Usame bin Ladin’in CIA tarafından yayımlanan özel belgeleri, İran’ın El Kaide ve örgütün eski lideri Ladin ile güçlü ilişkileri olduğunu, Tahran’ın, örgüte, üyelerinin eğitimi, finansmanı ve silah tedariği karşılığında, ABD’nin Suudi Arabistan ve Körfez’deki çıkarlarına zarar vermesini teklif ettiğini ortaya çıkardı.

Ayrıca, İran’ın örgütün önde gelen birkaç liderine ev sahipliği yapmanın yanı sıra, 11 Eylül olaylarından sonra Ladin ailesinin bazı üyelerine de ev sahipliği yaptığını belgeledi.

Bununla birlikte, 2011’de ABD Deniz Kuvvetleri tarafından El Kaide lideri Usame bin Ladin’in evine yapılan baskında CIA tarafından ele geçirilen yaklaşık 470 bin belge, örgütün eski lideri Bin Ladin’in İran’ın ailesine karşı tutumundan dolayı endişelerini de ortaya çıkardı.

Ailesine Katar’a gitmelerini söyledi

Belgelere göre, Bin Ladin’in, İranlılara güvenme noktasında İran’da yaşayan oğlu Hamza’yı uyardı. Bin Ladin, İran’da yaşayan 3 oğluna ve eşlerinden birine mektup yazarak, mülklerini İran’da bırakıp, Katar’a gitmelerini tavsiye etti.

Hamza, babasının Katar’a taşınması yönündeki tavsiyesine bir cevap vermese de, Pakistan’a ulaşmayı başarmıştı. Fakat Bin Ladin, El Kaide’nin varisi olarak Katar’da yaşaması isteğini devam ettirdi.

Ladin, örgütün askeri liderine yazdığı bir mektupta ise, oğlu Hamza’nın inancını pekiştirip, cihad konusundaki kuşkularına karşı koyabilmesi amacıyla İslami ilimler eğitimi alması için Katar’a taşınması istediğini yineledi.

ABD istihbaratı, Usame bin Ladin’in Pakistan’daki evine yapılan baskında, Hamza bin Ladin’in babasıyla birlikte öldüğünü ilan etmiş, daha sonra öldürülen oğlunun Halid olduğu ortaya çıkmıştı.