Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Berri, seçimlerde kullanılan mezhepçi dili eleştirdi | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Lübnan Temsilciler Meclisi Başkanı Nabih Berri, seçim kampanyalarında kullanılan mezhepçi dili eleştirdi. Ülkenin güneyindeki Sayda kentinde Evanjelik Okulu öğrencilere hitabı esnasında Berri “Müslüman ya da Hristiyan olsun grupçu dil kullanan ve bunu bir istismar aracı yapanlar gerçek dindar değillerdir. Çünkü hakiki Müslümanlıkta, Hristiyanlıkta mezhepçi ve dinci ayrımcılığı reddeder” diye konuştu.

Meclis Başkanı nisbi temsilli seçim sistemi hakkındaki görüşünü şu şekilde ifade etti “Yargı temelli seçim kadroları, bölünmelere sebep oluyor. Lübnan için gerçek mutabakatın yolu nisbi temsilli seçim sisteminden geçer”.

Konuşmasının devamında Berri “Mevcut yasadaki olumlu sonuç, seçim yasasına göre, Lübnan’ın ilk defa seçim aşamasından çoğunluk yasası temelinde bir seçim aşamasına geçmesidir. Lübnan’a dayalı bir seçim yasasını tek bir seçim bölgesi olarak geliştirmek için bunu ilerletmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Şu anki yasa hakkında Berri “Eğer bu yasa bugünkü haliyle kalırsa Lübnan’a çok ciddi tehlikeler arz eder. Bir sonraki aşamada Planlama Bakanlığının bu çalışmaları reforme etmesi ve yolsuzlukla mücadele için gereken girişimlerde bulunması gerekiyor” diye konuştu.
Öte yandan, Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri yaptığı konuşmada “Suriye’yi hedef alan herhangi bir askeri müdahaleden kaynaklanabilecek ciddi etkiler” konusunda uyardı. Bu konudaki endişesini dile getiren Başkan “Öncelikle bölgenin istikrarı ve birliği zarara uğrayacaktır. Olan yine kardeş Suriye halkına olacak. Kanları dökülecek, tahrip edilecekler ve yerlerinden olacaklar” diye konuştu.

Berri öğrencilere yaptığı konuşmada “Tek bir ulusal potada tüm mezhep ve din mensuplarının bir arada yaşadığı Lübnan için endişelenmiyorum. Kimsenin, yeni parlamentoyu başka bir projeye sürükleyemeyeceğinden eminim” dedi.

Lübnan’daki seçim yasası tartışmaları

Lübnan’da beş yılda bir yapılması gereken genel seçimler en son 2009’da yapılmış, 2014’te sağlanan ittifakla yeni cumhurbaşkanı seçildikten sonra genel seçimlere gidilmesi kararlaştırılmıştı. Ancak meclis bu tarihten itibaren yaklaşık iki buçuk yıl boyunca, bir türlü Cumhurbaşkanını seçememiş ve bunun üzerine meclis görev süresini 3 kez uzatmak zorunda kalmıştı.

Lübnan Meclisinde 31 Ekim 2016’de düzenlenen 46. oturumun ikinci turunda 83 vekilin oyunu alan Mişel Avn’ın Lübnan’ın 13. cumhurbaşkanı olmasının ardından, ülkenin en önemli sorunu yeni seçim yasası oldu.

“1960 yasası” olarak bilinen seçim sisteminde değişikliğe gidilmesi ve seçime katılan partiler ya da adaylar arasında en çok oyu alanın seçimi kazandığı “çoğunluk sistemi” yerine nisbi temsilli seçim sisteminin getirilmesi tartışmaları, Lübnan’ı yeni bir siyasi krizin eşiğine getirdi.

Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 12 Nisan’da, parlamentonun görev süresinin uzatılması ve yeni seçim yasası konularının tartışıldığı Meclis oturumunu bir ay süreyle erteledi.

Lübnan meclisindeki dağılım

Lübnan’daki farklı dinleri ve mezhepleri karşı karşıya getiren iç savaşı 1989 yılında sonlandıran Taif Antlaşması gereğince Lübnan Meclisindeki 128 Milletvekili koltuğu, Müslümanlar ve Hristiyanlar arasında yarı yarıya paylaştırılıyor.

Meclisteki son durumda Hristiyanlar 34, Maruni 14, Rum Ortodoks 8, Rum Katolik 5, Ermeni Ortodoks 1, Ermeni Katolik ve 2 diğer Hristiyan azınlıklar şeklinde yer alıyor. Müslüman kontenjanında ise 28 Sünni, 28 Şii, 8 Dürzi, 2 Nusayri bulunuyor.

14 Mart Bloku, eski Başbakan Refik Hariri’nin 2005’te suikast sonucu öldürülmesinin ardından oğlu Saad Hariri önderliğinde kuruldu. Bu grubun içinde Batı yanlısı ve Suriye karşıtı partiler yer alıyor.

8 Mart Bloku’nda ise Suriye’deki rejim yanlısı Şii Hizbullah, Emel Hareketi, Hristiyan Maruni Özgür Yurtsever Hareketi, Suriye Sosyalist Milliyetçi Partisi ve Ermeni Taşnak Partileri bulunuyor.