Lübnan’da istifa eden hükümetin Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Yusuf Finyanus, Beyrut’ta bulunan Refik Hariri Uluslararası Havaalanı yolcularından, aşırı kalabalık nedeniyle özür diledi. Finyanus, kendisinin ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün olanlardan sorumlu olmadığını da belirtti.
Finyanus, sefer sayısının zirveye ulaşmasıyla birlikte geçtiğimiz ay süresince ve bu ayın ilk günlerinde havalimanında yaşanan kaos ve izdiham nedeniyle yolcuların maruz kaldığı sıkıntılardan kimseyi sorumlu tutmadı. Şiddetli siyasi atışmalar ve karşılıklı yolsuzluk suçlamaları arasında sosyal paylaşım siteleri ve haber bültenleri, siyasi muhaliflerin (Süleyman Franciye’nin liderliğindeki Marada Hareketi Partisi) havaalanından sorumlu Bayındırlık ve Ulaştırma bakanlığını “işlevsiz” bir bakanlık olarak nitelendirmesine ve Bakan Finyanus‘un adını karalamasına tanık oldu.
Kapasiteyi aşan yolcu sayısı nedeniyle izdiham yaşandı
Faturayı ödeyenler ise yolcular oldu. Şarku’l Avsat’a konuşan bir yolcu, işlemler için neredeyse Dubai’ye uçuş süresi kadar vakit harcadığını söyledi. Söz konusu yolcu, şu açıklamaları yaptı:
“Güvenlik görevlileri, yolcuların birer birer geçmesini sağlamak yerine izdihama neden oldular. Kaos caddeden başlıyor ve trafik sıkışıklığı birkaç kilometre uzuyor, çünkü yolcuları getirenler, onları indirmek için yolun ortasında duruyor, trafik polisi ise hiçbir şey yapmıyor. Bavulları taşımak için yeterli araç yok ve X-ray cihazlarının yanında küçük eşyaları koymak için bir yer de yok. Eşyalarını teslim etmek isteyenlerin oluşturduğu sıra, son derece kalabalıkken diğer bölüm boştu. Yolculara verilen talimatlar çelişkiliydi. İç güvenlik talimatları ile kamu ve gümrük güvenliği talimatları arasında uyuşmazlık varmış gibiydi. Yolculuk saati yedi buçuktu. Saat yedi buçukta işlemleri tamamlayıp uçağa ulaşabildik. İşlemler yaklaşık üç saat sürdü.”
Havaalanının genişletilmesi, bakımı veya değiştirilmesi için mali kredi yok
Sorunlar sadece izdihamla sınırlı değil. Havaalanı birtakım sorunlarla karşı karşıya ve yaşanan kriz, çok yönlü. Bir havaalanı yetkilisi, Şarku’l Avsat’a şu ifadeleri kullandı: “Bu tesis, Lübnan’ın diğer bölümleri gibi yolsuzluk, sınıfçılık, hisse hisse bölüşmeden ve idari rutinden muzdarip.”
Suriye’deki savaşın başlamasıyla birlikte Suriyelilerin Beyrut Refik Hariri Uluslararası Havalimanı’nı kullanması nedeniyle kapasite krizinin arttığına işaret etti.
Mevcut sorunlar yaşanmasaydı, şu anda planlandığı gibi yılda 6 milyondan fazla yolcunun kullanımı için Beyrut Refik Hariri Havaalanı genişletilecekti veya Lübnan’ın kuzeyindeki (Qubaiyat) havalimanının onarılması, Beyrut’ta bulunan Refik Hariri Havaalanı’ndaki izdihamı hafifletecekti.
MEAS Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü ve eski Milletvekili Gazi Yusuf, konu hakkında şunları söyledi:
“Sorumlu bir bakım şirketi olarak görevimizi eksiksiz şekilde yapıyoruz. Ama bazı ekipmanların garanti süresini geçti, bu yüzden çalışmıyor. Bunun nedeni, onları tamir edecek ya da değiştirecek mali kredilerin olmaması. İki yıl önce, klimaları şirketin kendi hesabından kurmak zorunda kaldık. Ulaştırma ve maliye bakanlıklarının bize fon sağlamaları gerekiyor. Ama biz bu bakanlıklardan hiçbir şey almıyoruz. Faturaları, ödemeyen yetkili resmi makamlara sunuyoruz. Kredi sağlanmamasının nedeni, şu anda sözleşmenin dışında olmamız. Askıya alınması mümkün olmayan işler var. Çözüm bulunmayan kilit bir durumdayız. Havalimanında sürekli bozulma tehlikesi olan tesisler var, bazıları 1994’ten beri kullanılıyor ve değiştirilmesi gerekiyor, fakat sürekli kredi yok cevabını alıyoruz. Yılda yaklaşık 80 milyon dolara ihtiyacımız var.”
Gazi Yusuf, devlet hazinesine yılda yaklaşık 300 milyar dolar katkı sağlayan havalimanına verilen kredilerin 18 milyarı aşmamasını tuhaf bulduğunu belirtti. Yusuf, “Oysa bakım ve geliştirme maliyetleri çok daha fazlasını gerektiriyor. Ancak sorumlu tutulan hiç kimse yok” dedi.
Yusuf, israf ve yolsuzluk iddialarını reddetti ve şöyle konuştu:
“Şirket, bizi finanse etmesi gereken taraflardan ayrı olarak ihtiyacımız olan şeyleri güvence altına almak için Ortadoğu Havayolları ve Lübnan Bankası sayesinde yıllardır direniyor. Şirket sorumluluklarını yerine getirmeye devam edecek. Yolcular tarafından fark edilmeyen ancak havaalanının çalışması için hayati önem taşıyan pek çok şey var. Elektrik kesilirse, bir felaket olur. Uçaklar için köprüler yaptık, böylece yolcular köprülerden geçip içeriye ulaşabiliyor. Müsamaha gösteremeyiz ya da ihmal edemeyiz, aksi takdirde felaket olacaktır. Havalimanı ekipmanının kalitesi ve inşası sırasındaki kapasitesi, en az 50 yıl iyi bir hizmet vermesi için yeterliydi. Havaalanının inşasına katkıda bulunan firmalar kendi alanında önde gelen şirketlerdi.”