Arap Birliği Dışişleri Bakanları, Suudi Arabistan’ın talebi ve Bahreyn Krallığı’nın onayı ve desteğiyle dün Kahire’de Kudüs için olağanüstü toplandı.

Zirvenin sonunda açıklanan bildirgede şu kararlar yer aldı:

1- Arap Birliği Genel Sekreterliği, ABD Başkanı Donald Trump’ın kararına karşılık verebilmek için önümüzdeki günlerde kapsamlı bir plan hazırlayacaktır. Bu plan, Kudüs’ü, İsrail’in başkenti olarak tanıyan diğer ülkelere de ekonomik ve siyasi yaptırımların çerçevesini belirleyecektir. Planın çıkış tarihinden itibaren iki hafta içinde üye devletler tarafından uygulamaya konulması talep edilecektir.

2- Genel Sekreterlik, İsrail’in Gazze’deki göstericilere yönelik işlediği suçları ve yaptığı katliamı araştırmak için uzmanlardan oluşan bağımsız bir uluslararası kuruluşun temellerini acilen atmalıdır.

3- Arap Birliği olarak ABD’nin Kudüs kararını kınıyor ve bir kez daha kabul etmediğini ifade ediyoruz. ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması kararı geçersizdir ve bundan geri adım atılması gerekmektedir.

4- Kudüs’ün uluslararası statüsüyle ilgili BMGK kararı ve uluslararası hukuk açıkça ihlal edilmiştir. Bu durum bölgedeki güvenliği ve istikrarı tehlikeye atmaktadır.

5- Washington’un, elçiliği Kudüs’e taşıma kararının özellikle Nakba gününde alınması, bu kararın Filistinlilerin haklarına karşı saldırıya odaklanıldığı ve bu haksız adımla dünya çapındaki Müslümanların, Arapların ve Hristiyanların kışkırtılmak istendiği görülmektedir. Bu karar ayrıca bölgede ve dünyada gerginliği artırmış ve çatışmalara yol açmıştır. Karar, uluslararası hukukun meşruiyetini hiçe saymıştır.

6- Guatemala’nın elçiliğini Kudüs’e taşıma kararını, en sert şekilde kınıyoruz. Üye devletlerin bu adıma karşı siyasi, ekonomi ve diğer alanlarda tüm gerekli yaptırımları uygulaması gerekmektedir.

7- Genel Sekreterliğin, benzer şekilde büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma niyeti olan ülkelerle iletişime geçerek konu hakkında tavsiyelerde bulunması, eğer bu işe yaramaz ise bu devletlere yönelik benzer yaptırımları uygulaması gerekmektedir.

8- BM, 1980 yılında aldığı 476 ve 478 sayılı kararları yürürlüğe alması gerekir. Tüm devletlere bu kararlara uyma çağrısında bulunuyoruz. Kudüs’ün uluslararası statüsünü, demografik yapısını ve bileşenlerini koruma altına alan 2017 sayılı Güvenlik Konseyi kararı, bu durumun hukuki olmadığını açıkça vurgulamaktadır.

9- ABD’nin kararını reddeden ve barışı destekleyen tüm ülkelere teşekkürü borç biliriz. Elçiliğin açılışına katılan devletleri de, bu adımlarının uluslararası hukuku çiğneme konusunda bazı çevreleri cesaretlendirdiği konusunda uyarmak isteriz.

10- İsrail’in, masum Filistin halkına yönelik uyguladığı sistematik suçları kınadığımızı ifade ediyoruz. BM Genel Sekreteri ve Güvenlik Konseyi’nden, acilen Gazze’de işlenen suçlara karşı gerekli tedbirleri almalarını ve uluslararası bir soruşturma kurulunun oluşturulması için gerekli adımları atmalarını talep ediyoruz.

11- Bir kez daha ‘Doğu Kudüs’ün, Filistin Devleti’nin başkenti olduğunu’ vurguluyoruz.