Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde iki ülke arasındaki sağlam ilişkileri vurguladı.
Kral Selman bin Abdülaziz, Suudi vatandaşı Cemal Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasının araştırılması için ortak bir çalışma grubu kurulması önerisinin Erdoğan tarafından memnuniyetle karşılanmasına yönelik teşekkürlerini dile getirdi.
Krallık’ın kardeş Türkiye ile ilişkilerindeki karşılıklı isteğe dikkat çeken Kral Selman, hiç kimsenin söz konusu ilişkilerin sağlamlığına el uzatamayacağını söyledi.
Erdoğan da iki ülke ve iki kardeş halk arasındaki sağlam ve derin ilişkilere övgüde bulunarak bu ilişkileri güçlendirme ve geliştirme konusundaki istekliliğini dile getirdi.
Kral Selman ayrıca Bahreyn Kralı Hamad bin İsa el-Halife ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Bahreyn Kralı görüşme sırasında zarar vermeye çalışan herkese karşı Suudi Arabistan’ın yanında olduklarını vurguladı. Ayrıca Suudi Arabistan’ın politikasını ve egemenliğini zayıflatmaya çalışan herkesin kesin bir şekilde karşısında olacağını kaydetti. Suudi Arabistan’ın itibarını zedeleyecek her durumu reddettiğini vurgulayan Kral Selman da Hammad bin İsa el-Halife ve Bahreyn halkına kardeşlik duyguları için teşekkür etti.
Suudi bir yetkili kaynak dün yaptığı açıklamada ekonomik yaptırımlar, siyasi baskı veya yanlış suçlamalar yoluyla yapılacak herhangi bir tehdide karşı Krallık’ın net tavrını vurgulayarak sert bir şekilde karşılık verileceğini belirtmişti.
Washington’daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği de aralarında ABD’nin de bulunduğu bir dizi ülkeye Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasına ilişkin fevri davranmayarak hemen sonuç çıkarmadıkları için teşekkür etti.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed, Suudi Arabistan ile tam bir dayanışma içinde olduklarını vurgulayarak Suudi Arabistan’ın bölgesel güvenlik ve barışın tesis edilmesindeki rolü ile İslami ve uluslararası itibarına zarar verecek tüm girişimleri reddetti. Aynı şekilde Umman Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada da Suudi Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bildirinin yakından takip edildiği belirtildi. Umman Sultanlığı’nın gerçeğin açığa çıkarılması çalışmalarında Krallık’ın desteklendiğin belirtildiği açıklamada peşin yargılara varmamaları hususunda tüm taraflara çağrıda bulunuldu.
Mısır Dışişleri Bakanlığı da Kaşıkçı’nın kaybolmasına ilişkin ortaya atılan iddiaları endişeyle takip ettiğini dile getirerek, şeffaf bir soruşturma çerçevesinde gerçeği ortaya koymanın önemini vurguladı.
Yemen, Suudi Arabistan ile tam dayanışma halinde olduğu açıklamasında bulunurken Lübnan Başbakanı Saad Hariri de Krallık’ı hedef alan kampanyalar karşısında Suudi Arabistan’ın yanında olduklarını dile getirdi. Hariri “Suudi Arabistan’ın bulunduğu konum, onu bölgenin istikrarının kendisine emanet edildiği merkez ülkelerin saflarına koyuyor” ifadelerini kullandı.
Ürdün de gerçeklere dayanmayan kampanyalar ve söylentiler karşısında Suudi Arabistan’ın yanında olduğunu vurguladı. Gerçeğin soruşturulmasına ilişkin aklın ve bilgeliğin ön plana çıkması gerektiğini vurgulayan Suudi tutumuna destek verdiğini ile belirtti.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas yaptığı açıklamada daha önceden de olduğu gibi şu anda ve gelecekte de Krallık’ın yanında olduğunu dile getirirken Cibuti yönetimi de Suudi Arabistan’ı zayıflatmaya çalışan herkese karşı Krallık’ın yanında olduğunu duyurdu. Suudi Arabistan’ı hedef alan kampanyayı eleştirdi.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmed el-Useymin de Suudi Arabistan’a yönelik tehditlere karşı duruşu memnuniyetle karşıladı. Useymin “Suudi Arabistan’ın statüsü ve uluslararası ilişkilerdeki merkezi konumu onu taraflı medya tarafından dolaşıma sokulan şüphelerden arındırıyor” dedi.
Aynı şekilde Arap Birliği Genel Sekreterliği’ndeki resmi bir kaynak da siyasi hedeflere ulaşmak için yaptırımların kullanılması hususunun kurum tarafından reddedildiğini açıkladı.
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Dr Abdüllatif el-Zayani, Suudi Arabistan’a yönelik başlatılan medya kampanyasını kınadı ve medyada dolaşan yalan yanlış suçlamalar ile asılsız iddiaların gerçeklere dayanmadığını ve Krallık’a zarar vermeyi amaçladığını söyledi.
İngiltere, Fransa ve Almanya tarafından dün yapılan ortak açıklamada da Kaşıkçı’nın kaybolmasına ilişkin yürütülen soruşturmada Suudi-Türk ortak çabalarına destek verildiği kaydedildi.