Güney Sudan Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada Güney Afrika’da sürgünde olan silahlı muhalefet lideri Riek Machar’a suikast planlandığı yönündeki haberleri reddetti.
Güney Sudan Güvenlik İşlerinden Sorumlu Müsteşar Tut Kew, yaptığı açıklamada, hükümetin, silahlı muhalefet lideri Riek Machar’a suikast planladığı haberlerinin aslı olmadığını kaydederek, ülkesinin, siyasi muhalifleri öldürme kültürünün olmadığını vurguladı.
Kew, “Güney Sudan’daki vatandaşlarımıza Riek Machar da dahil hiçbir bir siyasi liderin öldürülmesine dair herhangi plan yapılmadığını temin etmek istiyorum.” diyerek vatandaşları, toplum arasında karışıklığa yol açan bu tür yanlış bilgilere kulak vermemeye ve bu bilgileri yaymamaya çağırdı. Cumhurbaşkanı Salva Kiir’in, ülkedeki çatışmayı sona erdirmek istediğini söyleyen Kew, “Herkes, Güney Sudan’daki savaşın, olumsuz mesajlar yayması da dahil, neler ortaya çıkardığını biliyor. Şuan, vatandaşları bölen mesajları yaymaya devam etmek yerine, barışa kavuşmanın tam zamanıdır” ifadelerini kullandı.
“Suikast planı yaptıklarına dair bilgi aldık”
Öte yandan silahlı muhalefet güçleri sözcüsü Lam Paul Gabriel bir basın açıklaması düzenledi. Bu bağlamda Şarku’l Avsat’a ulaşan bilgilere göre Gabriel, Güney Sudan’dan, Cumhurbaşkanı Salva Kiir Mayardit ve baş yardımcısı Taban Deng Gai’ın muhalefet lideri Riek Machar’a suikast planı yaptığına dair bilgi aldıklarını söyledi. Gabriel sözlerini şöyle sürdüdü; “Başkan Salva Kiir’in ofisinden kaynaklar bize Taban Deng’in, Riek Machar’ın Cuba’ya dönmesini engellemek için suikast düzenlemek üzere güvenlik birimleriyle temasa geçtiğini bildirdi.” Gabriel ayrıca, IGAD’ın, (Hükümetlerarası Kalkınma Örgütü) Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da gelecek hafta Güney Sudan’da barış sürecini canlandırmak için bir forum düzenleyeceğini bildirdi. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Kiir’in hükümetinin, barışçıl bir çözüm bulma ve ülkedeki iç savaşı sona erdirme yollarını kapatma planı kapsamında bu forumu başarısızlığa uğratmak istediğini öne sürdü.
Muhalefet güçleri sözcüsü Lam Paul Gabriel, “Devlet memurlarının maaşlarını ödemek ve her gün açlık sebebiyle ölen vatandaşlara yemek satın almak yerine Hükümet, cinayet ve suikast suçları için para harcıyor” ifadelerini kullandı. Güney Afrika Hükümeti ve forumu düzenleyen IGAD ülkelerinin, muhalefet lideri Riek Machar’ın korunması ve sorumluluğunun üstlenilmesi çağrısı yapan Gabriel şunları kaydetti; “Machar’ın hayatına zarar vermek için yapılacak her girişim, herhangi bir barış şansını ortadan kaldıracak ve Güney Sudan’da savaşa yol açacaktır.”
Cumhurbaşkanı Salva Kiir’in, yardımcısı Machar’ı görevden almasıyla Güney Sudan’da, Aralık 2013’te patlak veren çatışmalar sebebiyle bir milyondan fazla insan ülkeyi terk etti. Söz konusu çatışmalar, Sudan’ın 2011 yılında ikiye ayrılmasından bu yana yaşanan en şiddetli çatışmalardır. Öyle ki çatışmalarda on binlerce kişi hayatını kaybederken, iki milyon kişi de ülkesini terk etti.
Mawal’ın açıklamaları, Cuba’da öfke dalgası yarattı
Güney Sudan’daki Ulusal Diyalog Mekanizması Raportörü Bona Mawal’ın Cuba ve Hartum arasındaki tartışmalı bölge olan Abyei’nin Sudan’a bağlı olduğunu açıklaması, Cuba’da öfke dalgası yarattı. Hükümet ise, bu ani açıklamalara dair henüz bir açıklama yapmadı.
Güney Sudan’da birçok siyasi isim, sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla Sudan Cumhurbaşkanının eski danışmanı Bona Mawal’a saldırmaya başladı. Bazı eleştirmenler, bu ifadeleri krizin ağırlığı altında inleyen ülkede yeni bir savaşın önünü açacağı değerlendirmesinde bulundu. Ayrıca Mawal’ın Cuba hükümetinde resmi statüye sahip olmadığı ve söylediklerinin kişisel görüşünün ötesine geçmediği belirtilirken, azınlık bir kesimin bu açıklamalardan etkilendiği kaydedildi.
Aynı şekilde Güney Sudan Hükümeti’nden bir yetkili Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Bona Mawal’in Abyei bölgesi hakkındaki açıklamalarının hiçbir şekilde Cuba hükümetinin konumunu yansıtmadığını açıkladı. Yetkili, Afrika Birliği himayesinde Sudan ve Güney Sudan arasında imzalanan anlaşmanın, uzun yıllar boyunca tartışmalı olan bölgeyle işbirliğinin temellerini attığı belirtti. Ayrıca “İç savaşı sona erdirmek için 2005 yılında Kenya’da imzalanan Kapsamlı Barış Anlaşması’nın, Abyei bölgesine özel olduğunu ve bu kapsamda Ngok Dinka kabilesi için referandum yapıldığını tüm dünya biliyor” dedi.
Yetkili ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK)’nin 2011 yılında Hartum ve Cuba arasında imzalanan anlaşma uyarınca BM güçlerini Abyei’ye konuşlandırdığını ve bölgedeki durumu yönetmek için iki ülkeden ortak bir idari komitenin kurulduğuna dikkat çekti.