Suudi Arabistan’ın Zahran şehrinin ev sahipliği yapacağı 29. Arap Zirvesi’nde sunulacak olan belge ve karar taslaklarını hazırlamak amacıyla yapılan Arap Birliği Dışişleri Bakanları’nın hazırlık toplantısı bugün başladı.

Diplomatik bir kaynaktan edinilen bilgilere göre, Irak’ın, zirvede sunulacak olan karar taslaklarına ‘Arap ülkelerinde ülke içinde yerlerinden edilmiş kişileri, özellikle de göç etmiş Iraklıları destekleme’ konusunda bir madde eklenmesini talep ettiği belirtildi.

Zirvede 18 taslak gündem madde üzerinde anlaşma sağlandı

Arap Zirvesi’nin taslak gündeminin 18 maddeden oluştuğu bilgisini veren kaynak, zirvenin ilk planında Ürdün’deki zirvenin raporları da dahil, kararlar ve taahhütlerin uygulanmasını takip eden heyetin faaliyet raporlarının ve Genel Sekreter’in ortak Arap eylemi hakkındaki raporunun yer alacağını söyledi.

Taslak gündeminde ayrıca, Filistin meselesi, işgal altındaki Kudüs şehrinde gerçekleşen İsrail’in ihlalleri ve Filistin Devleti’nin bütçesini destekleme konularının ele alınacağına değinen kaynak, Suriye krizi, Libya ve Yemen’deki durum, Sudan’a barış ve kalkınma desteği, Somali’ye destek, İran’ın, BAE ait adalar olan Büyük Tunb Adası ve Küçük Tunb Adası’nı işgali konularının da gündemde olduğunu söyledi.

Yine aynı kaynağa göre, Arap liderler, İran’ın Arap ülkelerinin içişlerine müdahalesi ve Irak’ın egemenliğini ihlal etmesinin yanı sıra Arap ulusal güvenliğini koruma, terörle mücadele ve Arap Birliği’ni geliştirme yollarını da tartışacaklar.

Arap Birliği Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Halid el-Habas, Arap Zirvesi’nin mevcut bölgesel durum ve siyasi, güvenlik ve ekonomik seviyelerde Arap işbirliğini destekleme ihtiyacının altını çizeceğini ve zirvenin ortada olan siyasi meseleler göz önüne alındığında özel bir önem taşıdığını söyledi.

El Habas, ayrıca İran’ın bölgedeki olumsuz müdahalelerinin de toplantının önemli maddelerinden birini oluşturacağını söyledi.

Arap ülkelerine yönelik tehditler ele alınacak

Öte yandan açıklama yapan Arap Birliği Genel Sekreterliği Sözcüsü Mahmud Afifi, zirvenin bazı kararlar yayınlanmasında, ayrıca Arap ülkelerindeki mevcut zorluk ve tehditlerin etkili bir şekilde ele alınmasını sağlayacak pozisyonların benimsenmesinde başarılı olacağını umduğunu belirtti.

Ortak ‘Arap Eylem Planı’nın temel taşı olan Suudi Arabistan toplantılarına dair güvenini ifade eden Afifi, zirvenin bölgedeki sorun ve krizlerle başa çıkmak için güçlü bir ivme ortaya koyacağını belirtti.

Trump’ın ,Kudüs kararı ana gündem maddelerinden biri olacak

Afifi, Filistin meselesinin, son dönemde Gazze’deki mevcut İsrail saldırılarının tırmanışı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın ‘Tel Aviv’deki ABD büyükelçiliğini Mayıs ayında Kudüs’e taşıma’ kararı ışığında büyük bir odak noktası olacağına dikkati çekti.

Afifi ayrıca, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın geçtiğimiz Şubat ayında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) ileri sürdüğü düşünce ve barış planının da ele alınacağını belirtti.

Husilerin, faaliyetleri masaya yatırılacak

Husi militanlar tarafından İran balistik füzeleriyle Suudi Arabistan topraklarına karşı yapılan saldırıların Arap zirvesi sırasında özel bir konuma sahip olacağını söyleyen Afifi, bu durumun sadece Suudi Arabistan’ın açıkça hedeflenmesi dolayısıyla değil, aynı zamanda son dönemde görünür bir hale gelen Yemen dışı çatışma çemberinin de genişlemesi dolayısıyla masaya yatırılacağını ifade etti.