Kıymetli okuyucu, anlatacaklarımı beğenmeyebilir ya da tam anlamıyla onları küçümseyerek aklımdan şüphe edebilir. Okuyucu, tam olarak Turritopsis Nutricula diye isimlendirilen bir denizanası olmayı temenni ettiğimi öğrendiğinde bu konuda haklıdır.

Bu canlı, Allah’ın yarattığı en garip yaratıklardan birisidir. Çünkü ne yaşlanır ne de normal bir şekilde ölür. Daima yenilenmektedir. Yaşam devresi durmaz.

En iyi dönemleri ise, denizanasının çok basit bir canlı olduğu çocukluk dönemi ya da (Polip) evresi diye isimlendirilen aşamadır.

Daha sonra denizanası, çoğalma ve diğer denizanalarını üretmeye başladığı büyüme ve olgunlaşma evresi gelir. Her denizanası, polip döneminden geçerek büyür ve doğal olarak ölüm evresinden geçer. Ancak Turritopsis Nutricula, bu aşamada tersine gelişim gösterebilir. Yani büyüme ya da olgunlaşma evresine ulaşır ulaşmaz, çocukluk dönemine ardından olgunlaşma ve yeniden çocukluk evresine dönebilir. Bu döngü böyle devam eder. Bunun için yaşlılık dönemine asla ulaşmaz. Dolayısıyla (doğal bir şekilde) ölmez.

Bunu yapabilmesini mümkün kılan şey ise, ‘Transdiferansiyasyon’ diye isimlendirilen biyolojik süreçtir. Yani bazı sürüngenlerin cismindeki kopmuş kısımların yenilenmesi gibi bu canlının da vücudunda bulunan hücreleri yenileyebilme imkânı olduğunu gösteriyor. Ancak bahsettiğimiz bu tuhaf canlı bugün kendi cismini tamamıyla yenileyebilir.

Bu, suda yüzde 95 Turritopsis Nutricula’nın (bir denizanası türü) cisminden meydana gelir. Aynı zamanda bu canlının bir beyni ya da sindirim sistemi yoktur. Büyüklüğü 4-5 mm arasında değişir.

Bilim adamları, bazı bölgelerde korkunç bir şekilde çoğalmaya başlayan bu canlının sessiz işgaline karşı uyarıda bulundular. Bütün denizanaları, bu tür bir yenilenme özelliğine sahip değiller. Sadece Turritopsis Nutricula, yaşlanmaz ve doğal bir şekilde ölmez.

Şayet bilim adamları, Turritopsis Nutricula’nın şifresini çözüp bunu insan üzerinde tatbik edebilselerdi, beşeriyet tarihinde en büyük başarıya imza atmış olacaklardı.

Ömrünün son yıllarına ulaşan bir ihtiyar adamın birdenbire silkinip çocukluk evresine gittiğini ardından bu döngünün çocukluk, ergenlik, gençlik, olgunluk, yaşlılık ve yeniden başlangıç noktasına döndüğünü hayal edin. (Canım üzülme!)

Hikmet ve kudretini canlılara dağıtan Yüce Allah, örneğin; insanı müthiş bir akılla donattı. Bazı sürüngenlere 300 yıllık bir yaşam süresi verdi. Bazı ağaçların da binlerce yıl yaşamasını sağladı.

Ancak benim dileğim henüz bitmedi. Çünkü ben, bu özelliğin sadece bana has bir özellik olmasını temenni ediyorum. Bu şekilde nesiller peş peşe gelirken ben onları takip edeceğim.

Bunun imkânsız ve çılgın bir dilek olduğunu biliyorum. Ancak kalem (sorumluluk) deliden kaldırılmıştır.