Afrika ülkelerinin sorunları, Fas’ın Asila kentinde ilki düzenlenen çalıştayda masaya yatırıldı.

Fas’ın kuzeybatısında, Atlas Okyanusu kıyısında bulunan Asila kentinde Afrika ulusları arasında dün yapılan birinci Asila çalıştayında, Afrika halklarının ülkelerindeki karar alma mekanizmalarına katılamaması, Mağrib Birliği’nin işlevsiz kalması, siyasilerin kültürü geri plana atması gibi sorunlar üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.

Çalıştayda, 1950’li yıllarda ulusal istiklal için mücadele veren örgüt liderleri tarafından ortaya atılan ve daha sonra Fas ve Somali’nin öncülüğünü yaptığı Daru’l Bayda platformu ile Menrufiye Platformu tarafından savunulan Afrika’daki toplumsal katılım çalışmalarının geride bıraktığı süreç ele alındı.

Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) eski Başkan Yardımcısı Jean De Dieu Somda, çalıştayda yaptığı konuşmada, Afrika Birliği kuruluş bildirgesinin hazırlanmasının, Afrikalı liderleri hedeflerini gözden geçirmeye iterek, 1999’da 2025 yılına kadar ortak Pazar kurma fikrine yönelmelerini sağladığına dikkat çekti.

Somda, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Afrika ortak pazarı kurma hedefinin mümkün olmadığını düşünüyorum. Bu hedefe giden yol, Afrika’da ekonomik ve bölgesel birlikleri güçlendirmek ve Afrika’da ambargoların olmadığı bölgeler oluşturmaktan geçiyor. Bununla birlikte bölgesel entegrasyon da güçlendirilmeli. Ancak bugün Mağrib Birliği gibi oluşumlar halen pasif durumda.’’

Afrika liderlerinin geçtiğimiz Mart ayında, Afrika ortak pazarının kurulması hususunda Afrika serbest ticaret bölgesi anlaşması imzalayarak önemli bir adım atmak istediğini belirten Somda, Nijerya, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Mısır’ın anlaşmadan çekilmesiyle bu girişimin de başarısız olduğunu hatırlattı.

Konuşmasında Afrika’daki girişimlerin neden her seferinde başarısız olduğunu sorgulayan Somda, başarısızlığın sebebini, ‘bu tarz girişimlerin toplumsal tabandan yoksun halde ve sadece liderler seviyesinde gerçekleştirilmesi’ olarak değerlendirdi.

‘’Mağrib Birliği’nin durumu kaygı verici’’

Fas Kralı Altıncı Muhammed tarafından görevlendirilen Yusuf el-İmrani de çalıştayda yaptığı konuşmada, Mağrib Birliği’nin içinde bulunduğu durumdan üzüntü duyduğunu ifade ederek, “Benim de içinde bulunduğum bu birliğin durumu gerçekten kaygı verici. Hepimizin bildiği bazı sebeplerden dolayı Mağrib Birliği durağanlaştı. Birlik, kalkınma ve ilerlemeye herhangi bir katkı sağlamıyor” şeklinde konuştu.

Fas Kralı’nınAfrika entegrasyonunun gerçekleştirilmesini istediğini belirten el-İmrani, Kralın bunun için gerekli bütün imkanların sağlanması talimatını verdiğini sözlerine ekledi.

Mısır’ın Afrika Birliği Daimi Temsilcisi Ahmed Huccac ise çalıştayda yaptığı konuşmada, Afrika entegrasyonu için ‘koordinasyon’ ve ‘kapsamlılık’ kelimelerinin anahtar kelimeler olduğuna işaret ederek, Afrika ülkelerinde siyasi kapsayıcılık ve koordinasyonun çok zayıf olduğunu dile getirdi. Her ülkenin kıta dışındaki yatırımlara yöneldiğini belirten Huccac, Afrika mallarına yatırım yapılmasının entegrasyonu güçlendireceğinin altını çizdi.

Yatırımları çekmek için Afrika ülkeleri arasında güven siyaseti oluşturulması tavsiyesinde bulunan Huccac, kitap ve film tercümeleriyle Afrika ülkeleri arasındaki kültürel alışverişin artırılması gerektiğini kaydetti.

Çalıştayda konuşma yapan Avrupa Birliği’nin (AB) Afrika Sahel Bölgesi Özel Temsilcisi Angel Losada Fernandez de Mağrib Birliği’nin işlevsizliğinden ve Afrika entegrasyonuna yaptığı olumsuz etkilerden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Fernandez konuşmasında, “Çölde herkesin bildiği bir atasözü vardır: Kervan, en yavaş devenin hızıyla ilerler. Bizim iki yavaş devemiz var; Afrika Sahel Birliği ve Mağrib Birliği. Bu ikisi çok geç hareket ediyor ve bu sorunu çözmeliyiz” ifadelerini kullandı.