22 yıl önce İsrail bayrağı Katar’ın başkenti Doha’da göndere çekilmişti, geçen hafta da Katar İsrail’in uluslararası okullar arası futbol turnuvasına erkek ve bayan öğrenciler olmak üzere iki kategoride katılmasına izin verdi. Bu esnada, Katarlı Büyükelçi Muhammed İmadi Reuters haber ajansına verdiği demeçte ülkesinin İsrail’le iyi ilişkiler içinde olduğunu, 2014 yılından beri Tel Aviv’i 20 defa ziyaret ettiğini, başta bu ziyaretlerin gizli olduğunu fakat günümüzde ülkesinin Batıyla, özellikle ABD ile olan ilişkilerine bağlı olarak ziyaretlerin gizli veya aleni yapıldığını söyledi.

Yirmi yıl boyunca Doha’nın, İsrail’le olan şüpheli ilişkilerinde, tüm diplomatik çirkeflikleri yaptığı söylenebilir, Zira; Doha doksanlı yılların ortalarında kararları kimseye danışmaksızın kendi başına almakla, başına buyruk olmakla ve Körfez ülkeleri dahiline İsrail’in nüfuz etme aracı olmakla yetinmediği gibi, Katar dramasını çalıştırarak komşuları hakkında asılsız söylentiler ve yalanlar üretti, zira; Katar’ın İsrail’le olan ilişkileri Mısır ve Ürdün’e nazaran çok daha ileri ve İsrail Başbakanı herkesin gözü önünde Doha’da çarşı pazar ziyaretleri yaparken, Katar medyası, komşular hakkında yalan dolan haberler yayarak, bu normal üstü ilişkileri örtbas etmek istedi. Hal bu ki, hiçbir Arap ülkesinde İsrail Başbakanı sokaklara inmedi, İsrailli gençler Arap gençlere karışmadı, Katar’ın yaptığı gibi tüm örf ve adetleri aşarak İsrailli meslektaşlarıyla oynamak için okul öğrencileri oyun oynamaya ve müsabakalara girmeye zorlanmadı.

Doha- Tel Aviv ilişkileri Madrid Konferansından sonra başladı. Konferans sonrası İsrail Hükümet Başkanı Şimon Perez Doha’ya resmi bir ziyarette bulundu. Ardından, İsrail bayrağı Körfez Ülkeleri kıyısında, İsrail Ticari Ofisi açılışıyla, ilk defa resmen dalgalandı. Ardından Katar gazının İsrail’e satış anlaşması imzalandı ve Tel Aviv’de Katar Gaz Borsası kuruldu. Bu sıcak ilişkiler varken şu sor akla geliyor: İsrail’in en büyük ticari ortağı sayılan Katar (iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2015 yılında 7 milyar dolara kadar yükseldi) Filistin meşru liderliğine karşı çıkan Hamas’ı nasıl destekler? Soruya olan cevap karmaşık değil, zira; Katar diplomasisin en iyi bildiği hüner zıtlıkların ipleri üzerinde oynamaktır. Şunu unutmamak gerekir ki, Katar, müttefiki Türkiye gibi, İsrail’le olan ilişkilerini haklı çıkarmak için Gazze’yi istismar etmiştir. İsrail’le olan ilişkileri belgelenmişken, yalan yanlış raporlar yayınlayan Doha medyası Suudi Arabistan, Birleişk Arap Emirlikleri ve Bahreyn’e karşı aslı astarı olmayan haberleri yayınlaması Katar’ın politik fahişeliğinin örneklerindendir. İşin gülünç tarafı şu ki, dünya Katar medya teşkilatının anlattığı hikayelerin hiç birine inanmıyor artık, zira; dünya Katar’ın İsrail düşmanlığı yalanına inanmıyor. Bir tek Katar rejimi kendi kamu oyunu ve dünyayı aldattığına inanıyor.

Olay Katar’ın İsrail’le ilişkisinin olup olmaması değil, zira; başka bir körfez ülkesi olan Umman da 1996 yılında ticari ofis açmış ve 2000 yılında da kapatmış ve bu o denli infial yaratmamıştır. Problem şu, Umman, Katar’dan farklı olarak, yaptığının arkasında durdu, İsrail’le ilişkisini inkar edip başkalarını, yalan haberlerle, ilişki kurmakla suçlamamıştır. Umman kararını çıkarları doğrultusunda alıp başkalarının kızgınlığına aldırmamıştır. Umman, Katar gibi renk değiştirmemiş, nifaka sığınmamıştır, ne kendini ne de halkına yalan söylememiştir. Üstüne üstelik, Umman, Katar’ın yaptığı gibi, herkesin kendisi gibi olduğunu ispat etmek için, komşularına iftira etmemiştir. Dünyaya İsrail düşmanı olduğu yalanını yaymamış, İsrail’e direnç gösteren bir ülke olarak kendini tanıtmamıştır. Kim bilir, belki de Katar’ın dirençten anladığı, büyükelçisinin İsrail’i dört sene içinde 20 defa gizli saklı ziyaret etmek ve İsrailli öğrencileri Katarlı öğrencilerle oynamaları için davet etmek olabilir.