Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Afrin’e topçu atışları başladı! | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Türkiye’nin PYD/YPG kontrolündeki Afrin’e askeri operasyonunun, ‘fiili’ olarak başladığını, ancak bunun Türk askerinin Afrin’e geçtiği anlamına gelmediğini ifade etti. Sınırın karşı tarafına asker göndermek hariç, Türkiye’ye yönelik tacizleri kaldırmak için yapılan atışlarla operasyonun zaten başladığını söyleyen Canikli, Hatay’ın Kırıkhan ve Hassa ilçelerinde konuşlanan birimler tarafından YPG mevzilerine topçu atışlarının başladığını söyledi.

Dün bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Canikli, “Afrin harekatı yapılacak, terörle bu mücadele gerçekleştirilecek. Ama zamanı, saati tamamen harekatın gerekliliği çerçevesinde, en etkili, en başarılı şekilde yürütülmesiyle alakalı planlamanın bir parçası. Dolayısıyla o çerçevede şu anda gereği yapılıyor. Suriye’nin kuzeyindeki bütün terör hatları ortadan kaldırılacaktır. Bunun başka çaresi yok” dedi.

Öte yandan askeri bir kaynak da Kürt militanlar tarafından taciz ateşine yasal savunma hakkı çerçevesinde karşılık verildiğini duyurdu.

YPG ise Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) dünden itibaren Afrin’deki Kürt köylerine yaklaşık 70 bomba fırlattığını söyledi. Reuters’ın Afrin’deki YPG sözcüsünden edindiği bilgilere göre, Türkiye’nin bu bombardımanı, Ankara’nın Kürt bölgesine karşı askeri önlemler alma tehditlerini tırmandırmasından bu yana yaşanan en şiddetli bombardıman. Sözcü, Afrin’e yapılan herhangi bir saldırıya ‘en kuvvetli’ şekilde yanıt vereceklerini belirtti.

“DEAŞ tehdidi ortadan kaldırılmıştır”

Diğer taraftan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert’in Afrin açıklamasına ilişkin Canikli, “Boş ve anlamsız bir değerlendirme. Bir defa DEAŞ bitti” ifadelerini kullandı. Canikli konuşmasını şöyle sürdürdü, “Aslında şu ifade bile DEAŞ’ın, ABD tarafından özellikle Suriye’de, belli bölgelerde nüfuzunu oluşturması, kurması, orada hâkim olmak için araç olarak kullandığının bir yansıması. ‘En büyük tehdit DEAŞ’tır, dolayısıyla herkes DEAŞ’a yönelik olarak bütün politikalarını belirlemeli, ona göre hareket etmeli’ gibi bir yaklaşım bugün itibarıyla son derece anlamsız, içi boş bir sözdür. DEAŞ tehdidi artık hem Suriye’de hem Irak’ta ortadan kaldırılmıştır” dedi.

Nauert, Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Türkleri bu tarz eylemlerde bulunmamaya çağırıyoruz. Onların şiddete başvurması yerine, DEAŞ ile mücadeleye odaklanmasını istiyoruz” demişti.

“Türkiye’nin milli güvenliğini tehdit eden hiçbir oluşum asla müsamaha ile karşılanmayacak”

Ayrıca Başbakan Binali Yıldırım, “Türkiye’nin milli güvenliğini tehdit eden hiçbir oluşum asla müsamaha ile karşılanmayacak. Bu bizim en doğal hakkımızdır. Uluslararası hukuktan da kendi hukukumuzdan da doğan bir hakkımızdır” ifadelerini kullandı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’ndaki (AFAD) araç teslim töreninde konuşan Yıldırım, “Bizim amacımız, bölgede terör varlığını sona erdirmek, zaten yıllardan beri çok acı çeken bölge halkının yeni acılara tekrar maruz kalmasının önüne geçmektir” ifadelerini kullandı.

“Bu Afrin de olur, bu Cerablus da olur, bu Münbiç de olur…”

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da İstanbul’da katıldığı bir toplantı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kalın, “Afrin, Mümbiç, Cerablus veya başka noktalarda Türkiye’nin atacağı kendi ulusal güvenliğini korumaya dönük adımların asla ve asla Suriye Kürtlerine karşı bir hareket olmadığının altını bir defa daha çizmek istiyorum” dedi. Kalın sözlerini şöyle sürdürdü, “Türkiye, ulusal güvenliğine tehdit teşkil edecek her tür gelişmeye karşı, her tür tedbiri almıştır. Bundan sonra da almaya devam edecektir. Bu Afrin de olur, bu Cerablus da olur, bu Münbiç de olur, başka yerler de olur, Irak sahasında olur. Bu tehdit ister PKK’dan gelsin, ister PYD, YPG’den, ister DEAŞ’tan, ister başka örgütlerden gelsin, bunlara karşı her tür tedbiri, kimseden icazet almadan, yerini, zamanını ve şeklini kendisi belirlemek suretiyle bugüne kadar aldığı gibi, bu tedbirleri almaya devam edecektir” dedi.

“Terör ordusundan başka bir şey olamaz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Prof. Dr. Gülnur Aybet de “ABD bu ‘sözde gücü’ istediği gibi adlandırabilir ama bunun YPG ile kurulması halinde bu güç, Türkiye için terör ordusundan başka bir şey olamaz” açıklamasında bulundu. BBC Radyo 4’te katıldığı bir konuşmada Afrin operasyonunu değerlendiren Aybet, Türkiye’nin, Suriye sınırı boyunca herhangi bir terör oluşumuna izin vermemekte kararlı olduğunu ve Türkiye sınırında ulusal güvenliğe karşı herhangi bir terör tehdidinin yenilgisine odaklanıldığını vurguladı. Bu bağlamda Aybet, “Türkiye, Suriye’de bu kadar büyük bir alanı DEAŞ’tan temizlemiş tek koalisyon üyesidir. Yani bizim DEAŞ’a karşı verdiğimiz mücadele diğer koalisyon üyelerininkine kıyasla çok daha derin. Çünkü biz sınırımızın hemen yanında tehditle karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.

Fırat Kalkanı operasyonuyla bölgeyi DEAŞ’tan temizlediklerini hatırlatan Aybet, “Bu nedenle bizim odaklanmadığımızı söylemek hiç de adil değil, tabii ki DEAŞ’ın yenilgisine odaklanıyoruz” ifadelerini kullandı.