Brüksel Meclisi, geçtiğimiz Haziran ayında Brüksel’in doğusundaki Liege şehrinde düzenlenen saldırının terör eylemi olduğunu onayladı.

Bu karara göre mağdurlar ve aileleri tazminat almaya hak kazanacak. Saldırıda 2 polis, 1 genç ve Benjamin Herman isimli 31 yaşındaki saldırgan ölmüştü.

DEAŞ yanlısı Herman, saldırıdan bir gün önce geçici olarak serbest bırakılmıştı. Belçika medyasında dün yer alan haberlere göre, daha çok kişiyi öldürmeyi planlayan Herman, polisleri bıçaklamasının ardından silahlarını ele geçirdi ve ateş açarak polisleri öldürdü. Olay yerinin yakınlarındaki bir kafede saklanan Herman, oradan yakınlarda bulunan otoparka geçerek, aracından inmek üzere olan 22 yaşındaki genci öldürdü. Daha sonra bölgedeki okullardan birine giden Herman, okul hademesini alıkoymaya çalıştı. Okulun arka kapısından çıkmaya çalıştığı sırada polis tarafından öldürüldü.

Liege’deki bir polis memurunun açıklamasına göre saldırıda 2 polis memuru yaralandı. Sosyal medyada saldırı anının fotoğraf ve videoları yayınlandı.

Geçtiğimiz ay hapishane yönetimi, cezaevindeki radikal fikirlerden etkilenen tutukluyu geçici olarak serbest bırakması nedeniyle eleştirilere maruz kaldı.

Parlamenterler, “Görünen o ki, cezaevi yönetimi geçici olarak serbest bırakılan tutuklular konusunda harekete geçmek için kaçmasını bekliyor” ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, Liege saldırısından birkaç gün sonra geçici olarak serbest bırakılan ve Anvers Hapishanesi’ne teslim olması gereken bir mahkumun, süreyi aşmasından uzun bir süre sonra harekete geçen güvenlik görevlilerinin, 30 saat süren operasyondan sonra mahkumu tutuklanmasının ardından yapıldı.

Belçikalı milletvekili Sophie van Dewet, “Yetkililer, hapishaneden geçici olarak ayrılmasına izin veren bu sistemden ne zaman geri adım atacaklar? Kişinin suç işlemesi ya da radikaller listesinde bulunması hapishanede tutulması için yeterli değil mi? Yoksa kanlı olayın senaryosu tekrarlanana kadar beklemeli miyiz?” diye konuştu.

Liege’deki saldırının faili olan Herman, radikal fikirlerden etkilenenler listesindeydi. Saldırıdan saatler sonra DEAŞ saldırıyı üstlendiğini açıkladı.

Belçika’nın Fransızca konuşulan Valon bölgesinde bulunan Liege’de 2011 yılında düzenlenen bir silahlı saldırıda 4 kişi hayatını kaybetmiş ve 100’den fazla kişi yaralanmıştı.

Belçika, 130 kişinin ölümüne neden olan Brüksel merkezli Paris saldırılarının ve 2016 yılında 32 kişinin ölümüne neden olan saldırılardan sonra Brüksel’deki terör tehdit seviyesinin en üst seviyeye çıkardı. Brüksel’de 2015 yılında Liege’deki radikallerle bağlantısı olan bir DEAŞ hücresine düzenlenen baskın sonucunda Suriye’de savaştıktan sonra geri dönerek gizlenen 2 radikali öldürdü.

Belçika İç Güvenlik Servisi daha önce, şu anda Belçika hapishanelerinde bulunan 450 mahkumun radikal tehdit oluşturduğunu açıklamıştı. Geçtiğimiz Mayıs ayında yapılan açıklamaya göre Belçika hükümeti, İslami ilimler uzmanı danışmanların az sayıda olması nedeniyle radikalizmle mücadele etmekte zorlanıyor.

Belçika’daki Flaman Sosyalist Partisi’nin hükümetten aldığı bilgiye göre Flandra ve Brüksel bölgeleri arasında 80’den fazla mahkum radikal fikirlerin etkisi altında kaldı. Bu kişilere yol göstermeyi amaçlayan ve sadece 2 İslami ilimler uzmanından oluşan bir program hazırlandı. Flaman Partisi’nden Yasmine Harbaş, DEAŞ saflarında savaşmayı planlayan ya da Suriye ve Irak’taki çatışma bölgelerinde bulunduktan sonra dönen radikallerle mücadele etmek için 2015 yılında parlamento tarafından onaylanan bu programın tamamlanması için uzun yıllar gerekebileceğini söyledi.