Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Çin, ABD’yi soğuk savaşı sürdürmekle suçladı | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Pazar günü ABD’nin diğer güçleri caydırmak için Nükleer programını geliştireceği yönünde yaptığı açıklamaya Çin’den cevap geldi. Pekin’den Washington’a “Soğuk savaş zihniyetini terk et” denildi.

Çin Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Barış ve kalkınma bu iki unsur vazgeçilmez küresel eğilimlerdir. Dünyanın en büyük nükleer cephaneliğine sahip olan ABD, bu alandaki girişimleri engellemek yerine kışkırtıyor” ifadeleri yer aldı.

Çin, ABD’nin yeni nükleer silah stratejisine tepki göstererek, Washington’u Soğuk Savaş anlayışını terk etmeye çağırdı. Çin Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “ABD’nin Soğuk Savaş zihniyetinden bir an önce çıkmasını, nükleer silahsızlandırma konusundaki kendi sorumluluklarını ciddiyetle yerine getirmesini ve Çin’in ulusal savunma ile askeri gelişmelerine objektif bakış açısı geliştirmesini umuyoruz” denildi.

ABD Savunma Bakanlığı Cuma günü açıkladığı Nükleer Durum İnceleme Raporunda Rusya ve Çin’i ABD’ye karşı en büyük tehdit olarak göstermişti. Bu tehdide karşı ABD’nin “özel ve esnek” adımlar atarak nükleer kapasitesini geliştireceği belirtilmişti. Raporu açıklayan Savunma Bakanlığı Müsteşarı Patrick Shanahan, ABD’nin hedefinin nükleer silah miktarını artırmak olmadığını, mevcut kapasiteyi modernleştirme ve düşük verimli nükleer başlıklar geliştimek olduğunu belirtmişti.

ABD’nin açıkladığı yeni stratejiye Rusya da tepki gösterdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Pentagon’un Moskova’yla ilgili “silahlanma yarışına geri dönmeye kararlı” iddiasının gerçekle ilgisi olmadığını, Washington’un stratejisinin hayal kırıklığı yarattığını bildirdi. Bakanlığın açıklamasında, “Washington’da beliren bu yeni yaklaşımı dikkate alarak güvenliğimizi sağlamak adına gerekli tedbirleri alacağız” denildi.

Bakanlık ayrıca askeri doktrinine göre, Rusya’nın nükleer silah kullanımının sadece Rusya veya müttefiklerine nükleer silah ya da kitle imha silahlarıyla yapılacak olası saldırılara karşılık vermekle kısıtlı olduğunu belirtti.