Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

CIA’in gözü, DEAŞ ve El Kaide’nin yanı sıra rakip ulus devletlerde | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Gina Haspel, geçtiğimiz Pazartesi günü Kentucky eyaletinin Louisville şehrinde yaptığı konuşmada, gerek kişisel hayatı gerek ise CIA’e ilişkin pek çok konuya değindi. Haspel, çalışanlarının ağırlıkla erkek olduğu teşkilatta, ‘çeşitliliği’ teşvik etmek istediğini belirtti ve aralarında Türkçe’nin de bulunduğu, farklı dilleri konuşan ajan istihdam edeceklerini kaydetti. Sözlerinden, ABD istihbaratının, artık yalnızca El Kaide ve DEAŞ gibi militan gruplarla bağlantılı terörle mücadele etmeyeceğini, bunun yanı sıra ‘rakip ulus devletlere’ de odaklanmayı öncelik haline getirmeyi istediklerini belirtti.

AP’ye göre Haspel, Louisville Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada ABD’nin dünyanın dört bir yanında karşı karşıya kaldığı çeşitli zorluklardan bahsetti. CIA’nin ilk kadın direktörü, etkinlik sırasında hayatı hakkındaki bazı perdeleri de araladı. Gitarist Johnny Cash’in sevdiği şarkıları, CIA raporlarından vakit bulduğunda okumaktan hoşlandığı kitaplardan bahsetti. Gina Haspel ayrıca, tanıştığı ünlülerle en unutulmaz karşılaşmalarından birine de değindi. Haspel, bu kişinin İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth olduğunu ve onunla tanıştığında Kraliçe’nin onun bir CIA görevlisi olduğunu bildiğini söyledi. Haspel, Kraliçe’nin tanıştığı kişiler hakkında iyi bilgi sahibi olduğunu da ifade etti.

Öte yandan AP’nin haberine göre Haspel, üniversitede verdiği etkinlikte şakacı bir tarafı olduğunu da ortaya koydu. Genellikle filmlerde gösterilen yüksek hızlı araçların yerine açık kahverengi Hyundai model bir arabanın gerçek bir istihbarat görevlisi için daha uygun olduğunu söyledi. Aslen Kentucky’de Ashland şehrinden olan Haspel, ziyaretine gelen yabancı yetkililere ABD’nin meşhur olduğu dünyaca ünlü Bourbon viskilerinden hediye etmeyi sevdiğini belirtti.

Bu arada ajans, Haspel’in “CIA direktörlüğü yaparken beni en mutlu eden şeylerden biri de ABD’ye ziyarete gelen meslektaşlarımla olan ilişkilerim” dediğini bildirdi. Virginia’daki Langley’ şehrini ziyarete gelen İstihbarat şeflerinin CIA’daki ofisinde onu ziyaret edip, bir şişe Bourbon viskiyle ayrılmayı bir alışkanlık haline getirmelerinin onur verici olduğunu söyledi. Şu ana kadar çok sayıda viski şişesi hediye ettiklerini belirtti.

Haspel, kökeni Kentucky’e dayanmasına rağmen ABD Hava Kuvvetleri’nin bir üyesinin kızı olması nedeniyle dünyayı dolaştığını ifade etti. Geçtiğimiz yıl CIA direktör yardımcılığına terfi edene kadar Afrika, Avrupa ve dünyanın dört bir yanında sayılamayacak kadar ülkede gizli yerlerde çalıştığını söyledi. Haspel, ABD Başkanı Donald Trump, eski CIA Direktörü Mike Pompeo’yu Dışişleri Bakanlığı’na getirene kadar görevine devam ettiğini ifade etti.

CIA Başkanı’nın ilginç anıları

Üniversitedeki etkinlikte konuşan Gina Haspel, bu konuma gelene kadar iş hayatında yaşadığı ilginç olaylara da değindi. İstihbarat bilgileri almak üzere yabancı bir ajanla, uzak ve kuytu bir yerde bir araya geldiğini anlattı. Bir sınır bölgesinde, CIA istasyonlarından birinin başkanlığını yürütürken, toprak üzerinde uyuyarak geçirdiği geceleri anlattı.

CIA’nin eski dönemlerde erkek egemen bir kurum olduğunu söyleyen Haspel, amirlerinin ona fırsat tanıması açısından şanslı olduğunu ifade etti. CIA’nın yıllar içinde cinsiyet ayrımı yapılmaksızın tüm personellerine çalışmak için daha iyi bir yer haline geldiğini söyledi. Önceliklerinden birinin, tüm ırk, cinsiyet ve kültürlerden memurlarının işe alınmasında ‘çeşitliliği’ teşvik etmek olduğunu belirtti. Haspel, “CIA’deki küresel misyonumuz cinsiyet, ırk ya da kültürel geçmişine bakılmaksızın, ABD’nin en iyileri ve en parlak zekalılarıyla çalışmamızı gerektiriyor. Her memurun başarı için eşit fırsatlara sahip olmasını istiyorum” şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz Mayıs ayında ABD Senatosunun onayını alan Gina Haspel, CIA’nın başlıca önceliklerinden birinin, ABD’ye radikal Müslümanlar başta olmak üzere, düşman ülkelerdeki istihbarat bilgilerine daha fazla yatırım yapmak olduğunun altını çizdi.

“11 Eylül saldırıları sonrası, haklı bir şekilde terörle mücadeleye odaklandık”

CIA Direktörü, “11 Eylül 2001’de gerçekleştirilen saldırının ardından, son yıllarda yoğun ve haklı bir şekilde terörle mücadeleye odaklanarak üzeri örtülen zorlu istihbarat boşluklarını ele almaya çalışıyoruz. Gözlerimiz doğrudan DEAŞ ve El Kaide gibi örgütlerin üzerinde. Ancak düşmanlarımız üzerinde odaklanmayı arttırıyoruz” dedi.

CIA’den Türkçe, Arapça, Çince veya Farsça konuşan ajan istihdamı
CIA’in istihbarat boşluklarını kapatıp dünyanın dört bir yanında gücünü genişleteceğini belirten Haspel, çeşitli dillerde konuşan daha fazla kişi işe alacaklarını söyledi. ABD’ye rakip, ulus devletlere karşı casusluk faaliyetlerine odaklanacaklarını belirten Haspel, özellikle Arapça, Çince, Farsça veya Türkçe dillerini konuşan ajan çalıştıracaklarını da sözlerine ekledi.

Gina Haspel’ın Londra ve İstanbul sevgisi

AP’nin haberine göre, Haspel söz konusu etkinlikte sorulara yanıt verirken, Londra ve İstanbul’un dünyada en çok sevdiği şehirler arasında olduğunu ifade etti.

Kuzey Kore krizi gibi küresel krizlerle ilgili bir soruya yanıt olarak, “Pyongyang, nükleer silah programını bir güç kaynağı olarak gördüğü ve hükümetinin sürekliliğini sağlamanın anahtarı olduğuna inanıyor. Nükleer programdan kolayca vazgeçebileceklerini sanmıyorum” dedi. Haspel, Pekin’in Asya-Pasifik bölgesindeki baskın güç olmak istediğini söyledi.

CIA Direktörü, İran konusunda ise, “İran halkı yanlış yönetim nedeniyle ekonomik sorunlarından muzdarip durumda” şeklinde konuştu. İran’ın, Esed rejiminin Şam’da iktidarda kalabilmesi için harcadığı para miktarına şaşırmadığını söyleyen Haspel, İran’ın ayrıca nüfuzunu Irak’ta da genişletmek istediğine dikkat çekti.

Haspel’a ‘waterboarding’ protestosu

AP’nin haberine göre Haspel, Kentucky’deki üniversitedeki etkinliğe katılmasından önce küçük bir öğrenci grubu tarafından protesto edildi. Söz konusu öğrenci grubu, yağmurun altında Haspel’in aleyhinde sloganlar attı. Protestocular, Haspel’ın, önceki görevi olan Tayland’da gizli gözaltı merkezinin denetimi sırasında terörist olduklarından şüphelenilen kişilere ‘waterboarding’ olarak bilinen işkence tekniği uygulamasına işarette bulundu.