generaller ise Kürt ortaklarını rahatlatmak için Münbiç’e giderek oradaki ABD varlığını vurgulamıştı.
Türk tarafından yapılan açıklamalarda, bu konuda ABD-Türkiye işbirliği sağlanabilirse iki ülke ilişkilerinde yeniden güvenin tesis edileceğine vurgu yapıldı. Ayrıca açıklamalarda ABD ile işbirliği sağlanması durumunda bunun geliştirilerek Azez, Cerablus ve Münbiç kentlerini de kapsayan bir koordinasyonun kurulacağına işaret edildi. Amerikan tarafı ise yayınladığı açıklamada, ‘’ABD, Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin korunmasından yanadır. Bu doğrultuda, Suriye içerisinde demografik değişimlere yönelik tüm girişimlere karşıyız. Suriye’de istikrarın sağlanması konusunda BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararının hayata geçirilmesinde kararlıyız’’ ifadelerine yer verildi.