Cezayir’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaşırken, ordu, açıklama yaparak, bazı çevrelerin kendilerini siyasete çekme girişimlerini kınadı.

Ülkedeki en büyük İslamcı parti “İslami Toplum Partisi”, üç hafta önce, Cumhurbaşkanlığı seçimi için muhalefet ve iktidar arasında uzlaşı önerisinde bulunarak, ordudan buna uymasını istedi. Ancak, Cezayir ordusunun resmi yayın organı “Ordu Dergisi”, Ağustos sayısında yayınladığı haberde, “Bazı çevre ve şahısların, siyasi bilgelikten uzaklaşması kabul edilebilir değil. Siyaset, realiteye göre değişme sanattır. Buradaki asıl güç, ulusal çıkarların gözetilmesidir. Bu da her şartta ince bir siyaset gerektiriyor” değerlendirmesine yer verdi.

Dergideki eleştirilerin kime yöneltildiği net olarak belirtilmezken, söz konusu cümlelerin, İslami Toplum Partisi’ni hedef aldığı tahmin ediliyor. Partinin, Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’nın yeniden aday olmaması ve ordunun gözeteceği bir geçiş döneminde ülkeyi 2 yıllığına iktidar ve muhalefetin üzerinde uzlaşacağı bir kişinin yönetmesi yönünde önerisi bulunuyor.

Ordu Dergisi’nin kapağında “Ordunun siyaseti yönlendirme talebi her seçim döneminde tekrarlanan bir adet oldu. Bu adet doğru değil” ifadeleri yer aldı. Ordunun, Cezayir halkının güvenini kendi işini yaparak kazanmak istediği kaydedildi.

Dergi’nin giriş yazısında, şu ifadelere yer verildi:

“Cezayir ordusu, anayasa tarafından belirlenen görevlerinin sınırlarını çok iyi biliyor. Orduyu siyaset labirentine sokmak mümkün değildir. Bununla birlikte kendisine ordu adına konuşma yetkisi veren kişiler var. Bu kişiler, ordumuzun Cezayir’in ordusu olduğunu unutarak ordunun sözcülüğüne soyunuyor.”

Yazıda, ayrıca, “Toplum ve siyasetin bütün taraflarından ordunun görevine ve gece gündüz ülkenin güvenliği için sarf ettiği çabalara saygı göstermesini bekliyoruz” cümleleri kullanıldı.

Dergideki giriş yazısında yer alan bu sözler, ordu ve Genelkurmay Başkanı General Ahmed Kayed Salih’in, İslami Toplum Partisi lideri Abdurrezzak el-Mukri’yi hedef aldığını gösteriyor. Salih’in Cumhurbaşkanı Buteflika’ya en fazla bağlılığı olan güvenlik yetkilisi olarak biliniyor. Salih, ayrıca, Anayasaya göre Savunma Bakanlığı görevini de yürütüyor. Buteflika, Salih’i iktidarda kalmasını istemeyen eski Genelkurmay Başkanı General Muhammed el-Ammari’nin yerine 2005 yılında bu göreve getirmişti. Abdulaziz Buteflika’nın, 2014 yılında da, Savunma Bakanlığı Yardımcısı görevine getirdiği Salih, Buteflika’nın bir kez daha aday olmasına muhaliflik yapan Askeri İstihbarat Komutanı ile de tartışma yaşamıştı. Sonuçta Buteflika, Askeri İstihbarat Başkanı’nı görevden almıştı.

Ordunun itirazlarına rağmen sunduğu öneriyi sahiplenen Mukri ise konuya dair yaptığı açıklamada, “Biz sunduğumuz teklifin arkasındayız ve bu teklifin ulusal uzlaşıyı sağlayacak medeni bir teklif olduğunu düşünüyoruz. Önerinin ülkemizde yaşadığımız eski aşamaların sonu olmasını umuyoruz. Ordu, bundan önce birçok kez açıkça siyasete müdahale etmişti. Herkes bunu biliyor. Siyasi partiler bu durumu defalarca açıkça dile getirmişti” şeklinde konuştu.

Ordu Dergisi’nde yayınlanan yazının hedefinin kendisi olduğunu düşünmediğini dile getiren Mukri, kendisinin geçiş dönemi müesseselerine ve Cumhurbaşkanı seçimine ordunun müdahale etmesini kesinlikle önermediğini ifade etti.

Mukri, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Ordunun bağımsızlıktan beri siyaseti yönlendirdiğini herkes biliyor. Ancak son yıllarda ordunun siyasete müdahale etmemesi yönünde yükselen bir yönelim olduğu da açık. Ordu içinde bağımsızlık neslinden bu yana görev üstlenen seçkin kişilerin, bu durumda önemli bir payı var. Bu durum da, ordu ve askeri kurumlar arasında Anayasa çerçevesinde bir denge kurulmasını beraberinde getiriyor.”