Mısır’ın başkenti Kahire’de, Cibuti Dışişleri Bakanı ve Arap Birliği Dönem Başkanı olan Mahmud Ali Yusuf başkanlığının yanı sıra Arap Birliği Genel Sekreteri Ebu Gayt’ın katılımıyla, ‘Arap Birliği Dışişleri Bakanları Olağanüstü Kudüs Toplantısı’ yapıldı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma ve ABD Büyükelçiliği’nin buraya taşınması kararını açıklamasından sonra, Filistin ve Ürdün’ün talebi ile gerçekleştirilen toplantıya 18 Arap ülkesi Dışişleri Bakanı katıldı.
Arap Birliği Dışişleri Bakanları Olağanüstü Kudüs Toplantısı sonrası ortak bildiri yayımlandı. Bildiride, “ABD Başkanı Donald Trump’ın açıkladığı karar hükümsüzdür, uluslararası hukukun ve BM kararlarının tehlikeli bir ihlalidir, hukuki bağlayıcılığı yoktur. ABD, Kudüs’e ilişkin kararını iptal etmeli” denildi.
Bildiride, Arap Birliği’nin toplantılarına devam edeceği ve gelişmeler ışığında gelecekte atılacak adımları belirlemek ve durum değerlendirmesi yapmak üzere bir ay geçmeden toplantı yapacağı, bu bağlamda dönem başkanı olarak Ürdün’de olağanüstü zirve gerçekleştirilmesinin gündemde olduğu belirtildi.
Cubeyr: ABD Kudüs kararından dönmeli
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil El-Cubeyr de, uluslararası kuralların ihlal edildiği bu adımın Suudi Arabistan tarafından kınandığını tekrar ederek, ABD’ye Kudüs kararından dönmesi için çağrıda bulundu.
“Başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti tanınmalı”
Arap Birliği Genel Sekreteri Ebu Gayt, “Bu adaletsiz karara verilecek en iyi cevap, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin tanınması olacaktır” diye konuştu.
Genel Sekreter, “Kudüs’ün statüsü uluslararası sözleşmeler ve BM kararları ile sabittir. Kudüs’te işgalci devletin egemenliğinin bulunmadığı söz konusu kararlarla teyit edilmiştir” dedi.
“Trump’ın Kudüs kararı bölgeyi şiddet, kaos ve istikrarsızlığa sürükler”
Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etmesinin, barış çabalarını baltaladığı, gerginlik ve kızgınlığı körüklediği, bölgeyi şiddet, kaos ve istikrarsızlığa sürüklediğine işaret edilen bildiride, ABD’nin Kudüs siyasetindeki bu dönüşüm, ‘Washington yönetiminin kendisini İsrail yanlısı bir noktada konumlandırdığı, barış sürecindeki arabuluculuk rolünden kendini azlettiği ve uluslararası hukukun çiğnendiği tehlikeli bir gelişme’ olarak nitelendirildi.
Kudüs’ün statüsünü değiştirmeye yönelik tek taraflı adımların, hak kazandırmayacağının vurgulandığı BM Güvenlik Konseyi kararlarına bağlı kalındığı ifade edilen bildiride, Kudüs’ün mevcut statüsünün korunması gerektiği belirtildi.
Tüm ülkelerin, 4 Haziran 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini tanımaya davet edildiği bildiride, şu ifadelere yer verildi, “ABD, Kudüs’e ilişkin kararını iptal etmeli ve uluslararası toplumla birlikte çalışarak, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasını taahhüt eden barışçıl bir çözüm aracılığıyla İsrail’i, tüm Filistin ve Arap topraklarındaki işgaline son vermeye zorlamalı.”
Arap Barış Girişimi Komitesi, Kudüs’teki gelişmeleri ele almak için bir eylem planı hazırladı
Bildiride yer verilen diğer kararlar da şu şekildeydi, “Arap Barış Girişimi Komitesi, Kudüs kararının doğuracağı siyasi sonuçların önüne geçmek için uluslararası toplum ve kuruluşlarla çalışacak bir komite kurmak üzere görevlendirildi.”
Bu bağlamda, Ürdün başkanlığında dün acil bir toplantı düzenleyen Arap Barış Girişimi Komitesi, Kudüs’teki gelişmeleri ele almak için bir eylem planı hazırladı.