Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Biyokimya öğrencisi, intihar bombacısına yardım etmekle suçlanıyor | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Mescid-i Nebevi yakınlarındaki Özel Acil Kuvvetler binasını patlatma girişimine ilişkin davada savcılığın tutukluluk talep ettiği şüphelilerin “savaş hukuku” çerçevesinde yargılanması talep edildi.
 
Yargının iddianamesinde sanık kaos yaratmak, güvenliği bozmak, güvenlik görevlilerini hedef almak için intihar bombacısı ile birlikte DEAŞ’a bağlı bir terör hücresi kurmak, intihar bombacısını Özel Acil Kuvvetler merkezine yönlendirmeye yardım etmek ve intihar bombacısını hedeflenen binaya göndermekle suçlanıyor.
 
Temmuz ayında Özel Acil Kuvvetler karargâhını hedef alan 26 yaşındaki intihar bombacısı Nair Müsellem el-Necidi’nin iddianamesi Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı tarafından yayınladı. Sanığın güvenlik yetkililerini bilgilendirmediği birçok suç girişimi ise açıklanmadı. Çünkü sanık, intihar bombacısının bir patlayıcı üretmeye çalıştığını biliyordu. Terör saldırısı düzenlemek amacıyla patlayıcı üretmeye çalışan el-Nacidi, öğrenciden okuduğu üniversite laboratuarından kimyevi maddeler getirmesini istemişti.
 
Öğrenci ile Mescid-i Nebevi’ye düzenleyeceği saldırıdan 3 gün önce Whatsapp aracılığıyla iletişime geçen Necidi, ondan yanına gelmemesini ve güvenlik güçlerine ihbarda bulunmamasını istedi.
 
Ramazan’ın son günlerinde yapılması planlanan saldırı güvenlik güçlerinin dikkati ve Mescid-i Nebevi ziyaretçilerinin bölgeden uzaklaştırılması ile önlendi. Mescid-i Nebevi’ye gidişi sırasında güvenlik görevlilerinin dikkatini çeken saldırgan, 4 güvenlik görevlisinin ölümüne neden oldu.
 
İntihar bombacısının işbirlikçisi aracılığıyla ortaya çıkan yöntem, 2014 yılında Suudi Arabistan’daki farklı noktalarda hedeflenen 6 camiye yönelik saldırılardan bu yana kullanılıyor. DEAŞ yanlısı terör hücresi aynı yöntem ile 2015 yılında Asir bölgesindeki camiyi hedef almış, saldırıda 15 kişi ölürken onlarca kişi de yaralanmıştı.
 
Suudi Arabistan’ın ülke güvenliğini bozmayı amaçlayan herkese “demir yumrukla” karşılık verdiği bir dönemde gerçekleşen duruşma, üniversite öğrencilerinin çeşitli yöntemlerle örgüt saflarına çekilerek operasyonlarda kullanıldığını ortaya koydu.