Türkiye, olası bir Kürt oluşumunun ortaya çıkma ihtimaline karşı Afrin’e yönelik bir askeri operasyon yapılabileceğinin sinyalini verdi.
Savunma Bakanı Nurettin Canikli “Suriye’nin Afrin bölgesinde gerçek bir tehlike var ve bu tehlike ortadan kaldırılmalı” ifadesini kullandı.
Bakan Canikli, TBMM’de düzenlenen 2018 yılı Savunma Bakanlığı bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin İdlib’te üçüncü kontrol noktası kurulumunu tamamladığını söyledi.
Böylece TSK, Kürt Halk Koruma Birlikleri (YPG) unsurlarının yoğun olarak bulunduğu Afrin’e sadece dört kilometre uzaklıkta bulunan İdlib’te oluşturulması planlanan 12 gözlem noktasının üçüncüsünün yapımını bitirmiş oldu.
Türkiye ve YPG iki gün önce karşılıklı olarak İdlib ve Afrin yakınlarında bulunan konumlarını bombaladılar.
Afrin konusu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Soçi’de bir araya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da gündemindeydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin’de bulunan YPG unsurlarının Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu daha önce de birçok kez söyledi.
Daha önce TSK’nın Özgür Suriye Ordusu ile birlikte gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı’nın ardından yapılması planlanan Fırat Kılıcı Operasyonu ve Suriye’deki diğer bölgelerde de İran-Rusya ve Türkiye üçlüsünün gerginliği azaltma bölgeleri kurması Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündemindeydi. Erdoğan yaptığı açıklamada, “Afrin bizim için çok daha önemli. Zira Afrin bizim sınırdaşımız konumunda. Bizim şu anda terör örgütü olan PYD ve YPG’den Afrin’i temizlememiz gerekiyor. Buna mecburuz” ifadelerini kullandı.
Son terörist yok edilene kadar Türkiye’nin terörle mücadelesinin süreceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin Suriye krizinin başlamasından bu yana verdiği sözlerin çok büyük bir kısmını yetine getirmediğine dikkat çekti. Bunun Türkiye için çok büyük bir hayal kırıklığı olduğunu söyledi. Afrin’de de aynı oyuna gelmek istemediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müttefiklik ilişkileri çerçevesinde çok kolayca çözebileceğimiz nice sorun maalesef ABD tarafından ısrarla çıkmaza sürüklenmiştir. Rakka olayı böyledir, Münbiç böyledir, Deyr-i Zor böyledir” ifadelerini kullandı.
İdlib’te gözlem noktaları oluşturmak zorunda olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunu yapmadıkları takdirde farklı terörist grupların bu alanları istila etmeye çalışacaklarını vurguladı.
Türkiye’nin terörle mücadelesi
Türkiye son dönemde ABD tarafından desteklenen Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) genişleme politikası izlediği ve bunun da bölgedeki demografik yapının değiştirilmesine yönelik bir girişim olduğunu sıklıkla dile getiriyor.
Ankara, YPG’nin olası saldırılarına karşı Suriye ile Afrin sınır bölgelerinde birliklerine yönelik takviyeler yapıyor. Ancak gözlemciler, bu takviyelerin Türkiye’nin Afrin’e müdahale etmeye hazırlandığı şeklinde yorumluyor. Türkiye, Kürt militanların tehdidine karşı Fırat Kalkanı’ndan daha geniş bir operasyon başlatmak için siyasi ve diplomatik hazırlıkları tamamladıktan sonra Suriye’de kontrolü altında bulunan bölgelerle Irak Kürtleri arasındaki bağlarını koparmak için Afrin’e operasyon düzenlemeye hazırlanıyor.
Konu, Savunma Bakanı Canikli’nin de gündemindeydi. Canikli, TBMM’deki konuşmasında, “PKK/PYD/YPG’nin olduğu her yer Türkiye için bir tehdittir. Bu kapsamda uluslararası hukuktan doğan müdahale hakkımızı kullanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.
Türk askeri kaynaklarından edinilen bilgiye göre ABD geçen hafta Irak topraklarına giren SDG’ye 120 adet zırhlı araç gönderdi. SDG’ye gönderilen zırhlı araçların Suriye rejim güçleri ve İran milislerinin koruması altındaki bölgeye getirildiğini söyleyen kaynaklar, araçların Hatay sınırındaki Afrin’de dağıtılacağını belirti.
Ankara yönetimi, Washington’un son aylarda Rakka’da DEAŞ’a karşı savaştıkları bahanesiyle SDG’ye binden fazla kamyonla silah gönderdiğini kaydetti.
Konuyla ilgili bir diğer açıklama da Başbakan Binali Yıldırım’dan geldi. Yıldırım, “Sayın Cumhurbaşkanımız, İran Cumhurbaşkanı Sayın Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin bir araya gelerek Astana sürecindeki son durumu değerlendirdi. Buradan bir adım sonrasına, Cenevre sürecine geçiş için gerekli kararları alacaklar” ifadelerini kullandı.
Asya Parlamenter Asamblesi 10. Genel Kurulu’nda konuşan Başbakan Binali Yıldırım, Astana sürecinin amacının Suriye’de devam eden savaşı sona erdirmenin yanı sıra kalıcı barış ve istikrar sağlamak olduğunu belirtti. Türkiye, Rusya ve İran’ın bu konuda aktif rol oynadığını vurguladı.
Başbakan Yıldırım, Asya Parlamenter Asamblesi oturumları arasında İran Parlamento Sözcüsü Ali Laricani ile de bir araya gelerek iki ülke arasındaki ilişkiler ve Suriye krizi ile ilgili gelişmeleri görüştü.