Birleşmiş Milletler (BM) dün, Kuzey Kore ile yapılacak iki zirvede de Kore Yarımadası’nın nükleer silahlardan arındırılması konusunda yapılacak herhangi bir uzlaşıda insan haklarına da yer verilmemesi halinde anlaşmanın ‘zayıf’ kalacağını duyurdu. Zirvelerde insan hakları ile ilgili konuların da görüşülmesini talep etti. Seul ise Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in ve Kuzey Kore Lideri Kim Jong-un arasında yarın düzenlenecek zirvede bu konuyu ele almayı reddetti.
BM Kuzey Kore Özel Raportörü Tomas Ojea Quintana yayınladığı bildiride şunları söyledi:
“Barış ve güvenlik sadece hükümetler arasındaki anlaşmalar ile sağlanamaz. Ancak belki de daha da önemlisi bunlar, ayrımcılık yapılmadan insan haklarına saygıyı tam olarak garanti eden iç politikalardır. Nükleer silahsızlanma anlaşması, Kuzey Kore halkının haklarını ve ihtiyaçlarını içermediği sürece zayıf kalacaktır.”
Kuzey Kore’nin zor bir müzakereci olduğunu kanıtladığına işaret eden Quintana, müzakerelerin bu ilk aşamasında, insan haklarına değinmemenin kaybolmuş bir fırsat ve bir hata olarak görüleceğini vurguladı.
BM Kuzey Kore Özel Raportörü Quintana, 1950-1953 yıllarında yaşanan savaşta ayrı düşen Koreli ailelerin yeniden birleşmesi, keyfi olarak hapsedilen yabancıların serbest bırakılması ve Pyongyang’a uygulanan yaptırımların Kuzey Koreliler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Benzeri ‘daha az tartışmalı’ konuların müzakerelerin gündemine alınabileceğini söyledi. Kuzey Kore’nin BM misyonları ile işbirliği yapma sözü vermesinin müzakerelerdeki ilerlemeyi test etmek için mükemmel bir fırsat sunacağını vurgulayan Özel Raportör, Pyongyang yetkililerini kendisini ülkeye resmi bir ziyaret yapmasına izin vermesini talebini yineledi.
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’un Seul ve Washington ile gerçekleştireceği iki zirveye ilişkin diplomatik faaliyetlerin yoğunlaştığı bir dönemde, ABD’nin Kuzey Kore’deki insan hakları konusundaki eleştirisi Pyongyang tarafından ‘gülünç’ olarak nitelendirildi. Bu nitelemeden saatler sonra BM Özel Raportör’ünün bildirisi yayınlandı. ABD Başkanı Donald Trump, Kuzey Kore lideri ve Güney Kore Devlet Başkanı arasında cuma günü askerden arındırılmış bölgede gerçekleşecek buluşma öncesindeki son açıklamasında Kuzey Kore lideri Kim’i ‘çok açık ve çok onurlu’ olarak nitelendirmişti. Kuzey Kore’ye nükleer silahlarını imha etme çağrısında bulunmuştu.
Seul, Devlet Başkanı Moon Jae-in’in toplantıdan hemen sonra zirvesinin sonucunu telefonla Trump’a bildireceğine ve Washington ile ‘yakın bir koordinasyon’ içerisinde olunacağına dair söz verildiğini duyurdu. Kuzey Kore, yargısız infaz, işkence, muhaliflerin tasfiye edilmesi ve yabancı uyrukluların kaçırılması gibi bir dizi insan hakları ihlali ile suçlanıyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı 2017 yılında dünyadaki insan hakları durumu ile ilgili yayınladığı yıllık raporunda Kuzey Kore’yi kamu icralarından, vatandaşların sistematik ve genelleştirilmiş bir biçimde izlenmesine kadar çeşitli ‘insan hakları ihlalleri’ ile suçlamıştı.
http://turkish.aawsat.com/2018/04/article55393941/kuzey-kore-ve-guney-kore-liderleri-bir-araya-geldi
Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Pyongyang, geçtiğimiz haftalarda Seul ve Washington’a yönelik eleştirilerinde sıra dışı bir değişime imza attı. Pyongyang, ‘Amerikan emperyalistlerine’ yönelik her zamanki karşıt kampanyasını başlatmak yerine Batı’nın Kuzey Kore için oluşturduğu ‘diyalog atmosferini dağıtacak’ davranışları eleştirdi.
Pyongyang, ABD’yi ateşli silahların ‘kanser’ gibi yayıldığı insan hakları ihlallerinin ‘merkez’ olarak nitelendirmişti. Kore Merkezi Haber Ajansı (KCNA) salı akşamı Washington’ın kendisini ‘insan hakları mahkemesi’ olarak gördüğünü, bunun ise oldukça saçma ve ‘tıpkı bir hırsızın diğer bir hırsızı tutuklamaya çalışmasına benzediğini’ söyledi.
KCNA yayınladığı haberinde, “ABD’nin gerçek hedefi, kendilerine uymayan ülkeleri baskı uygulamak ve siyasi, askeri ve ekonomik suiistimallerde bulunmak için bahaneler yaratarak ortadan kaldırmaktır” ifadelerine yer verdi. Haberde, Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in’in cuma günü yapılacak zirvede Kuzey Kore Lideri Kim’i Kore Yarımadası’ndaki gerilimi kalıcı olarak ortadan kaldırmak üzere nükleer silahlarından vazgeçirmeye çalışacağı iddia edildi. İki liderin ayrıca ateşkesle sonuçlanan Kore Savaşı’ndan (1950-1953) zarar gören ailelerin yeniden bir araya gelmesi gibi konular için bir barış anlaşması imzalanması konusunu görüşebilecekleri belirtildi.
Güney Kore devlet Başkanı Moon Jae-in, Japonya Başbakanı Şinzo Abe’ye Kuzey Kore Lideri ile yapacağı görüşmede Japonya’da hassas bir konu olan Pyongyang için casusluk yapmaları için eğitilmek üzere Kuzey Koreli ajanlar tarafından kaçırılan Japon vatandaşları sorununu gündeme getireceğini söyledi.
Papa Francis de çarşamba günü yaptığı konuşmada Kuzey Kore ve Güney Kore arasında gerçekleşecek zirvenin ‘şeffaf bir diyalog’ başlatma ve ‘uzlaşı için somut bir adım’ atılması için bir fırsat sunduğunu söyledi.
Konuyla ilgili bir diğer gelişmede de Güney Kore Ulusal Güvenlik Danışmanı Chung Eui-yong ile ABD’li mevkidaşı John Bolton’ın Washington’da bir araya geldiği bildirildi. Taraflar, iki ülke arasında sıkı bir koordinasyon kurulması konusunda uzlaşıya vardılar. ABD Başkanı Trump ile Kuzey Kore Lideri Kim arasındaki tarihi toplantı öncesi ABD ile Güney Kore liderleri arasında bir toplantı yapma olasılığı da ikilinin görüşmesinde gündeme geldi.
Kuzey Kore Lideri Kim, 2011 yılı sonlarında iktidara gelmesinden bu yana ülkesinin nükleer ve balistik programlarını hızlandırdı. 2017’de Pyongyang bugüne kadarki en güçlü nükleer testini gerçekleştirdi. Aynı zamanda ABD topraklarına ulaşabilecek menzile sahip füzeleri de test etti. Cumartesi günü Kim, nükleer ve uzun menzilli füze testlerinin askıya alındığını ve ülkenin kuzeyindeki bir nükleer tesisi de kapatacağını duyurdu.
Kuzey Kore haberleri ve analizlerini içeren internet sitesi ‘38 North’ uzmanları yayımlanan haberde tünel açma çalışmalarının mart ayına kadar gözlemlendiğini ancak nisan başında nispeten daha az yoğunlukla devam ettiğini bildirdiler. Uzmanlar ‘bunun tünelin tamamlanmış ve ileride yapılacak yeni deneyimlere hazır olduğu anlamına gelebileceğini ya da şu anki politik değişiklikleri yansıtıyor olabileceğini’ kaydettiler.
Üçüncü Kore zirvesi, iki Kore’yi birbirinden ayıran askerden arındırılmış bölgenin güneyinde yapılacak. Trump geçmişte, Kuzey Kore’yi insan hakları ihlalleri gerekçesiyle defalarca kınadı. Fakat zirve tarihi yaklaştıkça bu konuya nadiren değindi.
Güney Kore Dışişleri Bakanı Kang Kyung-wha, zirvede bu konunun ele alınmayacağını belirtti. Ancak İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), toplantının ‘uzun zamandır acı çeken Kuzey Kore halkı için çok önemli bir fırsat olduğunun’ altını çizerek Seul’e kararını yeniden gözden geçirmesi’ çağrısında bulundu.