İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) dün yayınladığı yeni bir rapor, Arakan (Rohingya) köylerindeki katliamların bir kısmının, Myanmar ordusu tarafından Budistlerin yardımı ile özenle planlandığını ortaya çıkardı.
“Tecavüz edip, öldürüp, köyleri yaktılar”
Hayatta kalmayı başaran Arakanlıların (Rohingyalı) ifadelerine dayanan raporda, Myanmarlı güvenlik güçlerinin nehrin kıyısında bulunan Müslümanları kuşattığı, kadınlara ve çocuklara tecavüz ettikten sonra erkeklerle birlikte hepsini öldürdükleri ve köyleri Tula Tuli’yi yaktıkları bilgisi yer aldı.
HRW’ye başından geçenleri anlatan çok sayıda Arakanlıya göre, bölgenin başında bulunan Budist bir rahip, güvende olacaklarını iddia ederek, onların sahilde bir arada toplanmalarını istedi. Ardından güvenlik güçleri çevrelerini kuşattı ve kaçmaya çalışan kalabalığa ateş etti.
“Bebeğimi canlı canlı yaktılar”
Hasina (24), bir yaşındaki kızını etraflarını saran askerlerden gizlemek istediğini, ancak askerlerden biri kızını aldığını ve onu ateşe atarak canlı canlı yaktığını söyledi.
Kocası askerler tarafından öldürülen Şefika (24) ise, “Erkekleri yakalayıp, onları diz çökmeye zorladılar. Onları öldürdüler. Hayatta kalanları da satırlarla kestiler. Daha sonra da hepsinin cesetlerini topladılar” diye konuştu.
“Myanmar ordusu sistematik zulümlerini planlayarak yaptı”
İnsan Hakları İzleme Örgütü Asya Direktörü Brad Adams, “Myanmar ordusunun, Tula Tuli’deki zulümleri sadece acımasız değil, aynı zamanda da sistematikti. Askerlerin, yüzlerce Arakanlıyı daha önce görülmemiş bir vahşilikle öldürmesi, daha önce planlanmadan yapılamaz” şeklinde değerlendirmede bulundu.
Adams, “Birleşmiş Milletler ve yabancı hükümetlerin, bu ciddi suiistimallerde sorumluluğu olan Myanmarlı yetkililerin hesap vermesini sağlaması gerekir” diyerek talepte bulundu.
Inn Din köyünde toplu mezar bulundu
Myanmar Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing, resmi Facebook sayfasından yayınladığı bildiride, şiddetten en fazla etkilenen Mongdao kasabasında bulunan Inn Din köyünde toplu mezar bulduklarını açıkladı.
Hlaing, açıklamasında cesetlerin sayısına yer vermezken, “gerçeğe ulaşmak için detaylı araştırmalar devam ediyor” ifadelerine yer verdi.
AB’den Myanmar’a, Reuters muhabirlerini serbest bırakma çağrısı
Avrupa Birliği (AB), Reuters haber ajansının gözaltına alınan iki muhabirini mümkün olan en kısa sürede serbest bırakması için Myanmar’a çağrıda bulundu.
AB Politika Sorumlusu Federica Mogherini’nin Sözcüsü, “Yangon’da Reuters için çalışan iki gazetecinin gözaltına alınması, gerçekten endişe verici” açıklamasında bulundu.
Sözcü, “Myanmarlı yetkililerin, gazetecilerin hakları tamamen korunarak, mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmalarını istiyoruz. Basın ve medya özgürlüğü, demokrasinin temel taşlarını oluşturur” diye konuştu.
Myanmar’da görevli Reuters muhabirleri Wa Lone ve Kyaw Soe, Myanmar’ın en büyük şehri olan Yangon’da polis memurlarıyla yemek yemeye davet edildikten sonra gözaltına alınmıştı.
Reuters muhabirleri çok önemli hükümet belgelerine ulaştılar
Reuters, gözaltına alınan muhabirlerin aleyhindeki iddialar hakkında çok az bilgi olduğunu, sadece Myanmar polisinin ‘Arakan eyaleti ve güvenlik güçleriyle ilgili çok önemli hükümet belgelerine ulaştıkları için’ gözaltına alındıkları bilgisini verdiğini duyurdu.
Sınır Tanımayan Doktorlar, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Ağustos ve Eylül ayları arasında 6 bin 700 Arakanlının öldürüldüğünü bildirmişti.
Myanmar ordusu ise, sivillere karşı herhangi bir misilleme operasyonu yaptıklarını reddederek, ‘sadece 400 kişinin öldürüldüğünü’ vurgulamıştı.
BM raporuna göre, Myanmar ordusunun BM’nin ‘sistematik soykırım’ olarak nitelendirdiği Arakanlı Müslüman azınlığa karşı gerçekleştirdiği şiddet operasyonlarının, 655 bin kişinin komşu Bangladeş’e kaçmasına neden oldu.