Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

‘Bisikletli berber’, Beyrut sokaklarında tıraş yapıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Başında eski bir hasır şapka ve beyaz gömleğinin üzerindeki lacivert pantolon askısıyla ‘Ebu Tavil’, Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta pedal çeviriyor. ‘Bisikletli berber’, cadde cadde dolaşarak kaldırım kenarında tıraşını yapacağı yeni müşterisini arıyor. Bu, insanların modern Lübnan’da görmeye pek alışık olmadığı bir manzara…

Ebu Tavil’in iyi bir tıraş için ihtiyacı olan her şey bisikletinin arkasına yerleştirdiği sepette mevcut: Makas, tarak, elektrikli tıraş makinesi ve fırça.

Beyrut’un güneyindeki hareketli Burj el Barajne bölgesinde pedal çeviren 18 yaşındaki mobil berber, ‘’Bu çok güzel bir fikir, çünkü çok eski bir gelenek’’ diyor.

Ebu Tavil genç berberin lakabı; Tavil Arapça’da ‘Uzun olan kimse’ anlamına geliyor. Gerçek adı ise Muhammed Halid Cahcah.

‘’İnsanlar bu fikri sevdi. Ben de eskiye dair her şeyi seviyorum. Eğer bir gün berber dükkânı açma imkânım olursa bu kesinlikle vintage bir yer olur’’ diyor Muhammed.

Aslında mobil berberler geçmişte Beyrut’ta oldukça yaygındı, ancak zamanla berber dükkanları daha popüler hale geldi.

Ebu Tavil ise her ikisinde de çalışıyor; gününün büyük bir kısmını bir berber dükkanında geçirirken, işi bitince bisikletine binip yola koyuluyor.

Yolda görenlerin bir kısmı onu tıraş olmak için durdururken, bazıları tanışmak ve sohbet etmek için alıkoyuyor.

Berberlik için okulu bıraktı

Çocukluğundan beri berberliğe meraklı olduğunu anlatan Ebu Tavil, ‘’Evimizin yanındaki berberi izlemeyi çok severdim. Okuldan gelince sırt çantamı atar atmaz berber dükkanına koşardım’’ diye anlatıyor.

Ebu Tavil sözlerine şöyle devam ediyor: ‘’Berber, eğer bu işi seversem okul çıkışlarında dükkanına gidebileceğimi söylemişti. Ama ben okulu bırakmaya ve onun yanında çalışmaya karar verdim. O bana işi öğretti ve beni yeni insanlarla tanıştırdı.’’

Genç ve yakışıklı berber Muhammed, Beyrut’un güneyinde hatırı sayılır bir üne sahip. İnce uzun yapısı, şık giyimi ve keskin zekasıyla tanınıyor.

Muhammed’in kaldırım kenarındaki sadık müşterilerinden Ebu Said, ‘’O burada olduğu için çok mutluyum’’ diyor ve ekliyor: Çok yetenekli ve her zaman müsait. Tıraş olmak için ne zaman fırsat bulsam onu arıyorum ve anında geliyor. Böylece berbere gitmek için işten izin almama gerek kalmıyor.’’

Lübnanlı müşteri, ‘’Ama hepsinden önemlisi, Ebu Tavil bize eski günlerdeki berberleri anımsatıyor’’ demeyi ihmal etmiyor.

Ebu Tavil her sabah saat 9’da uyanıyor, üzerini giyiniyor ve berber dükkanında mesaiye başlamadan önce evinin yakınındaki kahveye uğruyor.

Dükkandaki mesaisi bittiğinde veya boş zamanında ise sokakta müşteri aramak üzere bisikletine atlıyor. Ebu Tavil günde 5 ila 30 arasında kişiyi tıraş ettiğini, bu sayının döneme bağlı olarak değişebildiğini söylüyor.

‘’Örneğin Ramazan’da çok fazla iş yok, çünkü insanlar Bayramı bekliyor. Bayramdan önceki üç gün müşteri yoğunluğundan geceleri dahi uyuyamıyoruz’’ diyor berber.

Ebu Tavil ileride kendi dükkanını açmanın hayalini kursa da bisikletinden asla vazgeçmeyeceğinin altını şu sözlerle çiziyor: ‘’Salon açsam bile bisikletimi bırakmam, çünkü beni bu noktaya getiren şey bu bisiklet…’’