Batı ülkelerinden üst düzey askeri yetkililer İsrail’de mevkidaşlarıyla bir araya geldi. Tel Aviv’de gerçekleşen görüşmelerde Hizbullah’ın gücü değerlendirmek için görüşmeler gerçekleştirdi. Bu bağlamda İsrail-Hizbullah arasında üçüncü bir savaşı önlemek üzere bir dizi fikir öne sürüldü.
Generaller, askeri uzmanlar ve stratejistlerden oluşan grup, İsrailli siyasi ve askeri yetkililerin yanı sıra ABD, İngiltere, Almanya, Avustralya ve İtalya ordularından kıdemli subayların aralarında bulunduğu “Üst Düzey Askeri Grup’a (High Level Military Group – HLMG) bağlı. Söz konusu grup, “Hizbullah Terör Ordusu: Üçüncü Lübnan Savaşı’nı Nasıl Engelleriz” başlıklı bir rapor hazırladı.
Raporda Lübnanlı bir kuruluşun nasıl geliştiğine ve bir devletinkine benzer askeri kabiliyetleri olan silahlı güç haline nasıl geldiğine değinildi. Ayrıca Hizbullah’ın 25 bin Şii savaşçıyı bünyesinde barındırdığı belirtilirken bunların 5 binine İran’da gelişmiş ve yoğun askeri eğitimler verildiği kaydedildi. Hizbullah’ın gücünün büyük oranda füze ve mermi cephaneliğine dayandığı belirtildi.
Raporu hazırlayanlara göre Hizbullah’ın silah envanterinde Katşuya roketi de var. Örgütee ayrıca 60-80 kilometreye kadar ulaşan binlerce Fecr-5 türünde İran füzesi, B-302 türünde Suriye füzesi, Fatih 110 ve Zilzal 2 türlerinde İran füzeleri ile yaklaşık 250 km menzilli M-600 cinsi Suriye füzesi bulunuyor. Raporda, Hizbullah’ın tüm İsrail’i tehdit edebilecek kapasitede Scud C veya Scud D füzeleri olup olmadığı bilinmiyor.
Raporda, İsrail askeri kaynaklarının, Hizbullah’ın GPS algılayıcısı vasıtasıyla füzeleri hedef aldığını iddia ediliyor. Bu bağlamda “Bu gelişme çok önemlidir. Zira Hizbullah, enerji santralleri, limanlar, havaalanları ve altyapı gibi diğer önemli stratejik hedefleri vurmasını sağlayacaktır” ifadeleri kullanıldı. Rapora göre, bu amaçla Hizbullah, büyük çaplı istihbarat çalışmaları yürütüyor. İsrail’de yaşamsal ve hassas altyapıları kapsayan büyük bir bilgi bankasına sahip birimler de dâhil, tüm bilgiler ajanlar vasıtasıyla toplanıyor ve hava kontrolü denetleniyor.
Hazırlanan raporun İsrail kaynaklarına dayandırdığı bilgilere göre, Hizbullah savaşçıları Kalaşnikof tüfekleri, gelişmiş RPG 29 füzeleri ve 5 km’lik hassas Kornit tankı füzeleri ile silahlandırılmış durumda. Suriye’deki Hizbullah savaşçılarının operasyonel deneyiminin ise örgütün kabiliyet alanının genişlemesinde büyük ölçüde etki ettiği kaydediliyor. Aynı şekilde savaşçıların, T-72, T-80 cinsi Rus tanklarının yanı sıra Suriye ordusuna bağlı BPM-3 ve Lübnan ordusuna bağlı M-113 cinsi tankların kullanımı konusunda da uzmanlaştığı kaydediliyor.
Raporda dikkat çekilen bir diğer husus da Hizbullah’ın gözetim amacıyla yüzlerce uçak kullandığı, bu uçakların 40 – 50 kg arasında değişen patlayıcı madde yüklü onlarca cephane yüklü olduğu. 2005 yılı itibariyle Hizbullah’a bağlı ve İran yapımı sekiz uçak, İsrail hava sahasına girdi. Aynı şekilde, örgütten onlarca militan da İran’ın İsfahan şehrinde yolcu uçaklarının kullanımına dair iki yıllık eğitim aldı.
Raporda İkinci Lübnan Savaşı’ndan bu yana Hizbullah’ın İran’dan SA-18 SA-17 SA-22 cinsi hava savunma sistemini kaçak yollardan ülkeye sokarak envanterine kattığı iddia ediliyor. Rapora göre, Hizbullah’ın savaş gemileri yok, ancak İsrail donanmasına tehdit oluşturabilecek ciddi bir geniş deniz gücü var. Öyle ki 35 ila 300 kilometreye kadar uzanan deniz füzeleri olduğu belirtiliyor.
Hizbullah’ın onlarca balistik füzeye sahip olduğu da raporda verilen bir diğer bilgi. Hizbullah’ın sahip olduğu bu cephaneliğin, Akdeniz’deki doğalgaz alanının yanı sıra İsrail ticaret yollarını savunma görevi üstlenen deniz donanması için de büyük bir tehdit oluşturduğu kaydediliyor.
Ayrıca Hizbullah’ın İsrail ordusunun özel iletişim sistemini engelleme yeteneğine ve İsrail’in şifrelenmiş iletişimine dair anahtarlara sahip olduklarından şüphe edildiği bildiriliyor. Raporda son yıllarda Hizbullah’ın gömülü fiberoptik kablolar ve gizli kameralar dâhil, Lübnan’daki İsrail istihbaratını takip girişimlerinde bulunduğu ifade ediliyor. Örgütün ayrıca İsrail için casusluk yapan 100’den fazla kişiyi de tutukladığı kaydediliyor.
İsrail’in tahminlerine göre, Hizbullah güney Lübnan’daki Şii köylere garnizonlar kurarken, her bir köye nüfusunun yüzde 10’u kadar savaşçı konuşlandırdı. Bazı evlerde savaş sistemleri, askeri teçhizatlar ve çeşitli tüneller bulunuyor. Ayrıca ağır silah yataklarına erişim, pusu, kaçırma ve sivil bölgelere çekilme durumlarında kullanılabilecek birçok geçişin de bulunduğu kaydediliyor.