Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Batı, Fetih ve Hamas arasında mutabakat konusunda bir ikilemle karşı karşıya | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Kahire’de imzalanan tarihi Filistin Uzlaşı Anlaşması’nın başarıya ulaşması, İsrail’in düşmanı sayılan ve dünyadaki birçok ülkenin terör örgütü olarak sınıflandırdığı Hamas hareketi konusunda Uluslararası Toplum için bir ikilem oluşturacak.

İsrail, ABD, Avrupa ve BM, Hamas ve Fetih arasındaki müzakereleri yakından takip ediyor. Gazze Şeridinin yönetimi için 1 aralık tarihinde Filistin Otoritesine tam sorumluluk vermek üzere Mısır gözetiminde anlaşmaya varılmıştı.

İki taraf aynı zamanda tek bir hükümet kurmak için çalışacak. Hamas sonunda, İsrail’in barış görüşmelerindeki ana müzakere ortağı olan Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) katılabilir.
Fransız Haber Ajansı’na göre, 2008’den bu yana İsrail’le 3 savaşa giren Hamas’ın askeri kanadının ‘İzzeddin el-Kassam Tugayları’nı dağıtacağına dair hiçbir işaret bulunmuyor. Batılı diplomatlar ise 10 senedir süren bölünmeyi sona erdirme ihtimalini memnuniyetle karşıladılar. Ancak Hamas’ın resmi Filistin hükümetine dâhil olmasından endişe duyduklarını da dile getirdiler.

Hamas’tan İsrail’i tanımalarını istiyorlar

İsrail, ABD ve AB; Hamas hareketini terör örgütü olarak değerlendiriyor ve İbranilere karşı silahlı mücadeleden vazgeçmesini ve İsrail’i tanımasını talep ediyor.

Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre, Kahire’de imzalanan anlaşma, ABD Başkanı Donald Trump’ın İsraillilerle Filistinliler arasında duraklama sürecine girmiş olan barış görüşmelerine devam etme planlarını zorlaştırabilir. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya göre de, Fetih ve Hamas arasındaki uzlaşma, barışı daha da zorlaştırıyor. Netanyahu, İslami Hareketin Gazze Şeridini şiddeti teşvik ederek kontrol altına aldığını savunarak, “Katillerle uzlaşmak, ancak problemin bir parçası olabilir, çözümün değil. Hamas’a katılıma değil, barışa ‘evet’ diyorlar” ifadelerini kullandı. Batılı Diplomatlar ise Hamas üyelerinin dâhil olduğu hükümetle çalışmaya devam etmelerini sağlayacak olası çözümlerin bulunduğunu söyledi. İsmini vermek istemeyen bir diplomat, “Hamas’ın bir gecede şiddeti terk ettiğini hayal etmek zor. Ancak Hamas tarafından desteklense bile hükümetle çalışmamıza izin veren bir uzlaşmaya varmak mümkün,” açıklamasında bulundu.

Gazze’ye birkaç saat elektrik veriliyor

BM Genel Sekreteri António Guterres, anlaşmanın Gazze Şeridinin acısını hafifletmeye katkıda bulunabileceğini söyledi.

Hamas, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı ‘Fetih’ üyelerinin sürülmesinden sonra 2007’de Gazze Şeridi’ni kontrolü altına almıştı. İsrail de, 10 yıldır, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi’ne hava, kara ve deniz yoluyla saldırılar düzenliyor. Gazze Şeridi’ne günde yalnızca birkaç saat elektrik veriliyor; kirlilik ve işsizlik oldukça yüksek seviyede.

Gazze Şeridi’nin Filistin Otoritesi Hükümeti’ne teslim edilmesi, felç edilen altyapının geliştirilmesi için barikatın kaldırılmasına ve uluslararası finansmanın açılmasına yardımcı olacak.
Mutabakat ile ilgili olarak, Siyasi Analist Gassan Hatip Fransız Haber Ajansı’na (AFP) şöyle bir açıklamada bulundu, “Kısmen başarılı olacak; siyasi ve güvenlik dosyasında ve seçimler üzerinde başarılı olamayacaktır. Benim görüşüme göre, bakanlık çalışmaları gibi devlet dosyaları üzerinde başarıya ulaşacaktır. Çünkü Hamas’a göre, yönetimin yükü Hamas’ın popülaritesini ve prestijini etkilemekte. Bu yüzden yükten kurtulmak istiyor. Yönetimi, Fetih ve Filistin Yetkililerinin kucağına bırakmak istiyor. Böylelikle eleştirileri ve kusurları Fetih hareketine yöneltmeyi düşünüyor, Hamas’a değil.”
Hatib, “Bu, Hamas’ın sunduğu tek imtiyaz sözü” vaadinde bulundu; “Uzlaşma, sivil sorumlulukların ve Gazze’deki sivil hakimiyetin yükünü aşmayacak” dedi,” dedi.

Bir Avrupalı diplomat ise, Hizbullah’ın askeri kanadını hükümetten bağımsız olarak sürdürmesine benzer başka bir durumu kabul etmek konusunda temkinli olunacağını söyledi. Diplomat ayrıca: “Büyük altyapı projelerine ve finansmanına başlamadan önce Hamas’ın güvenlik güçlerini açıkça terk ettiğini görmek istiyoruz. Anlaşmanın imzalanmasından sonra İsrail, herhangi bir uzlaşmanın uluslararası sözleşme ve koşullara bağlı olması gerektiğini söyledi. Bunların başında ise, İsrail’in tanınması ve Hamas’ın silahsızlandırılması yer alıyor.” İfadelerini kullandı.

ABD 75 milyon dolar yardım sağladı

ABD yasaları ise, belli terör örgütleri için maddi desteği ya da kaynakları yasaklıyor. Bu durum, Hamas’ın desteklediği Filistin hükümetinin finansmanını bir hayli zorlaştırabilir. ABD, Filistin Hükümetinin en büyük donörlerinden biri sayılıyor. Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre, bu yılın ocak ve ağustos ayları arasında yaklaşık 75 milyon dolar yardım sağlamıştı. Ancak Batılı diplomatlar, Hamas bir parçası olmasına rağmen, hükümetin desteklenebileceği yollar olduğunu belirtiyor.

Bir plan çerçevesinde, bakanlar Hamas’a üyelikten vazgeçiyor ve hareket bunu yapmasa bile dörtlü komitenin ilkelerine uyuyorlar.

Başka bir batılı diplomat ise, “Atanan bakanlarla doğrudan görüşmeler yapıp yapmamamız gerektiğini bilmiyorum. Ancak genel olarak hükümetle birlikte çalışabiliriz,” açıklamasında bulundu. Daha önce başarısız olan mutabakat anlaşmalarında da benzer planlar öngörülmüştü. Ancak önceki İsrail Büyükelçisi olan Alan Becker, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Hamas silahsızlandırılmadıkça böyle bir anlaşma Yahudi Devleti tarafından reddedilecektir” ifadelerini kullandı. Becker ayrıca, “Tüm taraflar, anlaşmanın nasıl uygulanacağını bilmek için henüz erken olduğunu söylediler” dedi. Daha önce yapılmış birkaç mutabakat anlaşması başarısızlığa uğramıştı.