Lütfen yeni siteyi Bekleyiniz: https://aawsat.com/turkish


Ortadoğu haber | Şarkul El-Avsat

Doğu Guta’dan Şam’a göçen mültecilerin yaşadığı dehşet… | ŞARKUL AVSAT
Bir Sayfa Seçin

Esed rejimine bağlı güçlerin Rusya’nın yoğun hava desteğiyle yerle bir ettiği Şam’ın Doğu Guta bölgesinden tahliye edilen sivillerin bir kısmı, rejim kontrolündeki başkent Şam’a gitmek üzere kent yakınlarındaki mülteci merkezlerinde bekletiliyor.

Şam yakınlarındaki bir sağlık merkezinde, annesinin yanında oturan bir çocuk elindeki portakalı şaşkınlık içinde saklamaya çalışıyor. Kendilerini görüntüleyen muhabir yanlarına giderek çocuktan elindeki portakalı istiyor ancak çocuk annesine sokularak portakalı saklamaya uğraşıyor. Annesi ise üzülerek Doğu Guta’dan yeni geldiklerini ve oğlunun daha önce hiç portakal görmediğini söylüyor.

Çocuğun dedesi, özellikle son bir yılda Doğu Guta’da yaşadıkları zorlukları anlatırken gözyaşlarına hakim olamıyor. Çocukların öldüğünü, bazı komşularının cesetlerinin halen sokaklarda olduğunu ve beldeden çıkarken cesetleri arkalarında bırakmak zorunda kaldıklarını anlatıyor. Yaşlı adam yaşadıklarını şu sözlerle dile getiriyor:

“Unutması imkânsız on gün geçirdik. Cesetler yan yana dizilmişti. Yaşlılar çaresiz, çocuklar ağlıyordu. Ölümcül bir açlık ve bombardıman vardı. Birçok kişi yaşananlara tahammül edemeyerek aklını yitirdi.”

Yaklaşık 60 yaşlarında olan ancak yaşadığı acılar nedeniyle 20 yıl daha yaşlı görünen adam kayınbiraderini kendisiyle birlikte Şam’a gelmeye ikna edemediğini söylüyor. Bazı genç akrabalarının Şam’a giderek zorunlu hizmete başlamayı kabul ettiğini ifade ederek “Allah onu ıslah etsin. Eğer gelseydi kızı ve eşiyle birlikte olurdu ama hükümete güvenmiyor” diyor.

Muhabirin zorunlu hizmeti kabul ederek Şam’a giden gençlerin kente alınıp alınmadığı sorusuna cevap veren yaşlı adam “Halen gözaltında tutuluyorlar. 16-50 yaş arası hiç kimse sabıkalı olup olmadığı tespit edilmeden gözaltı merkezlerinden çıkarılmıyor” diyor. İdlib’e giden sivilleri anımsayan adam şu ifadeleri kullanıyor:

“Zor bir seçenek ancak sonuçta bir savaş içindeyiz. İdlib’e gidenlerin akıbetleri meçhul. Suriye’den çıkabilirler mi bilemiyoruz. Orada kalırlarsa savaş er ya da geç onları İdlib’de de bulacak. Doğu Guta, Halep ve diğer yerlerde olanlar kesinlikle orada da yaşanacak.”

Yaşlı adama kayınbiraderinin kendisiyle birlikte Şam’a gelmesi halinde akıbetinin ne olacağı sorulduğunda şu cevabı veriyor:

“Galip ya da mağlup olsak bile önümüzdeki gerçekliği inkâr edemeyiz. Onların kuzey Suriye’ye gitmesi nedeniyle kadın ve çocukların benimle gelmeleri gerekti. Bazı kadınlar dul kalmıştı ve yaşları 1 ila 14 arasında değişen 10’un üzerinde çocukları vardı. Bunların hepsi yıllarca kuşatma altında açlık çekti ve tedaviye ihtiyaçları var. Eşleri İdlib’e gitti ama ben oraya gidip ölmeleri taraftarı değilim. En azından Şam’da bize yardım edecek akrabalarımız var. Allah yardımcımız olsun. En azından Şam’a gitsek memleketimiz Guta’ya yakın oluruz.”

Doğu Guta’yı kontrol eden muhalif gruplardan Feylaku’r Rahman Sözcüsü yaptığı açıklamada “Doğu Guta’dan ayrılmayı hiç hesap etmemiştik. Ayrıldıktan sonra nereye gideceğimize dair bir fikrimiz de yoktu” dedi.

Şam’daki kaynaklara göre Doğu Guta’daki kasaba ve beldelerden tahliye edilen sivillerin sayısı 135 bine ulaşmış durumda. Dün gerçekleştirilen yedinci tahliye ile bölgeden ayrılanlar İdlib’in Eriha ve Maarret el-Numan beldelerine ulaştı.