Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

‘DEAŞ’a katılan Fransız kadınlar’ tartışması Fransa gündeminde | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Fransa Adalet Bakanı Nicole Belloubet, yaptığı açıklamada DEAŞ saflarında savaşıp yakalanan Irak ve Suriye’de yargılanan Fransız vatandaşlarına idam cezası verilmesi durumunda, Paris’in kararlara müdahalede bulunacağını belirtti.
Bakan, medyaya yaptığı bir konuşmada “Elbette ki idam cezası söz konusu olduğunda, Fransa müdahalede bulunacaktır” ifadelerini kullandı.

Bakan, konuya dair sorulan bir soruya da “Özellikle ilgili ülkeyle müzakere etme, kararın şiddetine göre olacaktır” yanıtını verdi.

Fransa’da geçtiğimiz günlerde, Irak ve Suriye’de terör örgütüne katılan ve daha sonra yakalanıp tutuklanan Fransızlara dair bazı tartışmalar gündeme gelmişti.

Öte yandan Paris hükümeti, şu ana kadar söz konusu Fransızların gözaltında bulunduğu ülkelerdeki davalarını, adil bir yargılanma olması koşuluyla desteklediğini belirtti.

Nicole Belloubet, söz konusu ifadeleri yineleyerek, “Bir Adalet Bakanı olarak, elbette ki adil bir yargılama talep ediyorum” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Fransız vatandaşı silahlı bir kadın ve çocukları, Suriye’deki Kürt güçler tarafından gözaltına alınmıştı. Söz konusu Fransızların avukatları ise, Fransa Hükümeti’ne ülkeye iade edilmelerini reddetmesine karşı 24 Ocak’ta dava açıldığını belirtti.

Avukatlar tarafından yayınlanan bir bildiride, “Suriye Kürdistanı’nın hukuki bir varlığı yok. Dolayısıyla yargısı da egemen bir kurum değil. Kadın ve çocuklar haksız olarak gözaltına alındı” ifadelerine yer verildi.

Öte yandan Rus Sputnik haber ajansının haberine göre, kaynaklar, yaklaşık 40 silahlı Fransız vatandaşının, beraberlerindeki yaklaşık 20 çocukla Suriye ve Irak’ta tutuklandığını, çoğunun da Suriye Kürdistan’ında alıkonulduğunu duyurdu.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden (HRW) Nedim Huri, Suriye’den döndükten sonra AFP’ye verdiği bir röportajda, Kürtlerin DEAŞ’lı yabancı savaşçıların eşlerini, özellikle de yük olarak niteledikleri Fransız kadınları topraklarında yargılamak istemediğini söyledi.

HRW’nin Terör ve Terörle Mücadele Programı Direktörü Huri’nin, Suriye’de PYD tarafından kontrol edilen bir kampa girmeyi başardığı belirtildi. Kampta, DEAŞ mensubu savaşçıların eş ve çocuklarının bulunduğunu söyleyen Huri yaptığı açıklamada, “Yerel makamlar, Fransızlara karşı herhangi bir adli işlem başlatmadı. Ve bunu yapma niyeti de taşımıyorlar. Onlar, kadın ve çocukların ülkelerine gönderilmesini istiyor” dedi.

“Kürtler, topraklarında savaşan cihatçılardan dolayı yeterince acı çektiklerini söylüyor” diyen Huri, “Bu kadınlar, onları yargılama niyeti taşımayan Kürtlere yük oluyor” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Fransa’da, Irak ve Suriye’de bulunan Fransız cihatçıların eşlerine dair çeşitli tartışmalar var.

Öyle ki Fransa Hükümeti, yargı organları, eğer adil yargılama ve savunmaya sahipse bu kadınların bulundukları yerlerde yargılanmasından yana. Ancak avukatlar, bölgede bir kanun devletinin olmadığına dikkat çekerek, kadınların Fransa’da yargılanmasını istiyor.

Bu ailelerin çoğu, geçtiğimiz Ekim ayında DEAŞ tarafından Rakka’dan ve daha sonra da Deyr-i Zor’dan kovulmuş, ardından da Kürtler tarafından alıkonulmuştu. Huri, en az 8 kadın ve 20 çocuğun varlığına dikkat çekerken, kadınların yaşlarının 20 ila 30 arasında değiştiğini kaydetti. Ayrıca söz konusu bu kadınların kimisinin yalnız başlarına kimisinin de eş veya akrabalarıyla DEAŞ’a katıldığı belirtildi. Ancak kadınların eş ve akrabalarına dair geniş bir bilgiye ulaşılamıyor.

Diğer taraftan 7 Fransız kadınla görüştüğünü söyleyen Nedim Huri, eşlerinin hala savaştığını, bazılarının kamptan uzak bir hapishanede öldürüldüğünü veya gözaltına alındığını açıkladı. Huri ayrıca, bu kadınların kampta bulundukları sıralarda bir veya daha fazla çocukları olduğunu belirtti.

Yapılan açıklamalara göre bu kadınlar, çocukları için süt, ilaç azlığı ve elektrik kesintileri altında göç edenlere tahsis edilmiş kamplarda yaşıyor. Kamplar içerisinde hareket özgürlükleri olsa bile, kampları terk etmeleri yasak. Huri ise konuyla ilgili olarak, “Kamplar, güvenli değil ancak her şeyden uzak. Bu kadınlar kaçmayı düşündüklerinde nereye gidecek?” dedi.

Terör ve Terörle Mücadele Programı Direktörü Huri’ye göre, söz konusu bu kadınlar PYD’nin ve bazı ABD istihbarat unsurlarının sorgularına tabi tutuldu. Ancak hiçbiri, Fransız bir soruşturma görevlisiyle bir araya gelmedi. Fransa’daki aileleri ile düzenli olarak temas kurduklarını söyleyen Huri, diğer tutukluların soruşturmalar sırasında dövüldüğünü, ancak Fransız kadınlara fiziksel şiddet uygulanmadığını kaydetti. Huri ayrıca, yargılanmak üzere Fransa’ya gönderilmek istenen 7 Fransız kadına tutuklama emri çıkarıldığını söyledi.

Çocuklar açısından ise problemin gerçekten büyük olduğunu söyleyen Nedim Huri, “Kampta, savaş meydanında yaşayan ve şüphesiz ki zulme tanık olan çocukların psikolojik takibi yapılmamaktadır” diyerek, bu konuya dair Fransa’nın ve uluslararası toplumun sessizliğini eleştirdi.