Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Bölünmüş ABD ve Trump’ın 2020 seçimlerine giden engebeli yolu | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

6 Kasım’da Kongre ara seçimlerine bölünmüş bir şekilde giren ABD, seçimlerden daha da bölünmüş bir şekilde çıktı. Seçim sonuçlarına göre hiçbir taraf, kesin ve tam bir zafer elde edemedi. Tam tersine demokratlar ve cumhuriyetçiler, hem kaybetti hem de kazandı. Seçim sonuçları, 2020 başkanlık seçimlerine doğru kendisini engebeli bir yolun ve zorlu iki yılın beklediği noktasında Başkan Donald Trump’a bir mesaj verdi. Nitekim Trump, yeniden Beyaz Saray’da kalabilmek için 2020 başkanlık seçimlerine katılacağını açıkladı. Trump, seçim sonuçlarının büyük bir başarı olduğunu ifade etti. Çünkü demokratlar, iki meclisli Kongre’yi umdukları gibi ele geçiremedi. Demokratlar, Temsilciler Meclisi’nde üstünlüğü ele geçirirken cumhuriyetçiler de Senato’da konumlarını pekiştirdi. Fakat bu, seçim sonuçlarını analiz ederken fotoğrafın en karmaşık görünen yönüdür.

Ara seçimler, 2020 başkanlık seçimlerine giden yolda bazı öngörülebilecek işaretleri gösterdiğinden dolayı önemlidir. Elbette bu seçim sonuçlarında Trump’ı rahatsız edecek mesajlar bulunuyor. Trump, Beyaz Saray’a girdiği günden bu yana rakipleri demokratlar tarafından kontrol edilen bir Temsilciler Meclisi’yle ilk defa karşı karşıya gelecek. Zira demokratlar, küçük-büyük suçlarından dolayı Trump’ın yargılanmasına ve görevine zarar verecek bazı meselelerde kendisine soruşturma açılmasına hazır olduklarını belirttiler. Hatta bazı tahminlere göre demokratlar, görevden uzaklaştırılması için başkanın yargılanması meselesini gündeme getirecekler. Fakat cumhuriyetçiler Senato’yu kontrol ettiği sürece demokratlar, başkanın yargılanması meselesi için yeterli güce sahip olmayacak. Ayrıca bu konuda çoğu kimse, demokratların hesaplarını değil de önceki Federal Soruşturma Bürosu(FBI) Başkanı Robert Mueller’in Rusya’nın 2016 seçimlerine müdahalesiyle ve Trump’ın seçim kampanyasına yönelik bir anlaşma olup olmadığıyla ilgili açıklayacağı raporun sonuçlarını esas alacaktır.

Aynı zamanda demokratlar, 2020 seçimlerini göz önüne alarak kozlarını dikkatli bir şekilde oynayacaklar. Şöyle ki onlar, başkanı görevden uzaklaştırmak tek kaygılarıymış gibi görünmek istemiyorlar. Çünkü demokratlar, cumhuriyetçilerin kendilerini hükümetin çalışmalarını engellemekle suçlayabileceklerini ve yargıç Brett Kavanaugh’un Yüksek Anayasa Mahkemesi’ne yönelik üyeliğinin oylanmasında meydana geldiği gibi Trump’ın kendisine karşı yürütülen mücadeleyi seçmen tabanında güçlendirmek için kullanabileceğini düşünüyorlar. Bunun için Demokratlar, başkanın tartışmalı tweetlerini bir kenara bırakarak, Trump’ın tartışmalı programlarına ve vergi gibi seçmenleri rahatsız eden konulara yoğunlaşmayı tercih edecekler.

Politikaları gibi Trump’ın karakteri de ara seçimlerde oy kullanan birçok seçmenin kararını etkileyen bir faktördü. Büyük bir ihtimalle 2020 seçimlerinde de aynısı olacak. 6 Kasım seçimlerinden önce yapılan anketlere göre seçmenlerin yüzde 65’i, Trump’ın karakterine ve performansına karşı benimsedikleri tutumların kendi oylarını büyük ölçüde etkilediğini dile getirdi. Seçmenlerin yüzde 26’sı, Trum’pın lehine oy verdiğini söyledi. Öte yandan seçmenlerin yüzde 39’u ise, Trump’ın tutum ve üslubunu reddettiklerini göstermek için oy kullandıklarını belirtti. Trump’ın kendisi, seçmenleri ara seçimlere başkanlık oylaması gözüyle bakmaya teşvik etti. Ayrıca Trump, kendisini görevden uzaklaştırmaya yönelik planlar yapan demokratların kazanmasını engellemek için taraftarlarını oy kullanmaya çağırdı. Yine Trump, demokratları ülkenin güvenliğini tehlikeye atmak ve ABD’yi işgal eden göçmen kafilelerine kapıları açmakla suçladı.

Aslında Trump, iki yıl önce başkanlık seçimlerinde kendisine zafer getiren reçeteyi yeniden kullanmaya çalıştı. Dini ve etnik yönden aşırı sağa iltifat etmek, “Önce Amerika” sloganı atarak milliyetçiliği ön plana çıkarmak, suçlular, teröristler ve uyuşturucu provokatörleri tarafından ABD’nin ve halkın güvenliğinin ve ekonomisinin tehdit edilmesinden dolayı göç kartını kullanmayı abartmak gibi faktörler, bu reçetenin içerisinde yer alıyor. Bunun için Trump, kendi ifadesine göre rahatsız edici olmasından dolayı ekonomiye öncelik vermeyi reddederek Honduras, Guatemala ve El Selvador’dan ABD sınırına doğru gelen göçmen kafilesi meselesini ara seçimlerde temel bir meseleye dönüştürdü.

Trump tabanının çoğu, özellikle de 60 yaş üzerinde olan öfkeli beyazlar Trump’ı destekledi ve Trump’ın söylemine icabet etti. Fakat Trump’ın bloğunda endişe verici şey, kendi etrafından uzaklaşan kadın olgusuydu. Bu haftaki seçimlerde seçmenlerin yüzde 52’sini oluşturan kadınlar, birçok çevrede demokratların tarafını tercih ederek yaklaşık 113 kadının kazanmasını sağladı. Bu, Kongre tarihinde kadınların elde ettiği en yüksek sayıdır. Trump’ın göçmenlere yönelik aşırı bir dil kullandığı dönemde kazananlar arasında Kongre’ye ilk kez giren iki Müslüman kadının olması dikkat çekiciydi. Ayrıca bu iki Müslüman kadın, en küçük iki üye olmalarının yanı sıra yerli iki Amerikalıydı.

Bu sonuçlara göre kadınların 2020 seçimlerinde büyük bir rol oynaması bekleniyor. Kadınlara oynayan ve 6 Kasım seçimlerini kazanan demokratlar, önümüzdeki büyük mücadelede Trump’a karşı ikinci kez başka bir kadının adaylığını desteklemeyi düşünebilirler. Parti içerisinde de aday olmak isteyen birçok kadın bulunuyor.

Çalkantılı siyaset dünyasında pek çok şey meydana gelebilir. Siyaset dünyasında iki yıl, uzun bir zaman dilimidir. Fakat Trump’ın ABD’de tartışma çıkarmaya, bölünme ve aşırı kutuplaşmaya neden olmaya devam edeceği kesin. Bunun dışında özellikle de dış politikada köklü bir değişiklik olmayacak. Ancak Trump, “Demokrat” Temsilciler Meclisi’nde ve 2020 yılındaki zorlu mücadeleye doğru giden yolda engellerle karşı karşıya kalacak.