Başbakan Binali Yıldırım ise terörle bağlantısı olduğu gerekçesiyle bir yıl önce gözaltına alınan Türk asıllı Alman gazeteci Deniz Yücel’in kısa süre içinde serbest kalma ihtimali olduğunu bildirdi. Ankara hükümeti, Yunanistan ile Ege Denizi’nde yaşanan ve Atina hükümetinin Türk Büyükelçisi’ni Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’na çağırmasıyla tırmanan gerilimin düşürülmesi için çabalarken, İtalya, Doğu Akdeniz’de sürdürdüğü doğalgaz arama çalışmalarına Türkiye tarafından müdahale edilmesi üzerine, Türkiye’ye doğalgaz çalışmalarına müdahale etmemesi uyarısı yaptı.

Yıldırım: Ege Denizi’ndeki sorun diplomasi ve diyalogla çözülmeli

Başbakan Binali Yıldırım, resmi ziyarette bulanacağı Belarus’un başkenti Minsk’e hareket etmeden önce Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında, Yunan mevkidaşı Çipras ile Ege Denizi’ndeki gerilimin diplomasi ve diyalog yoluyla çözülmesi konusunda hemfikir kaldıklarını söyledi.

Yıldırım, açıklamasında, şu ifadeleri kullandı; “Değerli mevkidaşıma ben şunu söyledim; ‘Her türlü sorunu diyalogla konuşarak, görüşerek çözebiliriz.’ Gerginliklerden uzak kalınmasının iki ülke ilişkileri açısından daha hayırlı olacağını açık sözlülükle kendisine ifade ettik. Birtakım sahada karşılıklı ithamlar var, ihlallerin gerek havada gerek denizde karasularında yapıldığına yönelik. Bir gerginlik veya çatışma riski tek taraflı olmaz. Bir ihlal varsa, karşı tarafta da ihlal olur. Dolayısıyla bu ihlallerin olmaması için sadece Türkiye’nin dikkatli olması gerekmiyor, aynı zamanda Yunanistan’da sahadaki aktörler de daha dikkatli olmalı ve hukuka uygun olarak hareket etmeleri, itilaf alanlarından uzak durmaları gerekir.”

Erdoğan: Kıbrıs Türklerinin Akdeniz’deki doğalgaz rezervinde payı var

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün yaptığı açıklamada, Yunan güçlerinin Ege Denizi’nde Türkiye karasularında bulunan kayalık adalara yaklaşması halinde askeri müdahalede bulunacaklarına işaret etmişti.

Kıbrıs konusuna da değinen Erdoğan, Kıbrıslı Türklerin Akdeniz’deki doğalgaz rezervinde payı olduğunu ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama çalışmalarını 2013 yılında KKTC ile Mısır arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde sürdürüldüğünü sözlerine eklemişti.

Yunanistan’dan Türkiye’ye şikayet

Yunanistan hükümeti, Türk Deniz Kuvvetleri’nin Ege Denizi’ndeki manevrasıyla Yunanistan’ın doğalgaz arama botlarıyla karşı karşıya kalmasıyla yaşanan sorun sonrası, önceki gün, Türkiye’nin Atina Büyükelçisi’ni çağırarak şikayetlerini iletildi. Türkiye’den iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkı sunmayan uluslararası kanun ihlallerini durdurulmasını talep etti.

İtalya Dışişleri Bakanı’ndan Çavuşoğlu’na uyarı

Türkiye’nin, Kıbrıs yakınlarında başka ülkelerin doğalgaz arama faaliyetleri sürdürmesine itiraz etmesi ve İtalyan ENI şirketine ait Saipem 12000 adlı doğalgaz arama gemisi ile Türk Deniz Kuvvetleri’nin karşı karşıya kalması sonrası İtalya Dışişleri Bakanı Angelino Alvano, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na, İtalya’nın Kıbrıs sahilleri karşısında doğalgaz arayan ENI şirketine ait gemilerin engellenmesi konusunun çözüme kavuşturulmasını istediğini bildirdi.

İtalya Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan yazılı açıklamada, iki Bakan’ın Kuveyt’te düzenlenen uluslararası DEAŞ karşıtı savaş toplantısında yaptıkları görüşme esnasında, “iki ülke arasındaki güven ilişkisinin korunması gerektiği hususunda hemfikir kaldığı” bildirildi.

Basında yer alan haberlere göre, İtalya, ENI şirketi tarafından sürdürülen doğalgaz çalışmalarının korunması amacıyla Doğu Akdeniz’e Fırkateyn göndermeye hazırlanıyor.

La Republica gazetesinin yayınladığı haberde, İtalya’nın bölgeye NATO operasyonlarına da katılan F-575 Fırkateyni’ni göndereceği ifade edildi.

Kıbrıs ve Mısır arasında imzalanan anlaşma kanunsuz

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Kıbrıs ve Mısır arasında imzalanan deniz anlaşmasının kanunsuz olduğunu bildirerek, hiçbir ülkenin bölgede doğalgaz arama hakkı olmadığını dile getirmişti. Çavuşoğlu’nun açıklamasına cevap veren Mısır Dışişleri Bakanlığı ise Mısır’ın Doğu Akdeniz’deki egemenlik hakkına vurgu yapılarak, Kıbrıs ile imzalanan anlaşmanın Birleşmiş Milletler (BM) yasaları çerçevesinde olduğunu belirtmişti.

Yıldırım’dan Deniz Yücel açıklaması

Öte yandan, Başbakan Yıldırım, Türkiye’de tutuklu Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel ile ilgili olarak da hükümetin değil, yargının karar verdiğini ifade ederek, “Ümit ederim kısa sürede serbest kalmış olur. Kısa sürede içinde bir gelişme olacağı kanaatindeyim” ifadesini kullandı.

Yıldırım, Yücel’in en azından hakim karşısına çıkacağını ve her duruşmanın serbest kalması için bir fırsat olacağına işaret ederek, ”Türkiye’de hukuk kuralları geçerlidir. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde davalara ilişkin mahkemeler karar verir. Biz hissettiklerimizi, düşüncelerimizi söyleyebiliriz. Ancak kendimizi mahkemelerin yerine koyamayız” şeklinde konuştu.

Ankara yönetimi, 1999 yılından beri ABD’nin Pensilvanya eyaletinde ikamet eden Fethullah Gülen’e bağlı cemaatin arkasında durduğunu iddia ettiği 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişimine katılan subaylara Almanya tarafından sığınma hakkı verilmesine yönelik şiddetli eleştirilerde bulunuyor.

Tutuklu gazeteci Deniz Yücel, avukatları aracılığıyla Alman haber ajansına verdiği yazılı röportajda, serbest bırakılması konusunun uluslararası anlaşmalar ya da darbeci subayların iadesi konusuyla ilişkilendirilmemesini talep etti.

Büyükelçi’nin, Demirtaş’ın davasına katılmasına izin verilmedi

Almanya Büyükelçiliği tarafından, dün yayınlanan açıklamada, Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann’ın, Halkların Demokrasi Partisi (HDP) eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın mahkeme oturumuna katılmasının engellendiğini bildirdi.

Teröre destekle suçlanan HDP eski Eş Başkanı Demirtaş, 2016 yılının Kasım ayında tutuklu yargılanmak üzere cezaevine konmuştu. Türkiye, HDP’yi terör örgütü olarak tanımladığı PKK’nın siyasi kolu olmakla suçlarken, Demirtaş ve partisi, tutuklanmadan önce Erdoğan’ın en önemli siyasi rakiplerinden biri olarak gösteriliyordu.

Başbakan Yıldırım, dün yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Almanya’dan PKK’ya dair tavrını değiştirmesini beklediğini ifade ederek, Almanya’nın PKK’ya yönelik olumlu tavrından vazgeçmesi iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi noktasında umut vereceğini söylemişti.